Çok heyecanlıydım.Bir şey hissetmediğime rağmen jungkook veya kook hocanın verdiği numara ile heyecanlanmıştım.Onu aramayı çok düşünmüyordum ama şimdi bu düşünceleri kafamdan atarak okuldan çıktım ve büyük adımlar ile eve yürüyordum.Ev görüş açıma girince bahçeden eve yürüdüm.Çantamı kapının kenarına attım ve kapıyı açarak eve girdim.Derin nefes aldım ve neden tuttuğumu bilmiyordum.Aniden nefesimi bıraktım.Odama ilerleyerek rahat kıyafetler hazırlayarak yanıma aldım ve kısa bir duş alarak kıyafetlerimi giydim.Telefonumu aldım ve salona girip kendimi koltuğa attım.Telefonu tam kenara koymuştum ki telefonum çaldı.Arayan Eylüldü.
-Efendim eylül?
+Napıyorsun lan tirrek?
-Eylül sen benden habersiz neyle besleniyorsun?
+boşver onu bunu dışarı çıkalım diyorum.Ne dersin?
-Off beni biliyorsun ben koltuktan koltuğa geçemeye üşenen kızım.Rahat bırak bir.
+Hem yeni arkadaş edindim.Taş gibi çocuklar mübarek.Cafeye gitmiştim.İster inan ister inanma insanlık için büyük bir nimet yemin ederim yha.Hem sende gel senide tanıştırayım belki arkadaşları vardır ne dersin?Buluruz sana kısmet ben kısmetim ile tanıştım nede olsa.
-Eylül çok konuşuyorsun dinlerken yoruldum.
+Yaa gel be aga.Bak keko gibi davranır siniri daha çok bozarım.'
-Tamam be geliyorum konum at keko.
+Yaşa be.Hemen atıyorum.
Telefonu kapattım ve odama giderek bir gri salaş eşofman ve mavi büstiyer giyinerek eşyalarımı topladım.Çanta gereği duymadan ceplerime attım.son olarak telefonumu ve anahtarı da alarak eylülün attığı konuma gittim.Kafe kapısını açtım ve masada mal mal etrafa bakan kekoyu görünce gülümseyerek yanına ilerledim ve sandalye çekerek ensesine vurdum.
-Şşt lan nereye bakıyorsun?
+nazik olamaz mısın yha.Kara fatma gibi bir kankam var lanet olsun.
-Deme öyle lazım olur. Eee nerde seninki?
+Yaa şapşik seninki deme utanıyorum.Daha hem beni beğenmez ki o.
-Of boşver hadi çağır gelsin.
kafasını tamam anlamında sallayınca ayağa kalktı ve bir adamın yanına ilerledi.Bir kaç şey söyleyince adam gülümsedi ve masamıza doğru yürüdü.Selamlamak için ayağa kalktım ve eğildim.
-Selam.
•Selam (bu adam için bu işaret uygun ehehe •)
Gülümsedi ve oda bir sandalye çekerek yanımıza oturdu.
•Bu arada ben Jimin. Park Jimin.Senin adın nedir?
-Ben y/n. Jung y/n.
•Memnun oldum y/n.
elini uzattı ve sıkıca tutarak salladım.
+Şimdi Jimin-ssi arkadaşların var mı şu an müsait olan?
•Var isterseniz çağırayım gelsin konuşalım tanışırsınız.
-Güzel olur Jimin-ah
gülümsedim.Oda gülümsememe karşılık gülümseyerek telefondan birisini aradı.Kısa bir süre konuşarak telefonu kapattı.
•Yolda geliyor.
+Hah iyi.Ee Jimin senin gibi taş birisi mi?
Eylülün söylediği şey sonucunda kahkaha attı ve elini ensesine götürerek kaşıdı.
•Bence oldukça yakışıklı ve taş. Sanıyorum ki Y/n ile çok yakışırlar.
Söylediği şey yüzünden gözlerim büyüdü ve yüzümü kapattım.
-Uf Jimin.
Güldü ve eylül ile koyu bir sohbete daldırlar bende o sıra telefonum ile oynuyordum.Jiminin çağırdı kişi gelince jimin ayağa kalkarak onun yanına gitti ve konuştular.Ben kafamı kaldırma gereği duymadım ama yanıma oturduğunu anlayabiliyordum.Kafamı hafif kaldırdım ve kaldırmamla ağzımın açılması bir olmuştu. Çünkü yanı başımda oturan kişi Eli ile oynayan ve oldukça seksi duran seksi olmasıyla yanı sıra sportif duran...
Kesinlikle kim bilmiyorum. İqöcşqödlwöd bence yeni birisi olmalı. siz kim düşünüyorsunuz yazın. Ve sizce kitap güzel devam ediyor mu yoksa kötü mü yazarsınız yine ehuehu aşcöaşxöaös. Ölümünüze bir foto bırakayım iqöfşqöxşqöd.
