Golden (The Vamps Fan Fiction) -ASKIDA-

James Bölümü (2. Bölüm)

Okul gerçekten o kadar korkunç derece manyağımsı iğrenç değildi. Çünkü gerçekten Brad'i düşünüyordum. Hey, madem düşüncelerimi biliyorsunuz, o dörtlüden fena hoşlandığımı da bilin. Yani, Bradley gerçekten aşık olunabilir mükemmellikteydi. Her neyse. Dersler bitince James yanımda bitti. Gülümsedi. "Selam." Ben de gülümsedim. "Selam. Ne oldu?" Evet çok öküz davrandım. Ama gülümsediğim için alınmamıştır. ^_^ "Akşam, sizde kalabilir miyim? Yani, Brad'in büyükannesi benden hiç hoşlanmıyor ve ben evden kaçt-" "Elbette. Eğlenceli olur" Gülümseyip başını eğdi. "Teş-ed-m" gibi bir şey dedi. Teşekkür ettiğini varsayarak yanına geçtim ve yürümeye başladım. EVDE:

Evde olmayı özlemişim. Misafirim olmasını daha çok özlemişim. Ash James'in üstüne atladı. Sırt çantasını deli gibi kokluyordu. Kaşlarımı çattım. "Ash!" "Hayır, sorun çantada. Kedim Mickey, çantayı çok severdi. Ama evden kaçarken hiç eşya alamadım. Ya da Mickey'i..." "Oh, anlıyorum" Ashley'i severken gözünden bir damla yaş düştü. "Bugün biraz asabiydim. Çok özür dilerim." Kafamı olumsuz olarak salladım. "Hadi yemek yapalım." Neşelendirmr çabalarımın işe yaramayacağını biliyordum. Susun -_-. Bir saat sonra domatesli mantarlı çok güzel bir makarna yiyorduk. James hunharca saldırırken "Tanrım. Sen. Harikasın." Dedi. Güldüm. "Sana ne demeli? Domates ve mantarı çok güzel yakıştırdın!" Saçlarım batmıştı. "Ben çok doydum. Yıkanmam lazım. Yarın kamp var. :)" Başını salladı. Kıyafetlerimi (pijama) aldım. Çıktığımda etrafta pijamalarımı bulamadım. Çamaşırlarımı giyip dışarı kafamı çıkarttım. Kimse yoktu. Tam kendim çıkınca James koridorda göründü. "Aman tanrım" Utançla güldü. Yanaklarımın kıpkırmızı olduğuna eminim. Odama kaçmadım. Uçtum. Nihayet gece olduğunda misafir odasını James'e hazırlayıp ve iyi geceler dileyip yatağıma uzandım. Gece kapımın tıklanmasıyla uyandım.