"Baba uyaan"
"Anne ya bıraksana babamı"
"Sarılma babama"
"Anne uyansanızaaa" sözleriyle açtım gözlerimi. İremle bir birimize sarılırken Açelyanın beni dürtmesi Adanın İremi itişiyle açtım gözlerimi.
"Kızlar Derya teyzenizin gelmesine çok var. Bırakın annenizle uyuyayım." dedim İrem hala tüm masumluğuyla uyuyordu.
"Babişko bizim bir şey sormamız lazım"
"Adacım ben daha yaşlanmadım babişko demesen diyorum ufaklık"
"Hösst Ufaklık benim" diye sıçradı İrem. Gülmekten gözlerim dolmuştu.
"Off babişkonun neresi kötü babişko"
"Baba şişko oluyor Açelya hem siz neden uyandırdınız bizi" dedim İreme daha sıkı sarılarak.
"Yaz kampı diye bir şey varmış. Çocuk kampı babaaa bizde gidelim mi?" diye yalvardı Ada.
"Evet Aral. Derya yönetiyormuş" diye ekledi İrem.
"Hım tamam o zaman" dedim. Açelya ve Ada çığlık atıp odalarına gittiler.
Bizde sarılıp uzanmaya devam ettik.
"Bugün gidiyorlar akşam benimsin"
"Hahahah bebeğim bu ne istek?"
"Hıı seni çok özledim" dedi ve bacaklarımın üstüne oturdu. Ben dik oturuyordum. O kucağımda gözlerime bakıyordu. Her zamanki gibi.
"Ben de seni özledim seksi tavşanım" dedim ve dudaklarımız birbirine kavuştu. En sonunda nefes nefese ayrıldık. Öyle bakıyorduk ki birbirimize fazla tatlıydık.
"Resim çekinelim mi??" diye atıldı İrem. Başımı salladım. Komidinden telefonu açtı. Ve çok çok fotoğraf çekindik.
"Aşkım bu çok güzeeel" dedi İrem.
"Hepsi güzel ama evet fazla güzel" dedim. 1. karede onun yanağını ısırmıştım 2. karede o yanağımı ısırmıştı. 3. karede öpüşüyorduk 4. karede burunlarımız birbirine değiyor birbirimize bakıyorduk. En sonunda sırıttık ve yine birbirimize bakmaya devam ettik.
"Neden gözlerimiz ayrılmıyor?" dedi İrem, biraz düşündüm ve cevap verdim.
"Dudaklarımız hep birlikte olamaz ama onlar olabilirler hem şikayetçi misin?" dedim başını HAYIR ASLA anlamında salladı ve dudağıma masum bir öpücük verdi. Bacakları belime sarılıydı, kolları boynumda. Biraz öyle oturduk ve sonra kalkıp Prenseslerimizin eşyalarını topladık.
"Fazla geziyorsunuz" dedi İrem şikayetçi.
"Sizin okulunuz bitti ama " dedi Açelya yanaklarında ki belediye çukurlarıyla gülerken. Derya kapıda kızları bekliyordu.
"Özlerim sizi" dedi İrem ve onlara sarıldı ve sonra prensesler gitti. Kapı kapandığı anda İrem boynuma atladı ve ağlamaya başladı.
"Aşkım ne oldu?"
"Özlerim ben"
"Aşkım bak 2 ay çok ama bizde biraz dinleniriz. Hadi alışverişe gidelim film ve yemek filan alalım sonra yemek yapar ve yatağımıza geçeriz"
"Çıkmak yok ama sadece çiş yatmaya ve duş almaya"
"Tamam meleğim" dedim ve birlikte film almaya gittik. Ve sonra bir kaç yemek yapmak için malzemeler. Hızla eve gittik ve üstümüzü değiştirdik. Temmuza giriş yaptığımızdan ekose şortlarımı giydik. İrem üstüne benim gri ona oldukça bol olan tişörtümü giydi, bense bana 1 beden büyük siyah tişörtümü. Mutfağa geçince ikimizde sırıtıyorduk. Güzel bir kahvaltı hazırladık. Tabii ki hemen onu mideye indirdik. Tabakları topluyorduk.
"Kalsa onlar burada olmaz mı?" dedim bana sırtı dönük olan İreme. Anında bana döndü ve gözlerimi rehin aldı. Kollarını boynuma dolamıştı.
"Oluuur" dedi ve bacaklarını belime doladı.
"Aşkım ben korku filmi de aldım"
"Ya Aral ben dayanamıyorum ama "
"Ben yanındayım" dedim ve dudaklarımız yine ve yine birbirini buldu. Hiç ayrılmadan odamıza geçtik. Yatağa yattığımızda ayrıldık ve nefes nefese kalmış halimizle gülmeye başladık. Hala ayakları belimdeydi.
"Sana" dedi dudağıma ıbir öpücük kondurdu. "Çok" dedi iki kere dudağıma öpücük kondurdu. "Aşığım" dedi ve 3 kere dudağıma öpücük kondurdu. -3. den sonrasını siz boş verin İremle aramızda-
*****
En sonunda hava kararmıştı ve biz birbirimize sırıtarak uzanıyorduk.
"Film izleyelim mi?" dedi İrem. Başımı salladım üstümüzü giydik ve o mutfağa bende oturma odasına gittim. 5 dakika sonra yatak odamızın kapısında elinde patlamış mısırla duran İremle karşılaştım. DVD'yi yerleştirdim, ve İremin yanına uzandım. Hemen sol ayağımın üstüne oturdu ve kafasını göğsüme koydu. KOrku filmini koymuştum o yüzden 5 dakika dan sonra patlamış mısır yemedik. İrem bana sarılmıştı sıkı sıkı sarılıyor ve çığlık atıyordu. En sonunda kadının ölüsü gelince kafasını göğsüme bastırıp ağlamaya başladı hemen filmi kapadıp yanına gittim. Korkmuştu ve ağlıyordu hemen bana sarıldı. Geçe geç saatlerdi.
"Özür dilerim çok çok malım"
"Değilsin prensim ben çok korkuyorum" dedi ve dudağımı öptü
"Bu akşam uyusak olur mu?" dedi başımı salladım. Bedeninin yarısı üstümdeydi ve birbirimize kenetlenmiştik.
"Seni seviyorum "
"Seni seviyorum"
Bunların devamı gelicek ama bundan daha iyisi olacak emin olun. İremim prensesim her şeyim beğenir misin ki? Sana layık değil ama seni seviyorum bebeğim
-İreMELEĞİM