Kayboluş

1■

İyi okumalar.♥

~~~~~~~~~~~~~~~

Yine aynı rüyaydı. Karanlık bir yerdeydim. Zindan gibiydi korkunç ve ürkütücünün anlamı bu oda olabilirdi. Yine konuştu nerden geldiği belli olmayan bir ses.

"Çok yakında kavuşacağız. Çok yakında geleceksin yanıma. O zaman sonsuzluk olabileceğiz. Doğru seçimi yap ve gel. Kavuşacağız sen bilmeden. Kavuşacağız haberin bile yokken kavuştuğumuzdan. Ve o zaman anlayacaksın herşeye dediğini."

Alışmıştım artık bu rüyaya korkutmuyordu bile artık. Saçımde hissettiğim el ile herzamanki gibi gözlerimi açtım. Herzaman yaşanan bir olaydı bu garipsemiyordum. Rüyadan sonra saçıma bir el dokunur gözlerimi açtığımda ise orda kimse olmaz. Ve yine herzamanki gibi el bana saat 3'de dokunurdu bazen yanağımıda okşardı.

Duvara asılı saatime baktım saat 3'dü. Herzaman küçük komidinimin üzerinde bıraktığım suyu elime aldım. Kafama diktim. Boğazım kurumuştu. Yatakta oturur hale geldim ayaklarım parke ile buluştu ayaklarıma işleyen soğuk canlı hissettiriyordu. Ayağa kalkıp odamdan çıktım. Yan odaya girdim bura küçük kız kardeşimin odasıydı. 12 yaşındaydı benden 10 yaş küçük olmasına rağmen fazla olgundu. Kanser onu olgun yapmıştı. Doktorların dediğini göre şanslıysa 1 hafta ömrü kalmıştı.

Yanına yattım ona hafifçe sarıldım. Uyandırmak istemedim uyandırırsam yine mi korktun diyip dalga geçerdi. Rüyamda korktuğumu söyleyip ona sarılmak için yalan söylerdim. Yoksa 12 yaşında bir genç kız olduğunu söylerdi. Onunla yatma sebebim onun tek başına korkacağını düşündüğüm için yattığımı düşünürdü. Yanlıştı onu ilerde bu yatakta bulamayacağımı bildiğim için yatardım yanına. Kokusuna doymaya çalışırdım ne kadar imkansız olduğunu bile bile ...

Eskiden tepeden topladığımız yumuşacık siyah saçları artık yoktu. Ne kadar fark ettirmemeye çalışsada diğer kızlara bakıp iç çekerdi. Mavi gözleri artık parlamıyordu. Aynı bana benziyordu. Eskiden olan siyah düz saçları, mavi gözleri , küçük burnu, ve hafif dolgun dudağı. Benim küçük versiyonumdu.

Kokusunu içime çektim. Kokusu artık eskisi gibi değildi eskiden çilek gibi kokardı. Çünkü bu en sevdiği parfümünün kokusuydu. Fark etmeden iç çektim. Gözlerimi kapadım fakat uyumadım. Sadece onun yanımda olduğunu hissedip biraz düşünmek istiyordum.

Yaşaması için bir çözüm bulmak ve onu kurtarmak istiyordum. Neden bu yaşında ölüyordu? Daha çok küçüktü ölmek için. Gözlerim doldu dişimi sıktım. Ona ağlamayacağıma söz vermiştim. Sözümü tutmalıydım.

Adı Thetisti Yunan mitolojisinde deniz tanrıçasının adı. Annem denizi seviyor diye böyle koymuşlardı. Benim adım ise Diana Ay tanrıçası bunun sebebi annemim veya babamın Ay'ı sevmesi değildi. Sadece kulağa hoş gelen bir isim olduğu için konmuş bir addı.

Ayağa kalktım balkona çıktım soğuk hava vücuduma işliyordum. Umrumda olduğu söylenemezdi. Yine nerden olduğunu bilmediğim bir ses geldi. Fakat bu sefer rüyada değildim. Etrafa baktım kimse yoktu. Ses konuşmaya başladı. "Bir anlaşma yapacağız Diana kardeşin iyileşecek sen ise benim evrenime geçiş yapacaksın. Dolabının içine senin için geçiş hazırlanıyor dolaba gir. "

Tepki veremedim neydi bu şimdi? Rüyamdaki sesti yıllardır gördüğüm rüyadaki ses ... Yine konuşmaya başladı. "Onlar uyurken veda et onlara. Sen benim evrenime geçiş yapınca herkesin akıllarından silineceksin. Kardeşin ise hiç kanser olamamış gibi uyanacak."

Rüyamdan uyandım sanıp rüyama devam mı ediyordum yoksa? Fakat bu imkansız gibi bir şey 10 yıldır bu rüyayı görüyordum. Hiçbir zaman başka bir rüya görmedim. Kardeşimin odasına geçtim alnına varla yok arası bir öpücük bıraktım. Odasında beni çizdiği bir kağıt vardı onu alıp cebime koydum. Annemgilin odasına girdim ikisinede varla yok arası bir öpücük bıraktım. Hıçkırarak ağlamamak için ağzımı elimle kapadım. Beni hatırlamayacak olmaları acı veriyordu. Annemin takı kutusundan ucunda mavi bir kelebek olan kolyesini aldım boynuma taktım. Babamdan alabilecek bir şey aradım. Bir t-shirtini alıp üstüme geçirdim. Odadan çıkıp odama ilerledim odama son kez bakıp dolabı açtım. Beyaz göz kamaştırıcı bir ışık vardı dolaba girip ışığa doğru gittim. Birden bir yerden düşmeye başladım.