Devran
Kahvaltımız bittikten sonra, Giray'ın görmemem gereken en karanlık yüzünü gördüm. Ama bu yüzü, ona sebepsiz ve garip bir şekilde daha da aşık olmamı sağlamıştı.
"Bak şerefsize bak." dedi gözlüklerini düzeltirken. "Kızla ne biçim konuşuyor. Hıyar herif ya."
Çayını yudumlayıp örgüsüne devam etti. Bir yandan Kanal 7'de açtığı toplam bütçesi beş lira olan filmi izliyor bir yandan atkı örüyordu. Saçma bir yerde kıkırdamaya başlayınca ağlamak istedim.
"Bu kadar mı boşluğa düştün ya?" dedim ağlamaklı bir sesle. "Sen Birileri dinleyen çocuktun. Cidden düşük bütçeli filmlerdeki iğrenç Karadeniz şivelerine mi gülüyorsun?"
Cidden başta şirin gelmişti şu anki hali. Ancak git gide anneannemle berabermiş gibi hissediyordum.
"Ne var lan komik." dedi ve bana çay bardağını uzattı. "Çok konuşma da git çay koy."
"Şiir gibi çocuktan nasıl büyükanneye döndün ya?" diye mırıldandım. Bir yandan da, bu kadar bile samimi olmamız bana güzel geliyordu.
Çayını yanındaki sehpaya koydum. Bir süre bir şey demedi sonra elindeki örgüyü bırakıp bana döndü.
"Devran. Bir şey soracağım ama garipseme. Salak saçma şeyler düşünme."
"Tamam." dedim gerinerek.
"Sence sevişsek ben yine üstte mi olurdum?"
Sorduğu soruyla omzumun çıktığını hissettim ve gerinmeyi bıraktım.
"E-evet?" dedim kekeleyerek.
"Ya koskoca iş adamısın. Cidden bir üniversite öğrencisine verir misin?"
"Bu meslekle falan olmuyor ki. Pasifim işte."
"Asla pasif olamam herhalde."
"Güzel."
İkimiz de bir süre konuşmadan durduk.
"Niye böyle bir konu açtın ki?" diye sordum sessizliği bozarak.
"İçimden geldi."
"Güzel."
"Ya Devran!" diye birden bağırdığında irkildim. "Seni seviyorum ama kendimi hazır hissetmiyorum!"
"E tamam da niye bağırıyorsun?"
"Çünkü bıktım!"
"Garip." dedim onun aksine aşırı yavaş bir sesle. "Onca kişiyle yatmışsın ancak sevdiğin kişiye gelince mi hazır değilsin?"
"Kimseyle yatmadım amınakoyayım!"
"Ne?"
"Yalan attım. Herkese öyle diyorum ama yapmadım. Tamam sevgililerim oldu ama hiçbirinin elini bile tutmadım. Bir hafta yanlarında gezip tekmeyi bastım hep."
"Sen ciddi misin ya? Hani ilk başta evime çocuk gelecek falan demiştin?"
"Yalandı. Kendimi dışarıya karşı soğuk ve özgür biri olarak göstermeye çalışıyorum. Tekrar üzülmemek için."
"Tekrar mı?" dediğimde başını salladı. Beni kastediyordu sanırım. "Seni üzmek istemedim hiçbir zaman."
"Baştan hiç inanmadım zaten. Devran yapmaz, kötü bir şey olmuştur dedim. Ancak sonra seven insanın her daim bir yolunu bulup sevdiğine ulaşacağını düşündüm."
"Ulaşamadım ama..."
"Olsun. Anlattın nedenini."
Gülümseyerek ona baktığımda örgüsünü tekrar eline alıyordu.
"Bu bittiğinde." dedi yüzünde güzel bir tebessümle. "Seninle ilgili bütün sorunlarımı halletmiş olacağım."
"Neden böyle bir şart koştun ki?" diye sorduğumda hevesle bana baktı.
"Bunu bizi birbirimize bağlayan kader ipliği olarak düşün." Yün topağını gösterdi. " Kader ipliğimizi güzelce işleyip sana hediye etmek istiyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pastel Boys♡/ Texting (boyxboy)
Short Story♡Lütfen şarkılarımı seninle paylaşmama izin ver.♡