いち

287 26 11
                                    

Jimin okul çıkışı herzaman olduğu gibi Kahve Dükkânına giriş yaptı ve boş bir masaya oturdu.

Garsonlardan birini çağırıp bir Latte sipariş etti.

Söylediği Latte'yi sabırsızca beklerken telefonundan gelen bildirime kulak verdi.

Kookiebun: Park Jimin ?

Parkchim: Kimsiniz ?

Kookiebun: Bunun önemi var mı?

Parkchim: Evet. Benimle konuşan ve telefon numaramı alan kişiyi bilmem gerekir.

Kookiebun: Ah evet haklısın kocacığını tanıman gerekli.

Parkchim: Kocacığım ?

Kookiebun: Efendim ?

Parkchim: Sen ne tür bir manyaksın ?

Kookiebun: Sana manyağım.

Parkchim: Bak kimsin bilmiyorum fakat erkek olduğun belli seni üzmek istemem ama ben erkeklere ilgi duymuyorum.

Kookiebun: Tamam. Ama ben sana ilgi duyuyorum. Yanii sen de bana ilgi duyarsın merak etme.

Parkchim: Ne iddalı sözler bunlar.

Kookiebun: Konu sen olunca iddayı neyleyim ben.

Parkchim: Nesin sen bir çeşit ergen falan mı ?

Kookiebun: Sensin lan ergen !

Kookiebun: Ay dur aşkım sana mı kızdım ben yok öyle birşey yalarım seni.

Parkchim: Iyy ! Anladım ergenin tekisin. Her neyse bana yazmayı bırak.

Kookiebun: Niye bırakayım bebeğim?  Müstakbel kocanla böyle konuşamazsın.

Parkchim: Bebeğim ?

Kookiebun: Efendim ?

Parkchimin: Tanrım bana sabır ver. Bak yazma diyorum YAZ-MA. Engel atıcam o olacak.

Kookiebun: Bana kıyamazsın ki.
(Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz.)

Kookiebun: Hay sikeyim seni.
(Bu kişiye mesaj gönderemezsiniz.)

Jimin tanımadığı kişiye engel atıp telefonunu kapattı.

Gözünün aşina olmadığı bir garson elinde Latte bardağı ile yanına yaklaştı.

"Buyrun. Latte'nin yanında size ne ısmarlayabilirim ?"

"Tanrım, buna hiç gerek yok."

"Lütfen, ben ısmarlıyorum. Aslında sizin tatlılığınızın yanında size hangi tatlı lâyık olabilir ki ?"

Jimin gözlerini ona karşı gülen yakışıklı adama baktı. Fazlasıyla yakışıklıydı. Belki de fazla fazla fazla yakışıklıydı.

Kahverengi saçları ve tavşan dişleri ile çok şirin gülüyordu.

"Çok teşekkür ederim fakat ben birşey almayalım."

"Siz nasıl isterseniz."

Garson uzunca gülümsedi, Jimin'e göz kırptı ve uzaklaştı.

Jimin ise vücudunun yandığını hissetti.

Hemen telefonunu çıkardı ve tanımadığı kişinin engelini kaldırdı.

Parkchim: Erkeklerden hoşlanıyorum.

Coffee ? || KookminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin