1.Bölüm

63 3 1
                                    

                    1.Bölüm

"Anne kahvaltı hazır mı ? " sabah uyandığımda söylediğim ilk şey buydu.Çünkü ben deli gibi açtım.

"Hazır tatlım." Annemin cevabıyla çantamı kapıp merdivenlerden hızlıca indim.Fakat yine sakarlığım tutmuştu ve bileğimi burkmuştum.

Masaya oturduğumda lanetler okuyordum.Annemin beni uyarmasıyla sustum.

"Kristen küfür etmeyi bırak ve kahvaltını yap."

Annemi çok seviyordum,çoğu işimde beni desteklerdi fakat onunda sınırları vardı.Olsun ben onu her zaman her haliyle seviyordum.

Kapıya doğru giderken hırkam kapının koluna takılmıştı, kahretsin.Bütün şeyler benim başıma geliyordu bundan nefret ediyordum.

"Kristen acele et servisin bekliyor." Annemin sesiyle evden çıktım ve servise doğru yol aldım.

Servise bindikten sonra her zamanki yerime oturdum ve kulaklığımı takıp müzik dinlemeye başladım.Yol boyunca yaptığım tek şey buydu çünkü servistekilerden nefret ediyordum çünkü hepsi beyni yıkanmış tavuklara benziyordu.Bu dediğimin anlamını ben de bilmiyordum ama onlara yakıştıgından eminim.

Sonunda okula gelmiştik.Okuldan girer girmez gözlerim Josh'ı arıyordu.Josh benim sevgilimdi.Yaklaşık  3-4 aydır çıkıyorduk.Josh'ı seviyordum sarışın, mavi gözlüydü.Gerçekten çok yakışıklıydı.Onun benim sevgilim olmasına gerçekten çok mutluydum.O belalı bir tipti ama o bu huyunu asla bana göstermezdi.

Josh'ı kantinde bulmuştum ama yanında dişi akbabalar vardı yani kızlar.Josh'ın yanına gidip kızlara "O benim" bakışı attım aslında bunu nasıl yaptığımı bende bilmiyordum.

Kızlar yanından uzaklaştığında Josh kocaman bir kahkaha attı."Neden gülüyorsun."

"Beni kıskanmanı seviyorum Kristen." dediğinde bende gülmüştüm ve elimle saçlarını bozdum.Beni gıdıklamaya başladı ve bende gülmeye.Bütün kantin bizi izliyordu.

Josh'da bunu anlamış olacak ki kantine dönüp "Ne bakıyorsunuz!" diye bağırdı.Herkes ondan korkuyordu ,herkes önüne dönmüştü.

Elini tutarak koridora doğru ilerledim.Sınıfa girdik.Farklı sıralara oturuyorduk çünkü o dersi dinlemiyordu ve benim de dikkatimi dağılmasını istemiyordu.

Herkes onu kötü biri olarak tanısada ben onun içindeki iyi kişiliğini tanıyordum.O biz ve ben konusunda her zaman düşünceliydi.

Edebiyat dersiydi.Benim sevdiğim derslerdendi.Ben zaten çoğu dersi severdim.Bu yüzden okul beni "inek" biri olarak tanıyordu ama ben öyle değildim.Hatta onlardan daha çok geziyor,tozuyordum.Hem bende inek tipi de yoktu.

Dersin ortasında nefesim daralmaya başlamıştı başım dönüyordu.Geçeceğini umarak dersi dinlemeye devam ettim fakat bir süre sonra bayılmışım.Josh beni revire götürmüş.Galiba tansiyonum düşmüş.Ama Josh anlamıyordu hastaneye gitmek için ısrar ediyordu.

"Josh ben iyiyim"

"Kris bu ciddi bir şey olabilir"

"Sanmıyorum,galiba sadece tansiyonum düştü Josh."

"İyi olduğuna emin misin?"

"Evet eminim Josh,lütfen sakin ol."

Beni önemsemesini seviyordum ama bazen can sıkıcı olabiliyordu.

"Sınıfa dönmemiz gerek Josh,dersi kaçıracagız."

"Ders umrumda değil,sadece sen önemlisin."

Bazen o agresif,sinirli çocuk gidiyor yerine kibar bir insan geliyordu.TANRIM!!.Bu çocuk..Bilmiyorum bazen bir canavar oluyordu ama konu ben olunca..Neyse..

"Lütfen derse dönelim Josh."

"Pekala."

*******

Sınıfa gittiğimizde Bay Grek "İyi misin Kristen,önemli bir şey var mı ?"

"Hayır Bay Grek ilginiz için teşekkürler."

Sınıfa doğru baktığımda Harry gelmişti.İlk derse yetişememişti sanırım.Oturmak için yanına gittim.

"Kris iyi misin" diye sordu.Ah onun dağılmış saçları bile çok iyi görünüyordu.Harry her zaman nazik biriydi ve ne olursa olsun yanımdaydı.Harry benim en iyi dostumdu erkek olarak.

"İyiyim Harry sorduğun için sağol.Gerçekten çok düşüncelisin."

Josh'ın gözleri üzerimdeydi.Bana bir şey olacağından korkuyordu.Ah Josh.Kafamı tamamen temizleyip derse odaklandım.

*********

Dersin sonunda aklıma Lucy gelmişti.Lucy benim yakın arkadaşımdı onunla her şeyimi paylaşır,konuşurdum.Tenefüste onu arayacaktım.

Teneffüs zili çaldığında sınıftan dışarı çıktım.Ama Josh benden önce davranmıştı bende yanıma Harry'i alıp koridorda gezmeye başladım.Gözlerim Lucy'i arıyordu ama ortalıkta yoktu.

Harry "Benim ödevimi teslim etmem gerekiyordu.Bayan Amber'ın yanına gitmeliyim.Ben seni yanlız bıraktığım için gerçekten üzgünüm Kris."

"Tamam sorun değil Harry."Onun boynuna sarıldım.O huzur veriyordu.Tabiki arkadaş olarak.

********

Tuvalete gitmem gerekiyordu.Sıkışmıştım, koşar adımlarla ilerliyordum.

Hemen tuvalete girdim.Tuvaletten çıktığımda Lucy'i gördüm.

Ah ! bu kız nerelerdeydi ! Bazen başını belaya sokuyordu.Umarım öyle bir şey yoktur.

"Selam Lucy"

"Selam Kris"

Sesi tuhaf geliyordu.

"Bir sorun mu var Lucy ? "

"Y-yo bir sorun yok Kris."

"Pekala"Benden bir şeyler sakladığı kesindi çünkü benden bir şeyler sakladığında kekeler ve sesi incelirdi.

Yanından uzaklaştım

Sınıfa doğru ilerledim.Sınıfta Josh olmadığı için üzgündüm çünkü o

Fransızca dersi almıyordu ve bu yüzden birlikte değildik.

Oturmak için Harry'nin yanına gittim müzik dinliyordu.

"Harry." "Harry." "Harry!"

"Pardon müzik dinliyordum."

"Önemli değil."

"Ne dinliyorsun?"

"Müzik."

"Ah." Harry bazen gerçektende iğrenç espriler yapabiliyordu ama ikimizde sebepsizce gülüyorduk.

Aniden kapıdan Bayan Amber girdi.O bizim Fransızca öğretmenimizdi.Ders başlamıştı.

Dersi dinliyordum.Harry'nin benim suratımı incelediğini farkettim.

Ona döndüğümde gülümsedi ve önüne döndü.Utandığı belli oluyordu.

**Harry'nin ağzından**

Kahretsin o çok güzeldi.O benim en yakın arkadaşımdı.Galiba ben onu seviyordum.

MoonlightHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin