Ne kadar Hayır desem de biliyordu içimdeki gerçeği herkes. Yani bizim herkes . Bilmiyorum ama onlarla beraber ne kadar kalırsam o kadar düzeltirdim onu. Yani içimdeki beni. Farklılık diye birşeyvarsa o da senin içinsöylenmiş bir şeydirRüya. demişti bana . Ona ne kadar değer verdiğimi bir bilseydi bunlar olmayacaktı işte . Olmayacaktı . Ah gerçi onu unutmadan yaşadığım sürece çekilmez bir insan olmuştum . Uykusuz kalıyorsun , bu yüzden de huysuz oluyorsun demesi hiç çıkmıyor aklımdan ama bana yardımları getirmişti beni buraya kadar . Ana bacısövmüştüm ona yine birsey dememiş yine beni anime götürmüştü . Özü bir boka yaramadığını kanıtlamıştı ve yine beni orta yerde bırakmıştı .
* * * * *
" Olmaz büyük anne . Tekrar gelemem oraya . Herşeyi berbat ettiğim o şehre geri dönmem. Bu o kadar acı vermesey di belki ama olmaz büyük anne yapamam. " dedim yaşlı kadın bir de benimle ilgileniyordu. Zaten bunca yıl ona yük olmuş ve arıza çıkarmıştım başına . Ama gidecektim yanına . Eğer gitmem zaten o zaman ölümden korkmaya başlardım.
"Karar ver yavrucuğum. Ya babana gidersin ya da bana gelirsin . Ama babanın yanına gitmeyi ne annen ne ben ne de dedin izin verecek. Kendin bir çözüm yolu bul ve ona göre beni haberdar et . Kendine iyi bak. İyi eğlenceler size Çeşme de . " dedi ve ona da çok öptüm diyerek kapattık telefonu. Gecenin bu zifiri karanlığında her ne kadar göz gözü görmese de haşeratların sesleri duyuluyordu. Bir süre öylece izledim denize karşı ayı . Yansıması denize vururken bile aslında bir umut vaad ediyordu . O bile başkasından Güneşten yardım alıyordu o karanlığından çıkmak için . Ben ise daha dibe batıyordum. Ay'da ki o düzen yoktu bende.