Hayata Başlangıç

28 3 0
                                    

Mia , Üniversite'de son sınıf aşçılık okuyan sıradan bir öğrenci ve delice kitap okuyan bir Türk kızıdır.

Peki Mia'yı daha fazla tanımaya ne dersiniz?

"Mia ! hadi okula geç kalmak mı istiyorsun? "

"Tamam . Peluş kaç dakika var. "

"Ne zaman Peluş değil de Pelin'e dönüş yapacağız ? Tam olarak 20 dakika var . Şimdi kalkacak mısın? "

" Of sabah sabah bu kadar neden konuşuyorsun kankacım... "

"Mia, Ceylin , Erika bakın ben çıkıyorum. 20 dakikaya yemekhanede olun. "

"Yes, Lady Pelin "

Hep birlikte güldüğümüz bu an , sanırım her yurt öğrencisinin en güzel sabahlarıdır.

Her sabah gibi elimi yüzümü yıkayıp telefonumdan şarkı listemi açtım . Ayrıca geri sayacı da 20 dakikaya ayarladım. Erika , Ceylin ve ben dişlerimizi fırçalayıp üstümüzü giyinmeye başladık. Ben çok sevdiğim beyaz tişörtümü, kot tulumumu , vazgeçilmez beyaz converse'lerim ,belimde gömlek , şapkam ve sırt çantamı alıp kızların arkasından yemekhaneye koşmaya başladım. Sonra tabi ki ;

Erika ve Ceylin

"Mia , bir şey unutmadın mı? "

"İnanmıyorum . Bugün konser için çalışacaktım. Odadan gitarımı alıp geliyorum."

Ceylin ; " Bu kız 4 yıldır neden böyle, dikkat et düşme! "

...gülüşmeler...

"Gitarım nerelerdesin bakalım. Ah notaları da alalım."

Erika ; " Koşma bekliyoruz. "

O kadar hızlı nefes alıp veriyordum ki yüzüm kıpkırmızı olmuştu. Saçlarımı topladığım ve kızlarla yürüdüğüm sırada kurduğum 20 dakika'nın alarmı çaldı. Hızlıca yemekhaneye çıktık. Kahvaltı için sıraya girdik. Bu sırada Pelin çoktan masaya oturmuştu. Bizde kahvaltımızı alıp masaya geçtik. Her zaman ki sıradan konulardan konuşmaya dalmıştık ki birinin beni izlediğini fark ettim. Ona neden baktığını sorarcasına kafamı salladım.

Sonra kızlarda aynı yöne bakıp aynı hareketi yaptı. Bu kişi benim çocukluk arkadaşım sarışın Mert'den başkası değildi. Aynı zamanda okulun en popüler çocuklarından biriydi. Benimle her daim çocuk olan ama muhteşem dahi biri olmaktan da vazgeçmeyen arkadaşımdı. Okul ile yurdumuz çok uzak olmadığından sabahları böyle sohbetler yaparız. Sonra koştura koştura okula gideriz. Aşçılık dersleri dışında beni görebileceğiniz en muhtemel yerler; kütüphane , mutfak, gitarımla bir köşe başı ve dans sınıfıdır. Hayatım da yapmak istediğim her şeyi yapmaya çalışan biriyimdir. Ama evde hem anne hem ablayım. Size ailemden henüz bahsetmemiştim değil mi?

Çok şeker mi şeker Doktor bir babam var. Lise son sınıfta Melike adında kız kardeşim , birde lise ikiye giden Melih adında erkek kardeşim var. Annem mi? Evet o da vardı ama bizi terk etme seçeneğini seçti. Babam sürekli beyin ameliyatlarına girerdi. Bazen geç bazen erken gelirdi. Kardeşlerime bakmak benim için en önemli olaydı. Sonra ben Üniversite kazandım. Ben evde kalmam gerektiğini düşünürken babam beni okula gitmem için ikna etti. Sayesinde o kadar iyi yerlerdeyim ki , ne kadar teşekkür etsem az . Ailem İzmir'de ben ise İstanbul'dayım . Mert ve oda arkadaşlarım burada ki dayanaklarım .

Peki şimdi biraz ileri saralım mı?

Mezun olduktan sonra İzmir'de Uluslararası bir şirkette aşçı olarak işe girdim. Müzik yapmaya ve dans etmeye devam ettim. Bu sırada Japonya'ya yüksek lisans için önüme fırsat geldi. Kardeşlerim de İstanbul'da üniversiteye başladı. Babam da İstanbul'a taşınmaya karar verdi. Benim de Japonya yolculuğum başladı.

"Hadi ama baba ağlama herkes bize bakıyor. "

"Ne yapayım durduramıyorum. Çok uzakta olacaksın ben de mi seninle gelsem? "

Melih ve Melike ; "BABA!!!"

"Tamam .Şakaydı."

" Baba merak etme elimden geldiğince seni görüntülü arayacağım. Melih ve Melike , babamı üzmeyin eve iyi bakın derslerini ihmal etmeyin "

kulaklarına doğru eğildim ve "istediklerinizi de yapın , hata yapsanız bile ben daima sizin yanınızda olacağım. Bir sıkıntıda biliyorsunuz."

"Evet biliyoruz."

Kucaklaşmaları bitirip , uçağa binmek için tam yanlarından ayrıldığım sırada Mert , Ceylin ve Pelin'in geldiğini gördüm.

"Nerelerdeydiniz. Sizi görmeden gidiyordum. "

"Cadı bence biz sarılalım yoksa geç kalacaksın."

"Sizi çok özleyeceğim . Japonya 'ya yolunuz düşerse bana uğrayın hepinizi öpüyorum"

Gitme zamanı geldi. Arkamda sevdiklerimi bırakmak beni üzse de başka bir hayatın da beni beklediğini bilmek çok cezbediciydi. Uçakta 2 kitap ,4 -5 film bitirdim. Sonra beni hava alanında "Benim tatlım burada mısın? " yazılı pankartla bekleyen Erika'yı gördüm.






Etkileyici BakışmaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin