Salıncak ~1~ Veda'msı Merhaba

101 10 1
                                    

"Almira!"

Parmaklarımı yavaşça piyanonun tuşlarından çektim.Ve düşlerim kayboldu. Az sonra bu sert sesin sahibi Matmazel kapıyı büyük bir gürültü ile araladı.Hafif makyajı ve beyaz elbisesi ve omzuna dökülen sarı saçları ile yazın görmeye alıştığım o pantolon ve gömlekli ve saçlarına yaptığı sıkı topuzlu Matmazel'e hiç benzemiyordu.

"Küçük hanım,yanılmıyorsam tam şu anda üsütünüzü değiştirmiş ve çalışma odanızda latince öğretmeninizi beklemeniz gerekirdi."

Çatılmış kaşları yoktu.Az önceki o sert sesten eser yoktu.

"Matmazel?" Şaşırmıştım.Ve açıkca bunu sesimin tonundan belirtmiştim.

"Almira?" Sert ve otoriter Matmazel gitmişti yerine gülümseyen bir Matmazel gelmişti. Şaşkınlığımı üstümden atıp ayağa kalktım.Matmazel'in önünde durup,eteklerimden tutup hafifçe eğilerek selam verip odama çıkan merdivenlere doğru yürümeye başladım. Ben daha yeni odama varmıştım ki evin içini o annemin seçtiği neşeli zil sesi doldurdu.

Kahretsin.Az sonra Matmazel gelmiş olurdu.Odama girip hızlıca dolabı açtım. Seçeneklerim fazlaydı ama çabuk karar vermem gerekiyordu. Şortlarımın arasında bana gülümseyen beyaz şortu elime alıp, gri t-shirt'le nasıl duracağına bakmak için aynanın karşısına geçtim. Harika altlarında da beyaz converse'lerimi giyince harika duracaktı.Hem rahat olacaktım hem de her an dışarı çıkmaya hazır.

"Almira!" Matmazel'in sesi ile aynanın karşısından çekildim.Komidinin üstünde duran telefonu ve lastik tokamı alıp cebime koyup odadan çıktım.

"Almira!" Matmazel'in sesi ile aceleyle merdivenleri indim. Çalışma odasının kapısını açtığımda Matmazel tekrar bana seslenmek üzereydi.

"Almi-"

"Geldim Matmazel." Gülümseyerek odaya girip kapıyı kapattım. Masada arkası dönük bir şekilde duran Latince öğretmenime doğru yürümeye başladım. Uzun zaman sonra ilk dersimizdi. Onun hakkında birçok şey duymuştum.Hatta duymakla kalmamış araştırmıştım.Yaşamıştım.Ayaz Sere. Büyük Sere Holding ve Harun Holding'in tek velihatı. Annesi ünlü iş adamı Selçuk Harun'un tek kızı Aysu Harun. Babası ise Altay Sere'nin en büyük oğlu Kerim Sere. Aysu Hanım ve Kerem Bey arasında oldukça fazla bir yaş farkı vardı ama birbirlerine aşık olmuşlardı. Ayaz aşklarının baharında olmuştu.Henüz 22 yaşındaki Aysu Harun ve 34 yaşındaki Kerem Sere oğulları Ayaz'ın doğumundan 3 sene sonra evlenmişlerdi.

Ayaz ilkokulu,ortaokulu ve liseyi Yurt dışında okumuştu.Birçok ülkeyi gezmişti.7 ayrı dili ana dili gibi konuşuyordu. Üniversite için geri dönen Ayaz şu an Marmara Üniversitesinde Hukuk 3.sınıf öğrencisi.Parlak bir geleceği ve temiz bir geçmişi var. Ayaz Sere ideal bir öğretmendi.

"Günaydın Ayaz" Sandalyeden kalkarak yanıma geldi. Kibarca dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Ah evet unuttum o kesinlikle ideal bir sevgili.

"Günaydın Prenses." Kollarımı beline dolayıp kokusunu içime çektim.Ayaz'ın kendine has bir kokusu yoktu ama kullandığı parfüm onun üstünde o kadar doğal duruyordu ki. Elleri ile beni yavaşça masaya doğru itekledi. Sandalyemi çekip oturmamı bekledi. Ben oturduktan sonra zarif bir şekilde kendi sandalyesine oturdu ve o muhteşem gülümsemesini sergiledi. İşte başlıyorduk.

"Ayaz yeter.Çok sıkıldım." Yanaklarımı şişirip ona doğru baktım.O ise hala anlatmak isteyen gözlerle bakıyordu bana. Latinceye iki sene önce merak salmıştım.Okuduğum fantastik romanlar ve sonucunda araştırdığım Latin kökenli yazarlar,düşünürler,özlü söz sahibi kişiler,şairler sayesinde. Latince'ye olan merakıp artarken Ayaz'ın öğretme isteği de artıyordu.Bazen günde durmadan 8 saat bile çalışıyorduk. Bu günde o günlere benzeceye benziyordu.4 buçuk saatit çalışıyorduk.Ve ben yorulmaya başlamıştım. Gülümseyip suratını bana doğru yaklaştırdı. Burunlarımız birbirine değerken nefesi hissediyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 23, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ᐁSalıncakᐁHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin