4. Bölüm Medya-Çağla

36 7 2
                                    

"Hepsi senin yüzünden" diyip sinirle kafamı çevirdim salak mert içimdeki ses sadece çocuğu suçlama diyordu.Aptal iç ses sussana neyse şuan iç sesimle uğraşacak değildim daha büyük bir sıkıntı vardı.Bu bizim kafası kırık müdürle nasıl uğraşıcaktım ya tüm dertlerin üzerine bir de bu eklenmişti.

"Çağla kızım bu güzel haberi akşam yemeği yiyerek kutlayalım." Dediğinde gözlerim yerinden çıkıcaktı neredeyse sanki evlendik ya tam itiraz edicekken mert araya karıştı ;

"Tabii olur babacım çağla gelirsin değil mi sevgilim?" Dedi ima ile o kahve gözlerindeki sinsiliği sezebiliyordum nasıl da bakıyordu öyle ... Mert çağla dediğinde kendime gelmiştim şimdi ise karşımda gülüyordu

"Ne var be ?"
"Geliyorsun dimi " dedi o güzel gülüşüne dalmışken
"Hıhı , evet tabii " deyiverdim sonradan dank etti kafamı ne dediğim ama artık çok geçti bizim müdür

"Akşama bekliyorum o zaman." dedi ve sınıftan çıktı .
Okulun çıkış saatine mert ile ne yapacağımızı düşünüyorduk ama bir çıkış yolu bulamamıştık daha .Okul çıkışı sessizce eve yürüyordum yolda yürürken birisi bana çarptı kafamı kaldırdım ve önününe baksana be diye bağırdım

"Çok özür dilerim birşeyiniz var mı ?" Diye sordu çocuk çocuk demem yanlış olurdu gençti ama daha çok iş adamına benziyordu ve baya da zengin gözüküyordu . Kafamı suratına çevirdiğinde yakışıklılığını farkettim gözleri bana bir yerden tanıdık geliyor ama nerden .

"Önemli değil." Diyip yürümeye devam ettim kafamı çevirip arkamı döndüğümde tekrar göz göze geldik .Hızlıca kafamı çevirip önüme bakmaya devam ettim aklım çok karışıktı okulun ilk günü böyle geçmek zorundamıydı?

Uzun bir yürüyüşten sonra eve nihayet varmıştım eve girer girmez anneme seslendim ama işten daha gelmemişti.Ona çok üzülüyordum çok fazla çalışıyordu yılların yazarıydı ama o yorulması normaldi.Okul formamı çıkarıp pijamalarımı giyiniverdim. Yatağıma oturduğumda karnımın acıktığını fark ettim koşar adımlarla mutfağa inip dolapta neler var bir baktım eve alışveriş yapma zamanı gelmişti oda mı çıkıp bir jean bir büstiyer giydikten sonra beyaz sporlarımı giydim cüzdanımı alıp evden çıktım yakınlardaki herhangi bir markete girdikten sonra alışverişi yaptım.Marketten çıktıktan sonra tam yürüyorken bir araba yanımda durdu arabanın camı açılınca Merti görmemle içim bir kıpır kıpır oldu.

"Şşt sarı mandalinam bu akşam bizdesin."dedi ne kadar hoşuma gitsede böyle demesine bir yandan sinir olmuştum.

"Ya tabii tamamen aklımdan çıkmış ."Nasıl unuturdum ben bunu hemen telefonumu çıkarıp annemi aradım .Mert merakla beni izliyordu

"Noluyor ya-"demesine izin vermeden ;
"Şşt "diye susturdum onu bu tavrım karşısında çocuk gibi kollarını birleştirdi ve kafasını çevirdi.
"Alo anne müsaitmisin?"
"Efendim, canım müsaitim"
"Anne ya çabuk eve gelmen lazım birşey konuşucam seninle olur mu?"
"Tamam ofisi kapatıp geliyorum hemen."
Telefonu kapatıp merte döndüm oda bana bakıyordu.Mert
"Bana özür borcun var mandalina"
"Noldu yine ya ?"
"Bana bağırdın ama sen affediyorum tabii bir şartla."
"Neymiş o ?" Arabasının kapısını açtı .
"Atla"dedi. Şaşırdım.
"Nereye ?"
"Elindekilerle eve gitmeyi planlamıyorsun heralde"dedi haklıydı eve gidemezdim bu halde arabaya bindim 5 dakika zaman geçti ama hala hareket etmemiştik merte baktığımda sinirli bir şekilde bir yere baktığını gördüm baktığı yöne kafamı çevirdiğimde gördüğüm şeyle gözlerim yerinden çıkıcaktı Nur ile Çağatayı gördüm istemsizce kalbim sıkıştı hani bitmişti yine bir yalan.İnsanların birşeye inanması ve inandığı kişinin güvenini boşa çıkarması kadar içten kırıcı birşey yoktu sanırım.
Mert kolumdan sıkarak
"Bak inandığın güvendiğin hala sevdiğin çocuğa bak bitirdiğini sanıyorsun içinde bitirememişsin. Ama o seni kaç kere kandırıcak yalanları ile yine dönmüş ona " söyledikleri gözlerimi yaşartmıştı bile tam gözlerimin içine bakıyordu canımın yandığını şimdi daha iyi hissediyordum bana acıyordu o en nefret ettiğim şeydi birisinin bana acıması, Mert elini yumruk yapıp direksiyona vurdu vurduğunda yerimden sıçradım benim canımı yakan Çağatayı nurla görmemdi peki Merti üzen şey neydi canını yakan şeyi keşke bilseydim o kahverengi gözlerinin ardındaki şeyi bilebilmeyi çok isterdim. O an benden o kadar fazla gizlediği şeyi olduğunu hissettim ki .Hızla arabayı çalıştırdı ve eve doğru sürmeye başladı evimi nerden biliyordu ki neyse bunu sormak istemedim ortamı yumuşatmak için.
"Benimle paylaşmak istediğin birşey varmı ?"diye sordum.
"Hayır ,yok ne olabilir ki "dedi canı yanıyordu bunu farkettim.

Eve geldiğimizde arabadan indim ve el salladım hafif bir tebessüm edip arabayı tekrar çalıştırdı ve hızlıca uzaklaştı eve girdiğimde annem salonda oturuyordu kalkıp sarıldık karşılıklı oturduğumuzda olanları anlattım.Baya şaşırdığını anlayabiliyordum.
"Çağataydan vazgeç diyen sendin bak bu numarayı devam ettirirsek kurtulurum."
"Öyle annecim ama çağatay nurla beraber değilmi?"
"Evet ama mertle beraber olmadığımı duyarsa tekrar bana sarar "
"Peki ne yapıyoruz ?"
"Anne tek sorun Çağatay değil Mert'in babası yani bizim müdürde duydu bu olanları "
"Eeee"
"Biliyorsun adam beni çok seviyor ve bu olaya çok sevindi onun içinde bir süre bu olayı devam ettiricez.Ve bu akşma bizi yemeğe davet etti"
"Neeee?" Of bunu önceden söylemeliydim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Dec 27, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BİTMEMİŞ SENFONİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin