ARKADAŞLAR BU BENİM İLK HİKAYEM.UMARIM BEĞENİRSİNİZ.YENİ BÖLÜM YAKINDA GELECEKTİR.İYİ OKUMALAR :)) ♥
1.Bölüm
Zeynep,yorgun bir günün ardından sonra yatağına uzanmayı tercih etti.Çantasının içindeki müzik çalarını arıyordu.Bunun için baya uğraşmıştı.Çünkü çantasında o kadar çok şey vardı ki müzik çalarına sonunda ulaşmıştı.En sevdiği şarkıyı açtı.Bu şarkı ona sevgilisini hatutladıyordu.Ama hatırlatması hiçte iyi olmamıştı.Çünkü sevgilisi ona ihanet etmişti.Gözleri doldu.Kapı tıklatmaları Zeynep'in göz yaşlarını silmesine sebep olmuştu.
"Kızım iyimisin ?
Bu annesiydi.Kapının kilidini açtı ve annesine iyi olduğunu söyledi.Tamam diyerek odadan çıkmış olsada yerdeki fotoğraflar gözünden kaçmamıştı.Az sonra
"YEMEK HAZIIIR"sesi geldi.Zeynep gözündeki yaşları sildi,odasını toparladı,müziği kapattı.Merdivenlerden aşağı inerken kardeşinin çığlıklarını duydu.Telaşla yanına koşarak "ne oldu" dedi.Kardeşi Deniz ise orda biri var dedi.
Ama orada kimse yoktu.Zeynep olayın farkında değildi.Kardeşini soru yağmuruna tutmuş olması nafileydi,çünkü hiçbir sorusunu cevaplamıyordu.Annesi
"Hadi çocuklaaar" diye 2.kez bağırdı.Kardeşi hiçbir şey olmamış gibi mutfağa koştu.Annesine sarıldı ve yemekte ne olduğunu sordu.Zeynep korkmaya başlamıştı.Bu çocuğa birşeyler oluyor dedi içinden.Bu olayı,günün karmaşıklığına bağlıyordu.Bugün gerçektende her gün gibi değildi.Tuhaftı biraz.Yemek yerken babasının sorduğu soru karşısında donakalmıştı.Sorduğu soru şuydu
Ne zamandır arkadaşlarınla etkinlik yapmıyorsun dedi.Partiye gitmene izin veriyorum demişti.Teşekkür etti ve hızla odasına koştu.Yine fotoğraflara bakınca içinde bir burukluk olduğunu hissetti.Bağırarak Hayır Zeynep.Hayır Ağlama.Ağlamayacaksın.Sakın.Zeynep.Sen güçlüsün ağlama.Demesine rağmen dayanamayıp ağladı.Affetmeyi düşünmüyordu Burak'ı.İnsanların 2.şansı hakettiğini düşünsede affetmeyecekti.İçinden bir ses ona bu acıyı ödet diyordu.Bir yandanda hala seviyordu.Çünkü 3 yıldır sevgililerdi Burakla..Bunu Zeynep'e yapması gerçekten kötü birşeydi.Zeynep Burak'ın yeni sevgilisine hiç acımıyıcağını düşündü.
Gerçektende acıyacak bir hal değildi.Hazırlanmadan önce en yakın arkadaşı Selen'i araması gerekiyordu.O gitmezse Zeynep'te gitmeyecekti.Okulundaki herkes bir gece parti yapardı.Selen'i aradı.
Selen bu gece parti var mı ? Babam ilk defa izin verdi hadi gidelim.
Şansına küs.Yok.
Ya of ya.Babam ayda yılda bir izin verir.O zaman da parti olmaz.Neyse bay bay Selen iyi geceler.
Sanada iyi geceler.
Umutsuz bir şekilde yatağına döndü.
Işığını kapatıp kulaklığını taktı. Alarm çalmıştı. Gece gece ne alarmı? Ben kurmadım bu saati! Kulaklığını çıkardı ve alarmı durdurmaya koyuldu. Sonunda kapatmıştı. İçinde bir şüphe vardı ama belli etmek istemiyordu. Ertesi gün, yüzüne vuran güneş ışınları uyandırmıştı Zeynep'i aynı zaman kardeşinin sesleri.
Kalkıp saate baktı. Saat tam 10.00 dı. Mutfağa inip kahvaltısını yaptı ve hazırlanmak üzere odasına çıktı. Kolundaki morluğu görünce korktu. Tanrım! Bu nasıl oldu diye söylendi. Kızım artık okula gitme vaktin geldi diyerek çağırdı babası. Zeynep aşağı indi. Babası kolundaki morarmış yeri gördü ve kim yaptı bunu dedi. "Kahretsin fondoten sürmeyi unutmuşum." dedi. Babası efendim derken aniden "Bilmiyorum!" dedi. Okula varmak için arabaya doğru yürüdüler. Zeynep'in son iki gündür yaşadıkları korkunç bir hal almaya başlamıştı.