ıslak dalların duvara vuran gölgesiyle açtım gözümü saat 4:30 herkesin hayatı gibi normal değil benim hayatım şuan aşağıda zil zurna şarkı söyleyen bir babam var...
Yanımda melek kadar masum kız kardeşim Kumsal...
Hayatın bize oyunuumuydu yoksa Allah'ın cezası babamın mı oyunuydu herneyse bilmiyorum ama artik çok sıkıldım hergün ya bağriş cağrışlarla ya annemin yada annemizin feryat sesiyle uyanmaya...
Annemizin derken yanlış okumadınız Kumsal'la bizim malesefki babalarımız aynı annelerimiz farklı ama Nur anne de benim annem çünkü o da mahkum bu eve...
Benim annem ve nur anne kuma olmalarına rağmen bu hayatta hep birbirlerine destek oldular işte her insanın hayatı gibi değil benim hayatim...
Bende isterdim babamla iyi anlaşmayı, üniversiteyi rahatça okumayı,bende isterdim... Ama insan istediği herşeyi elde edemiyor.
Heryılkı gibi bu yılda Eskisehir'de Hukuk Fakültesini kazandık ama sözde olan babamız gitmemize izin vermiyo...Kumsal'ın olduğu tarafa biraz daha kaydım ve onu yere düşürdüm Kız hiççç bu sefer halıya sarılmış uyumaya deva edio Kumsal benden dört ay küçük.Biz 20 yaşındayız ama hala üniversiteye gidemiyoruz.Bu düşüncelerimi Kumsal'ın umursamaz uyanışı dağıttı
"Ya öff gene mi bu adamın sesini duyuyorum .Ne zaman ölecek " dedi hemen ağzını kapattım gülerek "Sus şimdi duyacak"dedim.Umursamaz tavrına devam etti.
Ayağa kalktı ve şirince kaşlarini çatarak "Gelsin hadi yiyorsa"dedi.o sırada babam kapıda belirdi.Sarhoş bir şekilde içeri girdi Kumsal'a doğru yürüdü.Elini kaldırdı vuracaktı ki Kumsal onu ittirerek odadan dışarı çıkardı.
Sarhoş olduğu için çok güçsüzdü. Bende hemen kapıyı kilitledim.Kapıyı birkaç kere tekmeledikten sonra ses kesildi.Kapıya sırtımı yaşlanmış öylece bekledim.
Kumsal'ın yanına ilerledim"Bir daha bu tarz şeyleri yüksek sesle söyleme"
dedim şımarık tavrını takınarak"Sen varken ve biz bir olduğumuz sürece bir şey olmaz" dedi.Bana sarıldı"Tamam be! Hadi hazırlan işe gecikeceğiz"dedim.Üzerimize eşofman takımlarımız giydik.Kapıyı hafifçe aralayıp baktim.Babam ortalıklarda gorunmuyordu.Bende hemen odadan çıktım arkamdanda Kumsal'ı çekiştirdim...
içeri girdiğimizde kimse yoktu odaları tek tek gezdik annelerimiz yoktu.Kumsal dış kapıya yöneldi ama kapı kilitliydi "Su bunlar neredeler ve kapı neden kilitli" dedi.
Meraklı bakışlarla Kumsal'a doğru ilerledim "Sen kapıyı açamamışsındır" dedim ve kapıyı açmaya çalıştım açılmıyordu...
Telefonumuzu çıkardım Kumsal ve ben aynı telefonu kullanıyorduk.Hiçbirzaman kendimize ait telefonlarımız olmamıştı.Annemi aradım ama açan olmadı Annelerimizde bir telefon kullanıyor.Sağolun gıcık bir babaya sahibiz de.Acaba nerdeydiler Kumsal pencereden bakarak endişeyle bana seslendi "Su hemen buraya gelmeden gerekiyor galiba" dedi.Korkmuş bir hali vardı.
Pencereden sokağa baktığımda babamın elinde silah ve karşısında annem ve Nur anne geri geri gidiyorlar.
Kenan denen adamın silahını doğrultarak "Durun! Eğer bir adım daha giderseniz vururum sizi fahişeler..."dedi ve etraftakiler "Siktirin gidin! eğer sizde yaklaşırsanız sizin de sonunuz bu fahişeler gibi olur"dedi ve silahını etraftakilere doğrulttu şuan beynimden aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissediyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SONUMUZ
ChickLitNeden hep ateşten korkarsın ki! Bilirsin suyunda ateşi yendiğini . . . Gözünüzü kapatip canlandirabileceginiz esrarengiz kitap