Ertesi gün Jimin yürümekte zorlanmasına rağmen Yoongi'nin yanına gitmiş, başta Yoongi'nin ve onun arkadaşlarının şaşırmasına sebep olmuştu.
Öğle teneffüsü olduğunda Yoongi, Jimin yorulmasın diye onun yanına gitmiş beraber kantine inmişlerdi. Başta kucağında taşımayı teklif etse de, Jimin okulda oldukları için utanmış asansörle inmişlerdi.
Şimdiyse kantinde Hoseok, Taehyung, Yoongi ve Jimin birlikte oturuyor, sohbet ediyorlardı. Tüm saçma konuları konuşmuşlar, okuldakilerin dedikodusunu bile yapmışlardı hatta Taehyung Jimin'e Yoongi'nin rezil olduğu günleri anlatmış, Yoongi'nin sinirlenmesine sebep olmuştu.
Kantinde dörtlünün kahkahaları yankılanırken Jimin gülüşünü zar zor durdurmuş, soru sormak için dudaklarını aralamıştı. "Taehyung siz Hoseok hyungla nasıl tanıştınız, nasıl sevgili oldunuz?" pembe saçlının bu sorusuyla Hoseok ve Taehyung birbirine bakarak gülümsemiş, birbirlerinin ellerini tutmuştu.
"Ben Yoongi hyungla uzun zamandır tanışıyordum zaten, Hoseok'ta onun okuldan arkadaşı. Ben Daegu'dan buraya geldiğimde sizin okula gelmem için Yoongi hyung biraz baskı uyguladı. Annemleri de ikna ederek bu okula geldim ve Hoseokla tanışma sebebim Yoongi hyung oldu. Birlikte baya vakit geçiriyorduk, çok eğleniyorum beraberken. Sonra bir gün bir baktım, onu sevmeye başlamışım."
Jimin gülümseyerek Taehyung ve Hoseok'a bakarken onu izleyen Yoongi'den habersizdi." Umarım bir gün bizde birlikte oluruz. " Yoongi kısık sesle söylendiğinde Jimin ona dönmüş ve "Bir şey mi dedin hyung?" demişti.
Yoongi olumsuz anlamda başını salladı. "Hayır, bir şey demedim."
++
