Düşman Okullar 3 -2 Bölüm-

708 12 3
                                    

Su Erdem

Arkama döndüm ve hızlıca yürümeye başladım bir an durdum ve derin bir nefes aldım arkama döndüm çok sinirliydim kontrollü davranamıyordum ona inanmıştım güvenmistim.Özge'nin yanına geldim ve onun karnına tekme attım o kadar sert bir tekme attım ki ben bile inanamadım o tekmeyi attığıma kız çok kötü düştü.

"Aaaa karnım!"diye bağırdı özge.

Bunu sen istedin kızım kasındın.

Kuzey erkekleri ile kızlar bizi ayırmaya çalışıyordu sarı çiyan saçımı çekiyordu bende onun yüzüne bir yumruk attım hafif bir yumruk atmıştım pek gerilememişti. Ben tekrar saçıma yapısacak sanarken o benim karnıma çok kötü bir tekme attı ve ben hafif çığlık atarak yere kapaklandım kafamı yere vurmuştum biraz acımıştı.

Ayağa zorlukla kalktım o pisliğe tekrar dalacaktım ama dalmamı çağatay davarı kolumdan tutarak engelledi özge çiyanınıda mete tutmaya çalışıyordu kızlar beni sakinleştirmeye çalışıyordu fakat ben o sinirle hiç bir şey duymuyordum duymak istemiyordum sadece ağlamak istiyordum. O davar için değmez aslında.

Kollarımı hızlıca kendime çektim ve arkama döndüm çağatay ile burun buruna gelmiştik resmen 1-2 adım geriledim.

"Erkek milleti işte ne olacak kızların kalbini kırmakta ünlü en çokta bu bir kuzey pisliği olursa!"diye bağırdım.

"Bak su artık dur sakin ol dinle!"diye bağırdı çağatay ben arkama dönüp gidecekken kolumu tutup gitmemi engelledi.

"Bırak pislik bırak kolumu!"diye bağırdım ama yine de bırakmadı şu an kimseyle konuşmak istemiyordum o özge denilen pislikle de aynı ortamda bulunmak istemiyordum.

Allah'ın davarı işte ne olacak!?

"Sakin ol artık ve dinle"diye tısladı çağatay.

Kolumu zorlukla ondan kurtarıp gitmeye başladım yerde bir insan gölgesi gördüğümde onun arkadamdan geldiğini anladım pişkinliğe bak! Rahat da bırakmıyor!

Koşmaya başladım güney kız lisesine doğru içeri girirsem arkamdan gelmezdi çok yaklaşmıştım o da koşuyordu.

Onu bir kaşık suda boğmak istiyorum!

Oh sonunda Güney Kız Lisesi'ne geldim.

İçeri girdim çağatay odunu nerede diye bakmak için arkama döndüğümde onla burun buruna geldim.

Ne yani bi de küstahça girdin mi?

Arkama dönüp hızlıca odama doğru kostum ve odama girdim derin bir nefes aldım kurtuldum diye rahatlarken birden kapı açıldı.

İnanmıyorum bi de odama giriyor.

Ya bir güney kızı görürse.

Ah beyinsiz şey!

"Bari kapıyı kapa odun!"dedim.

"Ya sen ne yapıyorsun neden sürekli kafana göre davranıyorsun neden beni dinlemeyip o yalancıya inaniyorsun ha!?"diye biraz yüksek sesle bağırdı.

Al işte su şimdi suçlu sen oldun gülümse ve kendini tebrik et!

"Bana bağırma"diye bağırdım.

Kapı açıldığında arkasına döndü ve gelen şahısa baktı o şahıs ayşegül'dü.

Ayşegül!

Gelmişti!

Güney kızı!

Ayşegül!

Yok kuzey erkeği diye dalga geçti iç sesim bu durumda benimle.

"Ne şimdi de güney kız lisesine mi sokmaya başladınız kuzey erkeği!"diye bağırdı ayşegül.

"Beni rahatsız ediyor bir anda daldı odaya!"dedim ona çok kızgındım ve gerçekten de kapıyı çalmadan girmişti hem kız lisesine gir diyen ben miyim?

Değilsin.

"Çık hemen!"diye bağırdı çağatay'a.

"Telefonunu aç!" diye emir verdi çağatay bana.

Çağatay bana emir verdi.

Emir!

"Tabi tabi"dedim.

Çıktığında yatağa oturdum ve sakinleşmeye çalıştım. 5 dakika sonra kızlar geldi.

"Nasılsın?"diye sordu defne.

"Muhteşem"diye dalga geçtim.

Ne kadar muhteşem anlatamam.

"Hadi kızlar artık yatağa uyanamıyacaksınız"dedi irem.

"Biz herhalde uyanmıyoruz hep sen 'koğuş kalk' diye anırarak uyandırıyorsun."dedi sıla.

Ha bu sırada irem annesini zar zor ikna etmiş ve geri gelmişti bu olaya yarın sevinirdik hatta çıldırırdık.

"Hadi yatağa!"dedi irem sırıtarak.

"İyi buradasın o anırmanı bile özledim"dedi defne gülerek.

"Biliyorum kızlar unutulmaz bir kızım fakat bu kadar övmenize gerek yok"dedi irem gülerek hepimiz güldük doğrusu.

Herkes yataklarına geçerken elif yanıma geldi.

"Su iyi misin keşke dinleseydin hemen niye o kıza inanıyorsun ki?"diye sordu elif.

Aslında haklıydı ama o an çok sinirliydim ve hiç bir şey düşünemiyordum içimden sadece bağırmak,ağlamak ve o sarı çiyan ile çağatay'ı gebertmek geliyordu.

"Bilmem düşünemedim çok sinirim bozulmuştu"dedim.

"Yarın bu konuyu aranızda konuşup harledersiniz şimdi yatalım"dedi elif.

Yatağıma geçtim ve bugün kü yaşadığımız her seyin rüya olması dileğiyle yattım.

Ama rüya değildi tabi.

  Devam edecek...

 

Düşman Okullar 3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin