3.Bölümle karşınızdayım bu bölümün biraz daha heyecanlı olduğunu söyleyebilirim
İYİ OKUMALAR :)
**************
"Sen benim sigaramın çöpü bile olamazsın."
Gelen mesajla beni yerimden etmeye yetmişti. Buda neyin nesi oluyordu. Bu çocuk benim numaramı nereden bulmuştu. İyice kafam karışıyor diyecektim ki ikinci mesajın gelmesi uzun sürmedi.
'Sana sadece on beş dakika veriyorum. Sokağın başındaki bakkalın önünde bekliyor olucağım. On beş dakikan var'
Buda neyin kafası, şimdide ayağına mı çağırıyor, önce evime izinsiz giriyor sonrada ayağına mı çağırıyor. O işte biraz zor daha çok bekler. Bu zengin zübbeler kendilerini bir şey sanıyorlar.
Dolaptan bir tane peynir alıp ekmeğimin arasına koydum. Salona geçip ekmeğimi yemeye başladım. Bu gün ilk defa miğdeme bir şeyler gidiyordu.
Telefondan saate baktığımda çoktan on beş dakikayı geçmişti. Deme ki ceviz kabuğundan küçük çıkıyormuş. Elimdeki ekmeğimi bitirip, geceliklerimi giyip yatağıma geçmek için hazırlanıyordum ki kapının çalma sesiyle, açtığım çarşafı yarıda bırakarak kapıyı açmaya gittim.

Kapıda gördüğüm kişi karşısında küçük dilimi yuttuğumu söyliyebilirim. Gerçekten de bu adam tam bir gereksizdi.
'Ne oldu küçük hanım, sen evine gelen misafirleri kapının önünde mi bekletiyorsun' beni hiç umursamadan yine benden izinsiz evime girmişti.
Kapıyı kapatıp, içeri giren şahısın karşısına dikildim' Ne işin var evim de, dün akşam gayet iyi ayrılmıştık oysaki.' ellerimi birleştirip duvara yaslandım.
' Beni çok özlemişsin, bende bir halini hatrını sorayım dedim.' ukala ukala gülüp, bacak bacak üstüne atıp koltukta daha da yayıldı.
'Külliyen yalan LODOS BARLAS. O yüzden bence tabi ki bu sence de olmalı, evimden DEF OLUP GİT!' Artık ciddileşen konuşmamız Lodosunda boğazını temizlemesinden belliydi.
'O Zara Mirzanlı. İsmimizi de öğrenmiş ha.Bu arada ben daha yeni geldim hiç kalkmaya niyetim yok sonuç da gece daha yeni başlıyor ' Bu çocuk gerçekten benimle kafa bulmaya mı gelmişti. Zaten tüm gün bununla uğraştım şimdi bir de gece evime gelmiş kalkmaya niyetim yok diyor.
'Bak Lodos musun nesin, böyle gelmişsin evime filmlerden fırlamış bad boy gibi inan seni ve senin gibileri hiç çekemem. HADİ KAPI ORADA DEF OL' gerçekten yeter artık kimseyi çekemem.
'Sana galiba şaka geliyor bunlar. Ama öyle değil çünkü sana ilk önce sözümü dinletmeyi ve acıyı iliklerine kadar nasıl hissedersin onu göstereceğim ZARA MİRZANLI bu ismini son kez söyleyişim yaz bir kenara'
'Yazmama gerek yok. Çünkü gereksiz notları tutmuyorum.'
'İnan sana bu sözlerini yedireceğim "gereksiz" ha, bir de kendini bir şey sanma, sen benim sigaramın çöpü bile olamazsın.' Sözlerini bitirdikten sonra yayıldığı koltuktan kalkıp evden çıktı.
♧
Kantinde oturduğumuzda beri kimseden ses çıkmıyordu. Bunun en büyük nedeni galiba bendim ama benim bir suçum yok. İşte hayat ve şanssızlıkları hatta bana olan düşmanlığı.
'Ağızınızdaki baklaları çıkarın. Her gün bir birimizin yüzünü görüyoruz.' Sesizliği bozan ben olmuştum ama bana aldırış etmeden
'Ben gidiyorum size iyi bakışmalar.' diyen Mert, iyice sinirlerimi bozuyordu. Sanki her şeyin suçlusu benim.
'Mert o ufacık beyninle düşünmeyi denesen diyorum, bence iyi gelir.' Kalktığı sandaliyeye tekrar oturup
'Sen de o beynini kullansanda kimseye bulaşmasan Zara ne dersin. Zaten başına ne geliyorsa şu çenenden birde hiç bir zaman altta kalmayışından geliyor.'
'Bak Mert sana böyle öğretilmiş olabilir ama bana hayat hiç kimseye karşı altta kalmamayı öğretti. O yüzden BENİ SUÇLAMAYI KES.' Seslerimiz yükselmeye başlamıştı iyice.
'Zara kiminle oynadığını bilmiyorsun bile. Lodos senin tanıdığın insanlar gibi değil. Benim de endişelenmem bundan anlıyor musun ? O BEYNİN BUNLARI ALIYOR MU? '
'Benim beynim bir çok şey alıyor Mert. Altta kalınca da başıma neler geldiğini benden iyi sen biliyorsun o yüzden uzatmaya gerek yok.' Bu sözlerim üzerine Mert oturduğu sandalyeden kalkıp, sinirle kantinden çıkıp gitti.
Mert'in gitmesi üzerine ilk sessizliğini bozan Edaydı ' Bakın arkadaşlar Zara'yı suçlayamayız ve artık şu konuyu kapatın. Farkındaysanız tadımız tuzumuz kalmadi.'
'O kadar haklısın. Amma velakin Mert Bey anlamıyor. Neyse ben işe kaçar size iyi günler.' Sözlerimi bitirdikten sonra masadan kalktım. Benim kalkmam üzerine Edayla Oğuzda kalktı. Hep beraber okuldan çıktık. Ben işe, onlar da evlerine gitti.
İşe geldiğimde karşılaştığım kişiyle şok geçirdim. Bu adamın burada ne işi vardı. Oha yani çalıştığım iş yerini bile mi biliyor?Bu ukala.

Gözlerimi devirerek yerime geçtim. Önlüğümü giydikten sonra siparişleri almaya başladım. Bugün burası baya yoğundu. Bu arada üzerimdeki iki tane gözleri de umursamıyordum. Bu onun zoruna gitmiş olucak ki sipariş vermek için beni yanına çağırdı.
' İki tane kola çabuk olursa sevinirim bayan"gereksiz" 'iç çekerek siparişlerini aldım. Mutfağa bütün sipharişleri verdim. Gelmesi uzun sürmedi tek tek siparişleri masalara dağıttım. En son tek kişilik masada oturan ukalanın yanına giderek iki tane kolasını verdim.
Boş olan masaları temizleyip tekrar yerleştirdim ama karşımda ki ukala hala def olup gitmemişti. Son masamıda toparlayıp tam oturacakken arkadan "garson" sesiyle arkamı döndüm. Gözlerimi devirerek Lodos denen ukalanın yanına gittim.
'Bir tane pasta. yarım porsiyon ve meyveli olsun. Lütfen çabuk gelsin diğer ki gibi iki saat bekletmeyin beni' ukala, siparişi aldıktan sonra mutfağa verdim. Zaten kafe de kimse kalmamıştı bu yüzden sipariş hemen geldi. masaya pastasını götürdüm.
Bu adamın gerçekten yüzünü artık görmek istemiyorum zaten haftamı gerektiğinden fazla meşgul etmişti. Ama bir türlü durmayan siparişleri beni deli ediyordu. Birde her istediğini yese. Neyseki artık kafenin kapanış saati gelmişti.
Bitirdiği tabakları toplayıp hesabı masasına bıraktım. Cebinden çıkarttığı parayı masanın üzerine koyup gitti. Ben de giderken arkasından sırıta sırıta el salladım.
♧
Gerçekten ben bu otobüsler den çekiyordum. Yine kaçırdım. Bekle ki diğer otobüs gelsin. Zaten saat de geç olmuştu. Gecenin bu sessizliği de beni korkutmuyor değildi. Rüzgarların esişi git gide çoğalıyor ve köpek sesleri daha da çoğalıyordu ama benim otobüs gelmek bilmiyordu.
Yolun ortasına çıkıp otobüsün gelip gelmediğine baktım ne otobüs ne başka bir şey vardı. Durağa geri dönecekken birden gözlerim karardı...
*********
BU BÖLÜMÜN DE SONUNA GELDİK BİR SONRAKİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK DİLEĞİYLE HOŞÇAKALIN
YORUMLARINIZI BEKLİYORUM :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YARA BANDI
Teen FictionHepimizin bir yarası vardır. Ruhunda veya bedeninde kolayca geçmeyen yaralar, ama biliyoruz ki bedenimizde oluşan yaralarımıza ilk koşanlar yara bantlarıdır. Yara bantları ilktir, ilkler özeldir. Ruhu yaralı her insan gibi benimde ruhumda ağır bi y...