オレンジスカート

9.8K 728 413
                                    


Jeongguk, gardrobunun önünde ne giyeceğini düşünüyordu. Turuncu eteğini giymek istiyordu ama havalar soğumaya başlamıştı.

On beş dakika sonunda ne giyeceğine karar vermişti. Ne kadar soğuk olsada umrunda değildi, görünüşü iyi olmak zorundaydı. Gerçi Jeongguk çuval giyse ona yakışırdı lâkin o böyle düşünmüyordu.

Turuncu eteğini ve siyah sweatshirt giymişti, son olarak siyah çoraplarını dizine kadar çekti ve aynanın karşısına geçti. Saçlarını düzeltip, sadece kırmızı bir ruj sürdü. Abartmasına gerek yoktu.

Timberland mağazasına gidip botunu değiştirecekti, belkide bir kaç bot daha bakardı. Çoğu kişi boşuna para harcadığını söylüyor, neden bu kadar Timberland botlarını sevdiğini soruyorlardı. Jeongguk bunlardan bıkmıştı onun parasıydı ve istediğini yapardı.

Ayakkabılarını giydikten sonra bir şey unuttu mu diye son kez kontrol etti ve sokağa çıktı. Durağa doğru yürürken çantasından gelen şarkıyı tanıyabilmişti. 'Betty Boop - aincha' Jeongguk çok hoşlanıyordu o karakterden bu yüzden bu şarkıyı her duyduğunda bir gülümseme oluyordu, yüzünde.

Telefonu kimin aradığına bakmadan açtı.

"Alo" arayan Namjoon' du. "Alo, Namjoon hyung bir şey mi oldu?" Namjoon onu fazla aramazdı, bu yüzden Jeongguk biraz endişelenmişti.

"Jeongguk, çok seveceğin bir arkadaşım gelecek. Sizi tanıştırmak istiyorum." Jeongguk sıkkın bir nefes verdi, Namjoon' un söylediği kendini sürtük gibi hissetmesine neden olmuştu, ayrıca şuan sadece tatlı botlarını değiştirmek istiyordu.

"Hyung benimle ne alakası var ki?" Namjoon' un hafif kıkırtısını duydu, iyice siniri bozulmuştu. Ne demek istiyordu ki?

"Bebeğim çünkü senin o ölüp bayıldığın Timberland markasını çocukluk bir arkadaşlarımdan biri aldı ve seni onunla tanıştırmak iyi olur diye düşünmüştüm ama tamam istemiyorsan sorun değil, görüşürüz Jeon-" Namjoon' un sözünü kesen Jeongguk' un cırlamasıydı.

Jeongguk ne yapacağını şaşırmış, olduğu yerde tepinip bağrıyordu. İnsanların bakışlarını umursamıyordu, alışmıştı. Çoğu kişi de kıskanıyordu zaten Jeongguk' u.

Turuncu eteği kalkıp iniyor, kusursuz bacaklarını ortaya çıkarıyordu. Namjoon yeniden konuşmaya başlamıştı ama Jeongguk hala şoktaydı. "Jeongguk lütfen sakinleşince attığım konuma gel." ve telefonu Jeongguk' un suratına kapattı.

Bu umrunda değildi Jeongguk' un sırıtarak telefona bakıyordu ve bedenini hafifçe sallıyordu. Eteği sağa sola doğru salanıyordu, çok tatlı bir görüntü oluşturuyordu.

Durağa doğru yürümeye başladı o sırada Namjoon' un attığı konuma bakıyordu.

Çoğu kişi bu kadar heyecanlanması- nın abartı olduğunu düşünebilirdi ama Jeongguk o markanın hastasıydı ve şimdi yeni sahibi ile tanışacaktı. Onun için rüya gibiydi.

Kurgu fikri çok güzel fakat ben yazamıyorum off ;'(( Neysee umarım beğenmişsinizdir ve eleştiriğe açığım

Kurgu fikri çok güzel fakat ben yazamıyorum off ;'(( Neysee umarım beğenmişsinizdir ve eleştiriğe açığım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

:DDdd

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


:DDdd

Timberland boots ;; TaeggukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin