Dilek

DB=1

İlk bölümden 140 okuyucum olmuş . Bu beni çok mutlu etti.Umarım benimle devam edersiniz. Sonsuz Teşekkürler =)

"Merhaba baba, hediyen için sabırsızlanıyorum "

"Çok beğeneceksin meleğim"

"Buna hiç şüphem yok babacığım "

Babam paketi elime verdiğinde çok şaşırdım. Hep yarı boyum kadar paket verirdi.Düşündüğünüz gibi kutu içinde kutu da çıkmazdı.Cidden bu şekil paketler ne zamandan beri bizimle bilmiyorum.Neyse konuya dönelim.Bir pakete baktım bir de babama. Bu benim -sen böyle küçük hediyeler almazdın . Ne iş?-bakışım.Daha fazla içimdeki aç aç aç seslerine dayanamayıp incecik kutuyu açtım.Kibarca kurdeleyi çözdüm.Evet kibarca . Yumuşacık bir paket yırtılabilir yani.Bu kadar küçük bir şey ne olabilir ki? Bir de babam hep beni sevindirecek hediyeler alır.Bu hediyenin öyle olacağını düşünmüyorum.Umarım yanılıyorumdur.Hediyeyi görünce erken karar verdiğimi düşündüm.Gerçekten de yanılmıştım.Bu doğum günüm en güzel doğum günüm oldu.Buna eminim.

"Bu...Bu harika baba. Ben ne diyeceğimi bilemiyorum.Sen harikasın."

"Ninenle anlaşıp aldık. O Paris'e gidince bolca fotoğraf çekebileceğin son model fotoğraf makinesi aldı. Ben ise Paris'e gidebilirsin diye Paris bileti."

Öyle çok sevinmiştim ki ilk defa çığlık atmamak için kendimi tutmadım.O iğrenç sesimle koca bir çığlık attım.Görkem ve Gökhan önce birbirlerine bakıp yüzlerini buruşturdular.Sonra bana bakıp ağzımı kapatmaya uğraştılar.

"Iyyyy, iğrenç . Suuuuus.

"Şu an sizin birlikte konuşmanıza gıcık olamayacak kadar mutluyum.Size oradan hiçbir şey almayacağım.

Onlar bana dil çıkarınca bende aynı şekilde cevap verdim.

"Annecim galiba benim hediyemi açmayacaksın."

Tabi ya , annem.Annemin hediyeleri her zaman mükemmeldir.Bana genç kız olduğumu hissettiriyor.Topuklu ayakkabılar,şortlar,çantalar , elbiseler ...Annemle zevklerimiz aynı olduğu için sürekli alışverişe çıkarız.Annem bana kendi zevkimi , tarzımı bulmam için çok uğraştı.Düşünün artık bir ay kadar gotik olmuş 'punk' tarzı takılıyordum.Görenler bana 'bu ne yüz .s .s 'bakışı atıyordu.Pis ergenler. Aslında genel olarak sevmiştim.Siyah benim renginde.Ah! Kimi kandırıyorum berbattı. Ben ve gotik tarzı. İğrençti.Ne siyahı? Yas mı tutuyorum ben ? Şu an rengarenk ,cıvıl cıvıl , neon renklerden takılıyorum.Aslında kendimden çok bahsetmedim.İlk olarak sarı saçlı, mavi gözlü,90-60-90 olan gösterişli bir vücudum YOK . Ne ? Olamaz mı yani ?Her hikaye kahramanı böyle mi olmalı?Benim koyu kahverengi saçlarım , açık kahverengi gözlerim, ne kadar gösterişli olmasa da uyumlu bir vücudum var.Neyse ya konudan uzaklaştık sanki biraz. Hediyeme döneyim ben.

"Tabiki çok merak ediyorum anneciğim. Ver hadi ."

"İyi ki hayatımdasın Nisa'm."

Annemin bana sarılması her zaman daha özeldir.Daha samimi , daha içten ve daha yakın sarılır.Her zaman bu böyledir.Ben de anneme içtenlikle ona sarıldım.Bu anı hep seviyorum.Ben de annemin kulağına fısıldadım.

"Teşekkür ederim anne . İyi ki senin kızınım."

Annemden kollarımı ayırıp hediyemi elime aldım.Diğerlerine göre daha küçük bir paketti.Kesin modayla ilgilidir.Paketi açtım ve ellerimi üzerinde gezdirdim.Sesimin şaşkınlığımı kapatmasına özen göstererek konuşmaya başladım.