dieparzival Senin için♥️
Duygu'dan
Çağlar beni odaya kilitledi. Artık, benim Bulut'a ulaşmam lazımdı.
Pencereyi açım ve atladım.
Koruma vardı. Gözlerimi devirmek istedim. Elimdeki taşı salon Camına attım ve koşmaya başladım...
Korumalar ters yöne ve ben de ters yöne giderken, Ağzım kapatıldı.
O'ydu işte. Bulut!
"Nerden anladın kaçtığımı?"
"Çünkü seni izledim Aptal." Beni arabaya soktu ve ev olarak düşündüğüm yere gittik.
"Bulut, Mert."
"Kapa çeneni Her boku biliyorum."
"Özür dilerim ben_
Bulut bağırmaya başladı...
"O pislik tekrar kardeşimin hayatını kurtarıyor! Başkası değil o, Ve buna sen sebep oluyorsun!"
"Sevinmen gerekmez mi?"
"Bok gerekir!"
Arabadan indim.
Ve birlikte Pizza söyledik.
Çağlar'dan
"Uyanacak o biliyorum, Uyanmazsa bu hastane de olmaz." Diye geçirdim.
Bora Omuzumu sıvazladı.
"Abi Duygu denen kız ile bilgiler getirdim."
Kalbimin hızlandığını hissettim.
"Söyle." Dedim yavaşça.
"Kız 17 yaşında. İkinci bir adı da var Masal. Şimdi ye kadar doğuştan gelen Ruhsal bir hastalığı da var üstelik. Mert ile aynı sınıftalar, Mert'in arkadaşları ile de konuştum. Mert Kıza abisinin onu iyileştirebileceğini söylemiş, Ama Organ Mafyası olduğunu söylememiş."
"Ne?"
Sinir tüm hücreme yayıldı.
Duygu, Masal, Nasıl Bulut'a güvenebilirdi. Ya onu kandırırsa?
Üstelik, Şimdi taşlar yerine oturmuştu. Masal Hastaydı... Ve Bulut kandırmıştı, benden yana kandırmıştı onu...
Hemşire dışarı çıkınca gözüm ona takıldı. Bana baktı ve yutkundu...
"Şey, ee Hasta uyandı. Sizi istiyor."
Göz kırpıp içeri girdim.
Duygu'dan
"Imm çok leziz."
"Tat alabiliyor musun?"
"Evet."
"Mutlu musun?"
Sustum, Tat beni mutlu etmiş miydi?
"Seni iyileştireceğim. İster misin?"
"İsterim"
"Peki"
Elini bir an yanağıma koydu, kaşlarım çatıldı. Eli Dudaklarımın üzerrinde durdu, yutkundu.
Ve geri çekildi...
"Kaç gün sonra biliyor musun 30 gün sonra!"
"Şey, sarılmam gerekiyor mu?"
"Sarıl." İstemsiz bir şekilde ona sarılmak istemiştim ve sarılmıştım da.
"Kokun insanı sarhoş ediyor."
"Ne?"
"Yok bir şey..."
*
17 gün kalmıştı, Ve biz Golf oynamaya gelmiştik.
Bulut güldü, Ama acı bir gülüşe benziyordu.
Karşımdaki siyah araba dikkatimi çekti, Ama umursamadım.
Bulut kollarını bana doladı...
"Şimdik"
"Şimdik mi?"
"Topu Nasıl atacağımızı öğrenecez."
"Öğrenecez."
Sopayı eline aldı, ve Atar atmaz ilk deliğe soktu.
"Duygu'cuk."
"O ne be koçu koçu der gibi."
"Öyle mi dememi istersin?" Hayır.
Ve gelip tekrar sarıldı, o sırada yine Siyah arabanın orada olduğunu gördüm.
*
15 gün kaldı, 15 gün...
Kapımın çalınmasıyla refleks olarak sıçradım. Yani korkmadım maalesef.
"Girebilir miyim Prenses."
"Giir." Girdi ve sırıttı.
"Bugün güzel bir şey yapalım prenses. Saçlarına renk attıralım." Gözlerim Açıldı.
"Pembe olsun." Dedi dudak bükerek.
"Ama okul!"
"Hadi yapalım."
Dilimi çıkardım.
Acaba sormalı mıydım? Neden bana bu kadar iyi davranıyor?
"Bulut."
"Efendim?"
"Neden bana bu kadar iyi davranıyorsun?"
Gözlerinden küçük bir acı geçti.
Güldü...
"Bulut ciddiyim."
"İyileşeceksin ya Aptal! Seni bir daha göremeyeceğim."
Çağlar.
Masal o Adama alışmıştı. O Duygu Değil Masaldı. Ben ona Masal diyecektim.
Eğer Mert ısrar etmeseydi, O kızla o kadar ilgilenmezdim. Ama Mert benim kardeşim den öteydi.
Elimi Çeneme yasladım.
Bora, Elinde dosyalarla geldi.
"Abi, Gerilme ama..."
Kaşlarımı çattı.
"Bulut piçi, Kızın Organları için kıza senet imzalatmış, kandırarak."
"Ne?"
Selaaam, bir bölüm yazmak istedim ve dieparzival seni düşünerek yazdım♥️
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLAMA CENNETİ
Teen FictionDuygu hiçbir şey hissetmiyor. Onun aşık olması imkansız, Ama Aşk imkansızları Sevmez mi?