We'll see each other again.

156 30 116
                                    

Dizilerde hep zengin iş adamlarının, çocuklarını kötü düşmanlarından korumak için peşlerine koruma taktıklarını görürdük.

O zaman şu an bulunduğum durum, en azından benim babamın öyle olmadığını anlamama yardımcı olmuştu.

Karnıma yediğim son tekmeyle bağırmamak için dişlerimi sıkarken karşımdaki adamın botlarıyla bakışıyordum. Kafamı kaldıracak mecalim yoktu ve tamamen çamura bulanmıştım -ki bunu düşünmek bile kafamı çamaşır suyu bidonuna sokarak intihar etme isteği uyandırıyordu.
Botlar görüş açımdan çıkarken, bir elin saçlarıma dolanıp başımı kaldırmasıyla tısladım.
Yalnızca durum değerlendirmesi yapıyorum; yargılamak gibi olmasım ama, buram buram 'şerefsi' havası yayan bir adamla bakışıyordum şu an. Çoktan yaralarla kaplanmış olan yüzüme bakarak keyifle güldü.

Elalemin psikopatı da daima beni buluyordu lan!

Bir eliyle çenemi sıkarken, başımı iyice arkaya çekti. Şu iş bir an önce bitse iyi olurdu yoksa birazdan tüm karizmayı boş verip çığlık atacaktım. O da bunun farkında olacaktı ki oldukça keyifli görünüyordu.
Kulağıma yaklaşarak fısıldadı.

"Kıymetli babana selam söyle, Kim Jongin. Yine görüşeceğiz."

***

vay, içinde kai ve kyungsoo'nun yan yana adının geçtiği bir fic yazma fikri bile heyecanlanmama sebep oluyor. umarım seversiniz. pek gören olacağını sanmıyorum ama umut fakirin ekmeği ısjdıeosl

See ya!

you can count on me | dokaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin