Burayı çok please okuyun.Çünkü buraları ben de okumam.Aslında size daha uzun bir bölüm şey etmek istedim ama olmadı.Ben de bekletmeyim dedim.En yakın zamanda bölüm gelecek.Vote ve yorum sayısı oldukça düşük.Sadece yorum veya bir vote bırakmanın parmaklarımın yorulmasına değeneceğini düşünüyorum.Lütfen..
***
Sabah kalktığımda solumdaki yatakta Barın'ı yattığını gördüm.İlk uyandığım için sevindim.Çünkü o beni uyandırmak isterken saçma hareketler yapabilirdim.Demek istediğim gerçekten saçma hareketler.
Gerçekten.
Ta ki anne ve baba olayım aklıma gelene kadar mutlu hissediyordum.Sonra moralim tekrardan bozuldu.Ve bide şey.. Kendimi Barın'a borçlu hissediyordum.Beni buraya getirmesi bir zorunluluk falan değildi kendi isteğinle yapmıştı.Buna her nekadar sevinsemde ona borçlu gibiydim.Bunu telafi etmem lazımdı.Aklıma gelen fikirle mutfağa doğru ayaklandım.Ama ayağa kalkmamla yataımın kenarındaki komidine çarpmam ve üstündeki kalın camlı vazoyu halıya düşürmem bir oldu.Ardından orta çaplı bir devrilme sesi geldi.Allahtan vazo kırılmamıştı ve Barın'a baktığımda sadece yerinde biraz hareketlenmişti.Bunun verdiği rahatlıkla vazoyu tekrar yerine koyup,bu sefer daha dikkatli bir şekilde mutfağa yürüdüm.
Uykusu ağır olmalıydı.Yani yoksa kesinlikle uyanırdı.Ya da ben uyanırdım.Aman neyse canım.
Mutfağa girdiğimde sandalyeye otrup ilk önce mutfağı gözlerimle aradım.Ardından neyin nerde olduğunu öğrenme çabalarım görülmeye değerdi.
Derin kaplar nerede duruyordu acaba? Bu kaplar kullanışlı olduğunda alınması en kolay yerdedir d,ye düşündüm ve alt taraftaki çkmecelerin yanındaki kapağı açtım.
Ta Da!
Doğru seçim.
Kabı tezgahın üzerine koyduğumda Buzdolabından iki tane yumurtayı alıp içine kırdım.Ve içine tuza göre daha fazla bir oranla şeker attım.Ne tatlı ne de tuzlu olmalıydı.Bunu dokuz yaşımdan beri biliyorum.Çırpıcıyı kilerin alt çekmecesinde bulduğumda çıkan sesin Barın'ı uyandıracaından korktuğumdan kapıyı kapadım.ve bu üçlüyü çırpmaya başladım.Biraz karbonat ve aldığı kadar unla krep karışımının iyice karıştığından emin oldum.İnce düz bir krep tavası alıp ocağa koydum.
Umarım krepleri beğenir.
Lütfen krepler! Güzel olun!
On beş dakika sonra hepsi pişmişti.Birkaç dilim ekmek kızarttım ve normal Türk kahvaltılıklarını dolaptan çıarmaya başladım.Çay yapmalıydım.Çsydanlığı çıkarıp çay demledim.Küçük evin bahçesinde kahvaltımızı yapsak güzel olabilirdi değil mi?
Ceviz ağacının altındaki bahçe takımının masasını sildim..Ve hazırladığım tüm şeyleri üstüne getirmeye başladım.Geriye gidip masaya baktığımda hoş gibiydi.Çatal ve kaşıkların olduğu yere büyük cins iki papatya koparıp koydum.Tekrar baktığımda ise içime bir karakedi düştü.
Acaba çok mu abartmıştım.
Ama ona borçluydum.Değil mi?
Evet evet.Bu borcu böyle ödeyebilirim sanırım.Ben hala masanın değişik yerlerine geçip olmuş ve olmamış mı diye bakarken Barın'ın alaylı sesinle irkildim.
''Çok mu uğraşmışız ne ?'' Korktuğumu anladığından hala kahkaha atıyordu.
Bu çocuk gerçekten.
Ukala.
''Hayır sadece bakıyordum.'' dedim kendimi savunarak.Pek savunma olmamış olabilir ama öyleydi işte.
''Tabi ki bakıyorsundur.'' Bakış attıktan sonra göz kırptı.
Gözlerimi devirdim.
Bu çocuk gerçekten egoist bir ukalaydı.Kendine aşırı güveniyordu.
Kahvaltı sırası çok berbat geçmemişti.Aksine bolca güldüm diyebilirim.Barın bana karşılaştığı komik hikayeleri anlatıyordu.Ve bunlar ekstra trajakomik ve eğlenceliydi.
''Bugün eve gitmem gerekiyor.'' dedim kahvaltı bitince.
''Hayır daha değil.Seni bir yere götürmek istiyorum.''
Ciddiydi.
''Nasıl bir yer?'' Şükürler olsun ki tek kaşını kaldırabilen insanlardanım.
''O da sürpriz olsun dimi?'' Yarım ağızlı güldü.O nasıl oluyorsa.
''Umm.Pekala.''
''Bana masayı toplama şerefini verir misiniz Hanım efendi?'' Ellerini bana uzatmıştı.Ve böyle oldukça sevimli ve komikti.
''Ahh tabi bayım.Zevkle dedikten sonra odaya okul kıyafetlerimi almak için yol aldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Eyvah! Aşık oldum.
HumorFeyza..Bu hikayenin baş kahramanı.İçi içine sığmayan ,güleç yüzlü,kumral kız.Tesadüfen karşılaştığı karşı cins,Yeliz'in tavsiyeleri,Geleceğini planlama yolları ve zaman zaman depresyonda iken yaptığı 'nutella krizleri'... Hayatı kusursuz bir yol ola...