Çok kısa bir süre düşündükten sonra "Sahil kenarına gidelim beraber," dedim. "Deniz havası ve dalga sesleri bu gürültünün ve kusmuk kokusunun üstüne iyi gidebilir."
Taehyung, fikrine katıldığım için masum bir şekilde gülümsedi. "Aynı düşünmemiz iyi oldu."
- (Yoongi: ?) - (Taehyung: +?) -
------------------
"Yeona! Uyanık mısın?"
"Geliyorum!" Bıkkınlıkla tavana baktım.
Yine aynı rüyayı görmüştüm. O gün, onlarla tanıştığımız ve hayatımızı tuhaflaştıran gün... Fakat nedense rüya Taehyung ile sahil kenarına gideceğimiz sırada bitiyor. Hem de tam bir seçim yaptığım sırada...Yoksa bu, hayatın bana "deng! Yanlış seçim." Deme yolu muydu?
Merak ediyorum da acaba o gece Yoongi ile kalsaydım, her şey daha farklı olur muydu? Hiçbirimizin hatırlamak istemediği o anlar-"Yeona!"
Bilmem kaçıncı defa seslenilmesi üzerine yataktan kalkıp üstüme rastgele bir tişört geçirip saçlarımı tuhaf bir topuz yaptım ve aşağı fırladım. O geceyi daha sonraya saklasam iyi olacak. Şimdi parti vakti. Yine. Ama bu sefer kendi bildiğimiz şekilde.
"Bir an hiç gelmeyeceksin sandım."
Bunu diyen Hobi'ye bir yastık fırlattım. "Diğerleri nerede?"
"Ahreum, Jungkook'un bütün yiyecekleri şimdiden yediği hakkında şikayet edince destek ekibi takviye kuvvet almaya gitti."
Hobi açıklamasını tam bitirdiği sırada kapı çalınca "Ben bakarım!" diyen bir Ahreum kapıya doğru fırladı ve içeriyi anında bir gürültü bastı.
"Dünyayı almışsınız bu ne?" Kapıdan bir bir giren çocukların ellerindeki poşetlere bakınca gözlerime inanamadım. "Cidden, sadece on bir kişilik bir pijama partisi yapacağız fakat burada on bin kişiye yetecek kadar yiyecek var." Böyle olacağını bilmeliydim. Jungkook, Jin ve Taehyung alışverişe giderse başka ne olabilirdi ki? En olmayacak üçlüyü gönderdik.
"Ben takviye kuvvet derken bunlar bize ordu getirdi gerçekten de." Hobi oturduğu yerden eğilerek kapıya baktı.
"Pekala siz kızlar bunları hazırlarken biz de film seçelim." Jungkook film listesini karıştırırken bizi mutfağa kış kışladı tam anlamıyla.
"Çocuğa bak ya sanırsın altından yapılmış da ayrıcalığı var her şeye o karar verecek." Hana söylene söylene mutfağın yolunu tutarken Taehyung etrafa bakındı. "Suga nerede?"
"Yukarda bir yerlerde takılıyordu en son." Hobi'nin cevabı ile Taehyung kulağımın dibinde bağırdı.
"MİN YOONGİ-SSİİİİİ!!!!"
"Öküzsün Taehyung." Yemin ederim hiçbir insan böyle bağıramazdı. Bağırmıyordu, haykırıyordu.
"Beni böyle seviyorsun ama~" Şapşal gülümsemesiyle kollarını boynuma doladığı sırada onu ittim. "Evet, maalesef seni de böyle kabul ettik. Hayatımın hatasını mı yaptım diye düşünmüyor değilim arada."
Gerçekten, hayatımın hatasını mı yapmıştım tüm bu insanları kabul edip hayatıma alarak? İki ay önceki o parti hepimizin hayatını değiştirip bir şekilde bizi birbirimize bağlamıştı. Buna kader mi denir bilemiyorum fakat o günden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı. Hiçbir olay da aydınlığa kavuşmadı. Hala cevaplanmamış onlarca soru vardı fakat geçtiğimiz bu iki ay pürüzsüz bir şekilde geçmişti. Kimse o geceyi konuşmak istememişti. Neden bilmiyorum ama bir şekilde herkesi korkutuyordu sanırım o olay. Söylenmemiş gerçekler, ne kadar ağır olabilirdi ki?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Answer: Choices |BxG| MYG-KTH
FanfictionBu hikaye sizin bölüm sonunda kullanacağınız oylarınızla, seçimlerinizle şekillenecektir. Sorumluluk size aittir. Geri dönüş yoktur. Üniversite döneminin bitimi için verilen partiye katılmaya karar veren Yeona, verdiği kararın hayatını değiştireceği...