***hatırlatma
Emma gülümseyek '' jay '' diyerek seslendi. O sırada elimdeki telefonla uğraşmayı bırakıp onlara doğru baktım. Bilin bakalım kiminle göz göze geldim. Tabi ki Zac
------------------------------------------------------------------------------------
Gözlerimi devirerek Emma ile birlikte onların yanına gitmeye başladık. Zac yanıma gelerek '' bugün yine agrasif tavırlarınız üstünüzde '' dedi. '' seni görene kadar inan bana çok mutluydum.''diyerek telefonumla uğraşmaya geri döndüm. Kısa bir sohbetten sonra servislere doğru ilerledik. Şimdi sırada ne var yerleşme sevgili hocamız kendi isteğine göre yerleştirecekmiş bizi, bazı öğrencileri yerleştirmeye başlarken bende sıkılmamım üzerine ''offf'' dedim demez olaydım. Hocanın gözlerini bana doğru çevirerek '' sıkılmışa benziyorsun Serena , sen 5 numaralı koltuğa geç ''demesi üzerine hemen dediği yere oturdum. Emma'yı beklerken yanıma Zac oturdu.Kısık sesle '' hayırr !! yinemi Zac anlaşılan yolculuğum kabus gibi geçicek'' Zac yanıma oturarak
''bir şey mi dedin ''
''Emma nerede?''
''öğretmen onu kamp için görevlendirdi yani onun yanında bir şeyler konuşuyorlardı.''dedi. bende kafamı olumlu şekilde salladım. Herkes yerlerine yerleşti sonra yola çıktık. Yolculuk yaklaşık 4 saat sürecekti. Şehre yakın kamp alanı dolu olduğu için bize şehir dışında bir yer ayarlandı. Kulaklığımı bularak müzik dinlemeye başladım.
----------------------------------- 4 saat sonra -------------------------
Arkadan gelen sesle gözlerimi araladım, sanırım uyuya kalmışım. ''ne kadar kaldı? '' '' geldik sayılır '' Bu sırada Zac telefonuyla oyalanıyordu. Birkaç dakika sonra mesaj geldi.
Gönderen: gizli numara
Oyun daha yeni başlıyor...
Mesaja anlamsızca bakakaldım . Zac ' e dönerek ''çok komik''yüzünü anlamamış bir ifade sardı ve ''ne komik ''
''bana mesaj atmadın mı?''
'' ne saçmalıyorsun, ne mesajı farkındaysan telefon çekmiyor'' hemen telefona baktım. Evet çekmiyordu. Peki bana mesaj nasıl geldi. Bu sırada kamp alanına gelmiştik. Eşyalarımızı alıp arabadan indik. Çadırlar iki kişilikti ve herkes grup oldu çadırları kurmaya başladık. Bu işlem uzun sürmüştü herkes birbirine yardım etti. Daha sonra telefona baktım ve hala çekmiyordu. Herkes yerleştikten sonra yemekler için görevli olan kişiler yemeklerin hazır olduğunu bildirdi. Yemek yedikten sonra bazı öğrenciler ateş yakıp oturdu bazıları dinlenmek için çadırlara geçti. Emma'ya selendim '' Emma ben yorgunum yatacağım'' Emma kafasını olumlu bir şekilde sallayıp '' tamam bende birazdan geleceğim'' dedi. Hemen çadıra doğru ilerledim, yorgun olduğumdan hemen uyumuşum. Çığlık sesi duymamla yataktan fırladım. Dışarıya doğru baktım. Gülme sesleri gelmeye başladı.
''kes şunu beni korkuttun!''
''hadi ama sadece bir şakaydı''
''çocuklar hadi bırakın birbirinizle kavga etmeyi ve yatın sabah erken kalkıcağız''
offff! Yine sınıfın saçma saçma şakaları, kendimi geriye doğru attım ve gözlerim kapanmaya başladı. Bu sırada Emma'nın uyuduğunu fark ettim. Uykusu çok derindir. Yavaşça uykuya dalarken tekrar çığlık sesi duydum, yerimden fırladım. Benim bağırmama gerek kalmadan dışarıdan
'' kesin artık şunu !! Uyumaya çalışıyoruz!!'' diye uyarmaya başladılar. Çadırdan çıktım etrafa baktım. Ama kimse yoktu. Daha fazla dayanamayıp uyumaya devam ettim.
--------------------------------------------------
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE HORROR FOREST (Devam edecek)
HorrorSıradan bir günde sadece basit bir oyunla tüm hayatın değişirse ne yaparsın? Hayatta kalmak için ne kadar ileri gidersin ? O senin korkularınla besleniyor...