Bana doğru uzanan ellerden ilk önce geride duranın elini tuttum, neydi adı, Yoongi? Gözlerinin bir an için büyüdüğünü görsem de çok takılmadım. Yavaşça masaya yerleşti ikisi de.
- (Yoongi: +?) - (Taehyung: ?) -
Partinin ilerleyen zamanlarında kendimi daha rahat hissetmeye başlamıştım. Belki de sadece yeni insanlar görmenin, alışık olmadığım bir ortamda bulunmanın getirdiği bir sonuçtu bu.
Masadakiler de kaynaşmaya başlamıştı gördüğüm kadarıyla. Ahreum ve Hana'yı uzun zaman sonra ilk kez Hobi dışında bir erkekle konuşurken görmüştüm. Bu duruma kendi kendime gülsem de kimseyle iletişime geçmeyen tek kişinin ben olduğumu fark ettim o anda.
Sahi, neden bir tek ben konuya dahil olmuyordum?
Düşüncelerime çok fazla dalıp gittiğimi fark etmemle üstümde bir çift göz hissetmem bir oldu. Bakışlarımı masadan kaldırıp bana tuhaf bir şekilde bakan çocuğa çevirdim.
"Hoseok hyung'dan duyduğuma göre müzik kulübündeymişsin."
Adının Taehyung olduğunu hatırladığım çocuk bana direkt bir soru sordu fazla söze gerek duymadan. Teknik olarak bir soru değildi aslında ama kafamı salladım.
"Çok ilginç. Müzik kulübünde olsaydın seni mutlaka görürdüm."
Bunu dedikten sonra yanında duran öbür çocuğa döndü.
"Öyle değil mi, Yoongi hyung?"
Hobi ve Yoongi'den küçük olsa da pek bir fark yok gibiydi aralarında. Yoongi kafasını sallayarak onayladı. "Ben de görmedim."
"Yoksa gördün de bana mı söylemedin, hım?"
Dalga geçercesine ses tonu ve alaycı gülüşüyle Yoongi'yi kızdırmıştı fakat soğuk kanlılığını korumaya çalıştığını görebiliyordum.
"Hayır, Taehyung, görmedim." Sesindeki bıkkınlık beni gülümsetmişti istemsizce. Böyle bir anda gülmemem gerektiğini biliyordum ama tutamamıştım ne yapayım?
"Affedersin." Boğazımı temizleyerek bakışlarımı yere çevirdim.
"Şimdiden senden nefret ediyor onu rahatsız ediyorsun böyle yaparak."
Taehyung bunu sessiz söylese de gürültünün içinden seçebilmiştim. Biraz da benim duymamı istemiş olacaktı ki anlayabilmiştim.
"Hayır, hayır nefret etmiyorum." Gülümseyerek onlara baktım tekrar. "Beni görmemiş olmanız normal. Büyük ihtimalle saatlerimiz farklıdır ve bu aralar sınıfa çok fazla katılamıyorum. Başka kulüplerde de yer aldığım için vakit bulamıyorum."
Ondan beklenmeyecek bir şekilde Yoongi öne atıldı kollarını masaya koyarak. İlgisini çeken bir konuya parmak basmıştım anlaşılan.
"Başka kulüpler mi?" Sorusuna kafamı salladım.
"Taehyung ve ben de başka kulüplerde yer alıyoruz." Ortak noktamız bulunmuştu.
"Başka nerede görev alıyorsun?" Ve bir soru daha.
"Belki duymuşsunuzdur Hobi ile birlikte dans kulübünde yer alıyorum. Aslında tiyatro kulübünde de yer almak ister-"
"Kesinlikle tiyatro kulübüne gelmelisin!"
Sözümü tamamlayamadan Taehyung araya girmişti. Heyecanlı tavırları şirin bir yavru köpek gibiydi. Gülümseyerek cevap verdim.
"Tiyatro kulübünde olduğunu bu kadar belli edemezdin. Belki bir ara uğrarım." Gözlerim Yoongi'ye kaydı. Demek istediğimi anlamış olacak ki bana çok da fırsat vermeden söze girdi sorumu anlayarak. Teşekkürler Min Yoongi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Answer: Choices |BxG| MYG-KTH
FanfictionBu hikaye sizin bölüm sonunda kullanacağınız oylarınızla, seçimlerinizle şekillenecektir. Sorumluluk size aittir. Geri dönüş yoktur. Üniversite döneminin bitimi için verilen partiye katılmaya karar veren Yeona, verdiği kararın hayatını değiştireceği...