Seks İçin

. Tanışma

Nevada'nın on iki kilometre yakınındaki evimizden buraya taşınalı 2 hafta olmuştu. Karşı komşumuzun evi büyüleyici idi.

Camda oturuyor dışarıyı izliyordum. O sırada evin kapısı açıldı. İçeriden çıkan yaklaşık 1,85 boylarında, harika kasları, buz gibi gri gözleri ile harika bir oğlan merdivenlerden usulca aşağı indi. Ortalıkta başka ev bulunmadığından yarı çıplak çıkıyordu. Göğüsleri harkuladeydi. Benim olması için herşeyimi verebilirdim...

Günlerden salıydı. Hava serin ama güneşliydi. Kısa şortumu ve önü açık gömleğimi giymiş, markete gidiyordum. Arabama bindiğim sırada kapı açıldı. Gözleri gözlerime denk geldi. Beni baştan aşağı süzerek dudağını ısırdı. Aman tanrım, bitmiştim. Ağır adımlarla yanıma yaklaşarak :

-Buraya yeni taşınmış olmalısın tatlım. Adın ne? Aman tanrım kendini beğenmiş pislik bana tatlım demişti.

-Evet yeni taşındık. Annem ve ben. Adım Jessie. Eski arkadaşlarım bana Jess derlerdi.

-Pekala Jess. Ben Jack. Eminim benimle yatmak için kuduruyorsundur.

-Hahaha. Kendini beğenmiş şapşal. Bi kızın seninle yatması için deli olması gerek.

Bunu ben mi söylemiştim gerçekten? Evet kendini beğenmiş olabilirdi ama onunla yatmayı gerçekten istiyordum.

-Öylemi Jess? Bahse varım seni 1 hafta içinde yatağa atabilirim.

-Göreceğiz, diyerek arabaya bindim. Gerçekten beni yatağa atabilirdi.

Uzun bir aradan sonra:

Şehir merkezine 3 kilometre kadar yol vardı. Yolları kıvrımlı ve inanılmaz dar idi. Kısa bir yolculuktan sonra merkeze varmış arabamla usulca geziyordum. Bir şehir merkezine göre çok ıssızdı. Kırmızı ışıkta beklerken büyük bir gürültü koptu. Freni patlamış bir kamyon önüne aldığı her şeyi sürüklüyordu. Ve sanırım biri de bendim.

Gözlerimi açtığımda hastane odasındaydım. Baş ucumda uyuyakalan Jack'i gördüm. İrkildim. Sonra onu seyretmeye koyuldum. Tanrım kirli sakal bir erkeğe ancak bu kadar yakışırdı. Hafifçe gözleri aralandı. Tanrım büyüleyici idi. Buz gibi gözleri ile beni süzdü. Derin bir nefes aldıktan sonra:

-Hey! Jess. Uyanmana sevindim iyi misin?

-İyiyim. Senin burada ne işin var? Gözlerime baktı:

-Seni takip ediyordum. Bir kamyonun altında kaldın. Şanslıyım ki sıkışmadın da seni buraya getirebildim.

Uzun uzun gözlerine baktım. Bunu gerçekten yapmış mıydı?