Multimedyada Rüzgar
Yağmur'un ağzından**
"Abimi yatırır yatırmaz dışarı çıkacaktım.Abim beni de yanında istedi.Rüzgar evin dışında benimle konuşacaktı ama ben Abim engeline takılmıştım.bir ara ablam beni içerde gördü.Zaten morali bozuktu.Abimin yanında çok durmak istemedim.Abim de zaten uyumuştu.
"Nerede kaldın kızım ya?ağaç oldum burada"
"Ya Abim rahat bırakmadı.uyuyana kadar bekledim."
"Neyse bugün hiçbir şey benim keyfimi kaçıramaz. Istanbul turu yapıyoruzzz" dedi heyecanlı bir şekilde. Neler yapacağımızı merak etmiştim.belli ki bugün benim günümdü.Önce Sultanahmet'i gezdik. Turistlere Türkçe şeyler söylettik.Diğer tarihi mekanları da bir güzel dolaştık.Sonra bir lunaparka gittik.Rüzgarla neredeyse her şeye binmiştik. Dondurma da aldık.Alışveriş yaptık bir sürü.Rüzgar bana bir kolye aldı.Hoşgeldin hediyesiymiş. Şimdi de alışveriş merkezinin en üst katında dinleniyoruz. Elimdeki poşetlere baktım ve ne kadar çok şey aldığımı şuan fark ettim.Rüzgara bakan birkaç kızın bakışlarıyla bu düşüncelerim kesildi.Resmen gözleriyle sarkıyorlardı çocuğa.
''Yandaki kızlardan sen de rahatsız oldun mu?''diye sordu Rüzgar.Cevap vermedim.Yiyeceğini yanıma koydu.Yanımdaki sandalyeye geçti.
''Napıyorsun Rüzgar.Kızlardan saklandığını mı düşünüyorsun yoksa''
''Yoo hayır.Ama birazdan yapacağım şey için beni affet.''Ne için anlamamı...
''Rüzgar dur boğulucam tamam.''Yanaklarım bildiğiniz artık pancar olmuştur herhalde.Kızların bir kısmının morali bozuldu.Geri kalanları da gülümseyek bize baktı.Sonra kalktılar.Ama durrr. Rüzgar Bey'in bana vermesi gereken bir hesap vardı.
"Rüzgar ne diye öpüyorsun?"
"Kızlardan kaçmak için"deyip bembeyaz dişlerini bana gösterdi.
"Kullandın yani beni"
"Hayır senin yanındayken başka kızlara yüz vermedim.hem de kızlar çok güzeldi."
"Kusura bakma bir dahaki gördüğümüzde arkama bakmadan saklanır kaçarım."
"Seni bir sinemaya götüreyim de sinirlerin yerine gelsin.Aynı Hazal'a benziyorsun."
"İstanbul'daki Hazal daha sakin.Sen bir de onun Antalya'daki halini göreceksin. Hep panik,sinir,stres."
"Lucy'e girelim.(filme yani :D afsjjaklfş fesatlar siziii)
''scarlett johansson demek?Ben Bayılırım.''
Film arası***
''Hadi Yağmur kalk gidiyoruzBu ne ya.Çok saçma bu film.''
''Kadınların zeki olabilme fikri bile seni ve siz erkekleri kahrediyor değil mi?Ben kalıyorum sen git.''
''Feminizmin everestisin şuan,Hazal'ın burnundan düşen bir hıksın,adeta onun karekökleşmiş halisin.Ne alakası var kızım.Bugün bir sinir bir sinir anlamadım gitti.Sonra Uygar ne iş?Niye peşinden dolandırıyorsun o çocuğu?Benim yanıma oturmadın.Yemeğe beraber çıkmadık. Gazetelerin bulmaca ekindeki sudoku musun da ben seni çözemiyorum.''
''İyi de onlar çok kolay oluy-...'''
''Suus konuşma.Şu film bitsin eve gidiyoruz.Dışarısı bize yaramıyor.Yalnız kalalım biz.''
''Tamam.Heh başladı film de.''
****
Ayaz'ın ağzından**
''Hazar.Günaydın.Şey biz de tam..''diyecekken Hazal tabi susmadı.
''Biz de tam Yağmur'un sana hazırladığı yemeklere bakıyorduk.''
''Banane yemekten şu haliniz ne?Çıldırtmak mı istiyorsun beni Hazal.Döveyim mi illa nedir amacın? Things to do listenin doruklarında beni çıldırtmak mı yazıyor?Hemen Antalya'ya dönüyorsun!!''
''Ne o aklına falan mı geldim.Umursadın beni yani.Bağırdığında ancak senin kardeşin olabiliyorum. Ama ben senin yanındayken senin beni salladığın yok.Antalya'ya dönmüyorum.Yağmur'un hayalleri , Yağmur'un voleybolu....Benim beynimi bile bunlarla meşgul ediyorsunuz.Ben onu düşünmekten hayal kuramıyorum.İleride yapmayı başarmak istediğim hiçbir şeyi tek başıma yapmama izin yok. Ben o üniversiteyi geçen sene kazandım abi.Oradaki müdür not ortalamamı görünce beni hemen kayda aldırmış.Gizli gizli,korka korka gittim babamın yanına.İzin vermedi biliyor musun?O da benim hayalimdi.Ama bu sene Yağmur buraya gelmeseydi,ben üniversite okuyamayacaktım.Benim de bu ailenin bir üyesi olduğumu hatırlayın.Şimdi canın kardeşinin sana hazırladığı yemekleri ye.Hayatıma da karışma.''Ne kadar doluymuş içi.Rüzgar bir ara abisini kıskandığından bahsetmişti.Ama kız içinde neler saklıyormuş.Onu buradan uzaklaştırmam gerekiyordu.Abisinin tokatından kurtaramadan onu götüremedim.Gözleri fal taşı gibi açılmıştı Hazal'ın.Tokadı yemişti ama hala dimdik duruyordu.Resmen kafa tutuyordu adama.Kesinlikle çıkamalıydık oradan.
''Gel gidelim buradan güzelim.Rahatla biraz.''deyip dışarı çıkardım Hazal'ı.Abisinin yanında ağlamamıştı ama kapıdan çıkar çıkmaz gözyaşları boşalmıştı.Birkaç damla aktı gözlerinden. Tüm gücümle sarıldım ona.Sanki daha çok sarılsam hemen unutacaktı olanları.O bana sarılmamıştı ama. Sarılmak istemediğini düşünerek ayrıldım ondan.İkigözündeki yaşları sildi.Ne zaman aldığını bilmediğim pudrasını yüzüne sürdü.Sanki 20 saniye önce ağlayan benmişim gibi.Şaşkın gözlerle onu izliyordum.Gözlerim donakalmıştı.O ise yanağıma bir öpücük kondurdu ve beni daha da şaşırttı. Ellerinden tutup yüzüne doğru döndüm.Onu şuracıkta öpecektim.Aramızdaki mesafeyi azalttım.O da bana biraz yaklaşınca o dudakları doyasıya öptüm,öptüm.
Nasıl olmuş :D Ben beğendim.Aslında ben abi istiyordum ama diğer yazarınız benden abimi çaldı.Hepberaber onu kınıyoruz :D Umarım beğenmişsinizdir.Görüşmek üzere...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK YUMRUK
Teen FictionHer şey İstanbul'la taşındığımızda başladı .Sonra ise her şey kendi kendine gelişti....