Alec Benjamin - Let Me Down Slowly
4 Aralık 2018
Yoongi'm bugün şirkete geldim. O kadın senin odanın önünde masada otuyordu. Sekreterinmiş. Birde yüzsüz yüzsüz bana gülümsedi. Bay Min içeride dedi. Ha, birde çok yakıştığımızı söyledi. Hiç ayrılmamamızıda diledi.
Ben mi? Ben işte hiçbir şey yokmuş gibi, sanki senin beni onunla aldattığını bilmiyormuş gibi o meşhur göz gülümsememi yaptım. Bir zamanlar senin en sevdiğin şeyim olan. Sonra da teşekkür ettim ve yanına geldim.
Kapıdan içeri girdiğim an gözlerini kapattın, kokumu aldın hemen. Biliyorum. Sonra ufakça gülümsedin. Çok güzeldin Yoongi. Hala çok güzelsin, benim birtanem. Ama canımı çok ama çok yakıyorsun.
Neden hala beni seviyormuş gibi yapıyorsun? Ben anlamıyorum Yoongi. Ben senden ayrılamam ama sen bana seni istemiyorum desen inan ki giderim Yoongi. Canımdan can gider ama ben yine de giderim. Çünkü senin mutlu olduğunu bilirim. Sırf sen mutlu ol diye giderim. Biliyorum delilik bu. Ah, ben zaten deliyim, Yoon. Bunu en iyi sen bilirsin.
Gülümseyerek sandalyenden kalktın ve bana kocaman sarıldın. Kokumu derince içine çektin. Çok güzel hissettim, Yoongi. Tüm her şeyi unuttum. Beni kapının önündeki sekreterin ile aldattığını unuttum. Ama olsun bunu ben seçtim. Senden gelecek acıya bile razı olmayı ben seçtim. Gitmedim. Gidemedim.
Ben de sana aynı şekilde sarılarak karşılık verdim. Kokunu derince çektim içime. Üstünde o kadının parfüm kokusu olmadığı için sevindim, kendi kendime mutlu oldum Yoongi. Ne acınası, değil mi? Öyle.
"Hadi bugün seni kaçırmaya geldim burdan. Dışarı çıkıp biraz başbaşa vakit geçirip eğlenelim. Hm?"
Boynuma daha da sokulup daha derin soludun nefesimi ve bir kedi uysallığında salladın başını. Mayışmış bir halde cevap verdin.
"Olur."
"Hadi çıkalım o zaman."
Dudaklarıma minik bir öpücük kondurdun. Ardından alnıma da aynısını yaptın.
"Ceketimi alıp geliyorum."
Sandalyenin üstüne asmış olduğun ceketini bir çırpıda alıp giydin ve yanıma gelip elimi tuttun. Üstüne öpücük kondurmayı da unutmadın. O halde dışarı çıktık. Yani beni aldattığın sekreterinin önüne. İşin tuhaf yanı hiç belli etmiyordu. Bize hayranmışcasına bakıyordu. Bu nasıl olabilirdi ki? Aklım almıyor Yoongi.
"Arden, bugün Biriciğimle beraberim. Bütün toplantıları iptal et bugün olan. Halledersin sen."
Gülümseyip cevap verdi Arden. Güzel gülümsüyordu.
"Tamamdır, Bay Min. O iş bende. Size iyi eğlenceler."
Yoongi mutlu bir şekilde kafasını salladı ve beni çıkışa doğru yönlendirdi. Her şeyi boş verip senin peşinden gittim. Her zaman olduğu gibi. Yanında mutluydum çünkü Yoongi. Bu kendime acı çektirmek mi hala emin değilim ama emin olduğum tek şey seni bırakamayacağım.
Bana gözlerinin içi parlar bir şekilde döndün ve gülümsedin.
"Eee beni nereye kaçırmayı planlıyorsun bebeğim?"
"Hm... Bilmem ki düşünmedim."
Kafanı geriye atarak kocaman bir kahkaha bıraktın sokağın ortasına. Kahkahan dünyadaki en güzel melodi Yoongi. Kimse duymasın bir tek ben duyayım istedim hep. Sahi, Arden'a da böyle gülüyor musun?
"Ne demek bilmem?"
Çocukça dudaklarımı büzüp aegyo yapmaya çalıştım.
"Bilmem işte."
Birden yolun ortasında durup yanaklarımı sıkmaya başladın ve neredeyse kopacaktı. Gerçekten!
"YOONGI DUR! KOPARACAKSIN YANAKLARIMI!"
"Ama ne yapayım? Çok tatlısın."
Kaşlarımı çatıp bakmaya başladım sana. Ama sadece çalıştım çünkü sana asla kızgın kalamam. Beni aldatmana rağmen bile.
"Tamam tamam. Bakma öyle. Hm... yurtdışına çıkmaya ne dersin? Amsterdam'a gidelim mi? Bir hafta başbaşa vakit geçirelim? İyi olur. Uzun zamandır bir türlü vakit geçiremiyoruz."
Uzun uzun baktım yüzüne. Uzun zamandır vakit geçirememizin nedeni ne acaba diye sormak istedim. Yapamadım. Yapamam da. Anlamıyorum yine. Nasıl bu kadar iyi oynayabilirsin? Benimle Amsterdam'dayken onu özlemez misin? Hala niye benimle berabersin ki Yoongi? Anlamıyorum.
Hiçbir şey yokmuş gibi gülümsedim. Gözlerim dolu bir şekilde kafamı salladım.
"Olur. Çok güzel olur."
Sen gözlerimin doluluğunu mutluluktan sandın ama hayır Yoongi, sana yetemediğimi düşündüğüm için doldu o an gözlerim. Ve bunun için özür dilerim sevgilim. Seni seviyorum.
Ardından dudaklarımızı birleştirdim. Kimseyi umursamadan. Uzunca öptüm dudaklarını. Uzunca tattık birbirimizi. Sokağın ortasında. Senin beni aldattığını unuttum. O kadını öptüğünü unuttum. O kadını beni öptüğün gibi öptüğünü unuttum. Yaşattığın acıları da unuttum. Her şeyi unuttum Yoongi de bir tek sen kaldın. Sen ve aşkın. Seni asla unutamadım.
▪️▪️▪️▪️▪️
Çok kısa oldu özür dilerim ama daha fazla bekletmek istemedim.
Umarım sevmişsinizdir.
💚💚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'm Okay : ym
Historia CortaAldatan bir Min Yoongi Aldatılan bir Park Jimin Ve dile gelemeyen sözler Début:[280518] Finalè:[160119] -Kitabın sonunda bir şeyleri tam olarak kafanızda oturtamadıysanız lütfen 'Açıklama ve Teşekkür' bölümünü de okuyunuz.- #1 - angst #1 - 2min #1...