Gucci//Taehyung

G-3

...
Myung Hee

"Acaba şu yeşil eteğini mi giysen ya? Yok yok o olmaz, şuna ne dersin?" gibi giyinme dolabımda bir sağa bir sola dönüp, her kıyafete ayrı bir yorum yapan arkadaşıma iç geçirerek tuttuğu elbiseyi elinden aldım.

"Soo Min abartmasak olmaz mı? Alt tarafı matematik çalışmaya gideceğim, partiye falan değil." Gözlerini büyütüp bana sanki yedi ceddini ayaklarımın altına almışım gibi baktı.

"Sen kimin yanına gittiğinin farkında mısın? Aynı kişiden bahsediyoruz dimi? Hani şu tüm dünyanın hayranı olduğu Kim Tae Hyung dan." Adını bastıra bastıra söylemesine aldırış etmedim.

"Dünyadaki çoğu kişi ona hayran diye benimde onun için ultra derece süslenmeme gerek yok heralde. İki toplama yapıp geri döneceğim canım!"

"Aman! İyi be ne halin varsa gör, dikkat et de sayıları çarpacağım derken kendin çarpılma çocuğa."  Yerdeki kıyafetleri yerine asıp odama geri girerken telefonumu alıp aşağıya koşar adımlarla indi.

Soo Min ile 4 yıldan beri arkadaştık. Ortaokulun son senesinde bizim okula transfer olduktan sonra liseyi de beraber okumuştuk. İkimizde hedefimiz olan okulları kazanınca koştur koştur bize gelmişti. Pijama partisi adı altında tüm gece her sahnesini ezbere bildiğimiz halde 4. kez aynı diziyi izleyip uyuya kalmıştık. Ona bugün TaeHyung ile ilgili olan şeyi anlatınca kendisini giyinme dolabıma atmıştı..

Bende hazırlanıp aşağı indim. Soo Min elindeki telefonumdan hararetli bir şekilde bir şeylere bakarken birden bana bağırmaya başladı.

"Ne yani numarasını almadın mı! Salak mısın kızım sen!" Elinden telefonumu çekip saate baktım. 13:15

Soo Min e laf yetiştirmek yerine kapıya koştum. Evden çıkıp arabaya bindiğimde şöförüme biraz daha hızlı sürmesini rica ettim, yoksa geç kalacaktım.

+=+=+

TaeHyung

Ho Seok hyungla son dans pratiğimizi de yaptıktan sonra beraber yurda dönmüştük. Herkes kendi halinde takılırken Jungkook benim odama dalmış 2 saatten beri oyun oynuyordu.

Bende duşumu almış karşımda kıyafetler ne giysem diye düşüyordum. Gucciden yeni aldıklarımı giysem, onu araştırdığım çok mu belli olurdu? Ben dolabıma dalıp gitmişken kapı açılıp bağırarak birden sırtıma atlayan Jimin yüzünden düşmekten son anda kurtulmuştum.

"Hadi telefonundan BigBang'in şarkılarından birini açıp üyelerle uğraşalım. Canım çok sıkılıyor."

Hevesle telefonumu arayan arkadaşıma mahçupça baktım. 95liler olarak diğer 5 üyeyle uğraşıp kahkahalara boğulmaya bayılıyordum, ama yetişmem gereken bir yer vardı.

Kolumu Jiminin omzuna atıp saçlarını karıştırdım.

"Üzgünüm Myung Hee 'ye matematik öğretmem lazım."

İlk önce bana boş boş baktıktan sonra bir şey hatırlamış gibi küçücük gözlerini büyütmek için çabaladı.

"Myung Hee.. O BİZİM BANG PDNİMİN KIZI DEĞİL Mİ?!"

Sanki kötü bişey yapmışım gibi tepki görünce dolabımdan kıyafetleri alıp giyinmek için lavaboya kaçtım. Neden böyle bir şey yaptığımı bende bilmiyorum bir anda strese girdim.

Üstümü giyinip kapıya doğru ilerlerken saate baktım 13:30 anca yetişirim.

Myung Hee