Merhaba , hepinize. Kitabım 800 küsür okuyucuya olaşmış. Sizin sayenizde.Hepinize sonsuz teşekkürler. Lütfen vote vermeyi unutmayın. Yalnızca 1 saniyenizi alır ^.^İyi Okumalar .
"Senin ne işin var burada ? Kim davet etti seni?"
"Ebru, sakin ol tatlım, beni sevgilin davet etti. "
"Bora?"
"Hayır ben davet etmedim."
"Emin misin Bora?Beni sen davet ettin."
"Bora sen mi davet ettin?"
"Ebru sen bana inanmıyor musun?"
"Bilmiyorum!"
"Ne?"
Bora , Ebru'nun yüzüne baktığında hayal kırıklığına uğradığını her haliyle belli ediyordu.Yüzüne ağlamaklı bir ifade takınıp odayı terk etti.Ortam öyle soğumuştu ki buz gibi olmuştuk.
"Seni aptal.Neden Bora beni partiye davet etsin ki?"
"Ne sen...Yalancı , pislik..."
Ebru'yu ilk defa öyle görmüştüm.Bir anda Ceren'in boynuna ellerini doladı.Ceren dedikodu kazanının başıdır.Tam bir yılan.Bizim kızlar Ebru'yu sakinleştirirken ben de kuzenimin peşinden gittim.Kapıya yöneldiğimde hala Ebru'nun sesi geliyordu.Bora'ya nasıl olur da güvenmez?
Dışarıya çıktığımda Bora'yı yere oturmuş,sırtını duvara dayamış , kollarıyla bacaklarını tutarken ağlar bir vaziyette buldum.O duygusal bir insan değil ama sevdiği kişiler onu kırdığı zaman -özellikle Ebru- dayanamıyor.Siyah tişörtü gecenin karanlığında zar zor görünüyor. Göz yaşlarını sürekli tişörtüne siliyordu -ki bunu yapmaktan nefret eder-.Ben de sırtımı duvara yaslayıp yanına oturdum.Kafamı kaldırıp gökyüzüne baktığımda bir yıldız dahi yoktu.Tüm gökyüzü gri bulutlarla kaplanmış, arada az bir yerde de siyaha yakın lacivert gökyüzünü görebiliyordum.
"Tek yıldız dahi yok."
Kafamı Bora'ya çevirdiğimde bir bana baktı bir de gökyüzüne.Ben de kafamı yukarı kaldırıp tekrardan bulutlara baktım.Cidden de aynı şeyleri düşünüyoruz.
"Evet , haklısın. Sen..."
"Evet ben?"
"Sen iyi misin?"
"İyi mi görünüyorum?"
"Evet,harikasın."
"Nisa.Laf olsun diye konuşma.Berbat durumda olduğumu görüyorsun.Ebru bana hiç güvenmiyor.3 aydır ona 'sevgilim' diyorum.Ama bir defa dahi bana güvenmedi.Düşün artık Ceren'e güvendi.Onu resmen bana tercih etti."
Son cümleyi söylerken sesi git gide kötüleşti.Ağlaması hıçkırıklara dönüştü.Öyle çok ağlıyordu ki utanmasam yanında ben de ağlardım.Ağlamak yerine ona destek olmalıyım ki kendini yalnız hissetmesin.Elimle başını omzuma koydum.
"O sana güveniyor, seni seviyor.Hey, seni aptal üzme kendini.Ceren'i hiç sevmiyor , sen de biliyorsun.Sadece çok çabuk inanıyor.Biliyorsun,Ceren'in dedikoduları yalan olsa da herkes ona inanıyor.Ebru seni seviyor, güven bana."
Kafamı kaldırdığımda Ebru bize bakıyordu.O da sessizce ağlıyordu.Sanırım şimdi onları yalnız bırkmalıyım.Ebru onun gönlünü alacaktır.Yavaşça ayağa kalktım.Bora henüz Ebru'nun geldiğini fark etmemişti. Bora'nın kulağına fısıldadım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dilek
Science FictionDoğum gününde dilediği dileğin gerçek olmasıyla bir şekilde yurt dışında yaşamaya başlayan Nisa, yeni bir hayata , yeni bir ülkeye, yeni bir eve,yeni bir dile ,yeni arkadaşlıklara ve bir çok yeni zorluğa alışmaya çalıyor. Acaba neler olacak ?Bu ilk...