3

68 15 16
                                    

Sen henüz gelmemiştin.

Ben bekliyordum.

Aslında, gelmediğin için üzülmüyor değildim. Ama üzülüyor da değildim. Kafam oldukça karışıktı.

Şimdi ben denize anlatıyordum içimdekileri.

Sevgili ailem aramış ve bir şeye ihtiyacım olup olmadığını sormuşlardı. Hah, ne kadar düşüncelilerdi değil mi?

Sanki yıllar önce kapının önüne koyup aileden men ettikleri kişi ben değilmişim gibi...

Sanki hâlâ beni oğulları olarak görüyorlarmış gibi...

Komikti.

"Ailemizin adını kirletmene izin vermeyeceğim!" Diyen babamın bana attığı tokat hâlâ acıtıyordu canımı.

"Bunu kabul edemem." Diyip odada sessiz sessiz ağlayan annemi unutamam.

"Hey, işte eşcinsel çocuk geliyor!" Diyen okul arkadaşlarımı...unutamam ki.

Dünya mı fazla kirliydi yoksa ben mi fazla renkliydim bu kapkara dünya için?

"Hey,"

Yanıma oturdun sonra. Kalbim nasıl hızlandı birden bire biliyor musun? "Nasılsın?"

"İyi diyecek kadar kötü, kötü diyecek kadar iyiyim."

Güldün. "Ve ben de senin bu söylediğini anlamayacak kadar gerizekalıyım?"

Sana bakıyorum. Yüzün, aynı. Tek bir farkla. Ten rengin, daha bir beyazdı.

Dün geliyor aklıma. "Hastaneye neden gittin?" Diyorum. Başını denize çeviriyorsun.

Cevap vermiyorsun.

"Hastaneye neden gittin?" Diye yineliyorum sorumu.

Bana bakıp gülümsüyorsun. "Tedavi oluyorum."

Gözlerim şaşkınlıkla irileşiyor. Tedavi mi oluyorsun?

Boğazım düğümleniyor. Konuşamıyorum. "Üzgünüm..." Bunu duyacağımı tahmin etmemiştim.

"Merak etme," dedin saçlarımı karıştırırken. "Ciddi bir şey yok."

Ellerin saçlarıma ne güzel karışmıştı öyle...

"Peki sen ne anlatıyordun denize?"

Bildiğini biliyordum işte. O gün denize içinden geçenleri anlattığını biliyordum. Yoksa nasıl bilecektin ki denizle konuştuğumu?

"Kimseye anlatmadıklarımı."

Bana bakıp gülüyorsun. "Umarım benim anlattıklarımı anlatmamıştır sana."

Gözlerimi çevirip içinde çiçekler açan gözlerine bakıyorum. Gözlerin nasıl böyle, neden böyle güzeldi de ben her baktığımda derince bir nefes çekiyordum içime?

"Kimseye anlatmadıklarımı denize anlatmamın nedeni bu." Gözlerim tekrar denize değiyor. "Çünkü her bir kelimemi alıp ta en derinine gönderir."

Gülüyorsun. Farkında mısın, sen aslında hep gülüyordun. Halbuki uzaktan hiç gülmeyen birine benziyordun.

"Deniz iyi bir sırdaş olabilir."

Kafamı sallıyorum "deniz iyi bir sırdaş olabilir." Diyip seni onaylarken.

"Kitapsız yaşayamaz mısın?" Diyorsun elimdeki kitabı alırken. "Hep kitap mı okursun?"

Omuz silkiyorum. "Kitaplar benim kalbim gibidir."

Sana bakıyorum sonra. "Ve bir insan kalbi olmadan yaşayamaz."

Gülüyorsun yine. Yine, eskisinden daha güzel, her seferinde kalbimi avuçlarına koymak isteyeceğim kadar güzel.

"Paramparça olmuş biri için fazla-" birden duruyorsun. Ne söyleyecektin? "Fazla... güçlüsün."

"Güçlü değilim." Dedim denize bakarken. "Çalışıyorum."

Ayağa kalkıyorsun. "Gitmem gerek."

Bu sefer bir şey demiyorum sana bakarken.

"Ve yarın tekrar geleceğime söz veriyorum."

─236 Deniz Kenarındayım °Yoonmin✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin