1. Bölüm ''Kurtuluş''

413 25 6
                                    

Merhaba arkadaşlar ben Zeynep ve tabiki gördüğünüz gibi bu benim ilk hikayem. Umarım hikayemi beğenirsiniz. Oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin benden lütfen bekliyorum :) 

''Ben senin teyzenim.''

Ciddi mi? şaka mı bu? Tamam güldük eğlendik hahaha hadi kameralar nerde gösterinde el sallayalım.

17 yıldır bu lanet yerdeyim. Burdan çıkmama 1 yıl kalmış ve gelmiş bu kadın ben senin teyzenim diyor.

Yetimhane müdiresi Şevval Hanımın bana anlattığı kadarıyla daha bebekken beni bu yetimhane kapısının önüne bırakmışlar.

Bildiğim tek şey bu.

Hayatın size neler getireceği hiç belli olmuyor. Bugünde önceki günler gibi yatağımda oturarak akşam olmasını beklemem lazımdı. Ama öyle olmamıştı çünkü bu karşımdaki çakma sarışın kadın teyzem olduğunu söylüyordu.

Tamam düşünmeyi bırak artık Mira şu karşındaki kadına cevap ver. Hesap sor.

Şoktan çıkabilmek için kimse görmeden yavaşça bacağıma cimcik attım. Beynim acıya yoğunlaştığı için düşüncelerimde gitti. Sonunda.

Ağzımı açtım ama sadece bu ufacık soru çıktı dudaklarımın arasından. Benden de anca bu beklenirdi.

''Teyzem mi?''

'' Evet teyzen. 17 yıldır seni arıyordum.''

Bir tane kahkaha patlatacakken zor tuttum kendimi.

''17 yıldır beni arıyorsun? Hatayda kaç tane yetimhane varki 17 yıl değil 2 günde bulurdun beni.''

''Hayır anlamıyorsun sen Hatayda doğmadın nerede doğduğunuda bilmiyorum. Annenle baban seni gizlediler. Ben İstanbulda yaşıyorum.Seni bulabilmek için neredeyse bütün şehirlere baktım ama yoktun.Bulamadım.'' Bir an duraksayıp nefes aldı sonra kaldığı yerden devam etti. ''Tam vazgeçmiştim ki işlerim için Hatay'a taşınmak zorunda kaldım buraya gelmişken buradaki yetimhanelere de bakıyım dedim. Ve işte burdasın. Seni buldum.''

Söyledikleri çok mantıklıydı. Kalbim inanmak istiyordu ama hemen inanamam. Nasıl inanabilirimki. Tamam kimsem yok biliyorum ama biri gelmiş ve ben senin teyzenim diyor kimse inanmaz. Daha açıklayıcı şeyler lazım.

''Nerede doğduğumu bile bilmiyorsun. Adımı nasıl biliyorsun?''

Tek önemli olan şey adımdı zaten. Annemle babam koymuş. Şevval Hanımın anlattığına göre beni kapının önüne bıraktıkları zaman omuzumun üzerinde toplu iğneyle tutturdukları kağıtta 'Mira Doğan' yazıyormuş.

''Biliyorum çünkü annen babanla evlenmeden önce nişanlılarken ne zaman konusu açılsa bir kızım olursa adını Mira koyacağım derdi.''

İşte. Son darbeyi koydu. Söylediği sözler resmen 'bu cümlelerden sonra inanmada görüyüm seni' diyor.

''Şimdi sen gerçekten benim teyzem misin?''

Beynimde sadece ''Bir teyzem var'' cümlesi trafik ışıkları gibi bir kırmızı, bir sarı, bir yeşil renklerde yan yana sıralanmış bir şekilde yanıp söne söne bu cümleyi vurguluyordu.

Bir teyzem var!!

''Evet senin teyzenim ve seni hemen şimdi buradan çıkaracağım'' dedi.

Hemen. Şimdi. Buradan. Çıkacakmışım.

Teyzem, yetimhane müdiresi Şevval  Hanıma dönüp tam ağzını açmış bişey söyleyecekken müdire bana dönüp;

''Mira sen gidip eşyalarını toparla bizde çıkış işlerini halledelim'' dedi.

Bu gerçekti. Evet gerçekti. Rüya görmüyorum gerçek hayattayım. ''Tamam'' diyip müdirenin odasından çıktım.

4 kişilik kaldığımız odaya doğru ilerledim. Elime bir tane çanta aldım ve ne varsa hepsini çantaya tıkıştırdım. Zaten fazla eşyam yoktu, ve tabiki 'kızlar ben gidiyorum' diyebileceğim samimiyette bir arkadaşımda yoktu. İyi oldu aslında çünkü sahte üzülmüş numarası çekmek zorunda kalmadım.

Eşyalarımı alıp tekrar Şevval Hanımın odasının yolunu tuttum. Kapıyı tıklatıp kafamı içeri uzattım ''Eşyalarım tamam'' dedim.

Teyzem bana gülümsedi. Öyle sahte bir gülüş değil çok samimi bir gülümseyişti. gülüşü gözlerine kadar bile ulaştı. Hiç kimse bana böyle gülümsememişti. Bende aynı gülüşü teyzeme gönderdim.

'' Tamam o zaman hadi gidiyoruz'' dedi.

Tam şuan burada zıplayıp özel hola dansımı yapmamak için zor tuttum kendimi. Yalnız olacağım bir ortamda yapacağıma söz verdim kendime.

Yaşasın!! Bu lanet yerden kurtuluyorum.

ÇığlıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin