Bölüm16:Çift Kılıç

42 10 32
                                    

3. Ada için hazırlıklarımızı tamamlamıştık. Oyunda az miktarda oyuncu kalmış idi. Sokakta daha nadir insanlar ile karşılaşır olmuştuk. Her neyse. Tiyyo gemiyi edvanterinden gemiyi çıkardı. Herkes gemiye bindi. Ancak daha başta tartışma çıktı.

Springennard(Max):Ben o soktuğumun dümenine bir daha geçmem tamam mı?

Tiyyo(Alperen):Gemi sahibi olarak senin gemiyi sürmeni istiyorum.

Springennard(Max):Ya köleniz miyim ben sizin kardeşim? Bir kere de başkası geçsin canım!

Tiyyo(Alperen):Ya sen de amba naz yaptın be Max!

Fukajikiz(Yağız):YETER ARTIK İKİNİZ DE KAAYIN ÇENENİZİ!!!

Araya bu şekilde girdim. Şimdi nasıl devam ettireceğim?

Fukajikiz(Yağız):İkiniz de beni dinleyin. Dümene ben geçeceğim. Max sen de dümene geçmek zorunda değilsin. Alperen sen de çok zorlama Max' i sürmek istemiyor ise sürmesin. Tamam' mı?

Tiyyo ve Springennard:Tamam.

Fukajikiz(Yağız):Konu hallolduğuna göre herkes gemiye yerleşsin.

Gemi' nin dümenine geçtim. Yola çıktık. Bir yandan gemiyi sürüyor bir yandan ise kafamı toparlamaya çalışıyor idim. O sırada bir kaç ayak sesi işittim. Gelen Lillie idi.

Leavanny(Lillie):Selam kaptan! Nasılsın?

Fukajikiz(Yağız):Biraz kafam karışık. Ya sen?

Leavanny(Lillie):Beni zaten biliyorsun. Sence diğerlerine de söylemeli miyiz?

Fukajikiz(Yağız):Neyi söylemeli miyiz?

Leavanny(Lillie):Ya Yağız sen harbi odunsun ya! Sevgili olduğumuzu diyorum. Diğerlerine söylemeli miyiz?

Fukajikiz(Yağız):Bence şimdilik bilmelerine gerek yok. Eğer kendini tutamaz isen Alperen ile Max' e söyle. Hem onlar yakınımız. Söylersen seni de hatırlamış olurlar.

Leavanny(Lillie):Tamam. Yanına oturabilir miyim?

Fukajikiz(Yağız):O nasıl bir soru öyle! Tabi ki otura bilirsin.

Leavanny(Lillie):He he. Tamam.

Lillie yanıma bir tabure çekti. Oturup kafasını omzuma yasladı. Gülümsedim. Tekrardan hem gemiyi sürüp hem de düşüncelere dalmaya başladım...

Başlangıç Müziği:

                             ***

Limana varmıştık. Herkes eşyalarını topladı. Limana indiğimiz zaman karşımıza "Özgürlük Adası' na Hoşgeldiniz!" yazısı çıktı. Tiyyo gemiyi küçültüp edvanterine aldı. Hepimiz direk ilk bossa saldırmak istiyorduk. Böyle bir şeyi ilk yapışımız değildi doğrusu. Her neyse. Hepimiz hızlı adımlar ile bossa doğru ilerlemeye başladık. Fakat Infantrylion, Red Dragon ve Niqht Wing biraz alış veriş yapıp bir yandan da ev bakacaklarını söylediler. Olur dedik. Yolda tekrardan ilerlemeye başladık. O sırada Draco' nun şımarıklığı tuttu. Yolda hepimiz ike röportaj yapmaya çalıştı.

Draco(Karma):Evet Bay Tiyyo. Şu ana kadar kaydettiğimiz ilerlemeler hakkında ne düşünüyor sunuz?

Tiyyo(Alperen):Hacı valla gayet iyi ilerleme kat ettik. Ben memnunum.

Draco(Karma):Peki ya siz Bay Fukajikiz?

Fukajikiz(Yağız):Valla hep böyle sülalecek birilerine dalmak istemişimdir. Şu süreçte hayallerim gerçek oldu.

Draco(Karma):Fantastik! Peki ya siz Bay Dagger Man?

Dagger Man(Dage):Ya yürü allah aşkına Draco ya!

Draco(Karma):Eee... Anladım. Yansiz Bay Goth?

Goth(Woris):Boş yapma önüne bak artist!

Goth Draco' yu itti. Draco yere düştü. Yere düştüğü anda gözleri fal taşı gibi açıldı. Dimdik yukarı bakıyor idi. Biz de yukarı baktık. Aman tanrım! Boss' un odası tam tepemizde imiş! Anlaşılan hepimiz sıçrama büyülerimizi kullanacak idik.

Herkes:Arçıs!

Boss' un odasına sıçradık. Silahlarımızı kuşandık. Kapının önüne geldim. Yavaşça elimi kapıya götürdüm. Sonra da ittirerek açtım. Herkes bir anda içeri akın etti. Boss doğdu. Bu "İmparator Kobra" idi. Bu kobranın elleri, zırhı ve mızrağı vardı. Zayıf noktası gözleri idi. Hemen saldırıya geçtik. Barbarian King ile Springennard kılıçlarını İmparator Kobra' nın gözlerine sokmaya çalıştı. Ancak İmparator Kobra ani bir hareket ile kuyruğunu savurdu ve ikisini de duvara yapıştırdı.

Springennard(Max):Hakan yavaş! Argh!

Barbarian King(Jason):Vücudumu hissetmiyorum. Lanet olsun!

O sırada diğerleri de İmparator Kobra' ya hasar vermeye çalışıyor idi. Fakat İmparator Kobra mızrağı ile hepsini yaralayıp bir kenara fırlattı. Anlaşılan gizli silahımı kullanmamın zamanı gelmişti.

Fukajikiz(Yağız):Leavanny. Bir 10 saniyeliğine koru beni.

Leavanny(Lillie):Tamam!

Leavanny İmparator Kobra' yı oyalamaya başladı. Ben de menümde dolaşıyordum.

Fukajikiz(Yağız):Menü... Yetenekler... Çift Kılıç... Sol El İçin Kılıç Seç... Onayla... Tamam! Geri çekil Leavanny!

Leavanny(Lillie):Tamam!

Leavanny geri çekildi. İmparator Kobra üzerime doğru geliyordu. Biraz bekledim. İyiden iyiye yaklaşmıştı. Biraz daha bekledim. Derin bir nefes alıp verdim. Tam yanıma vardığında ikinci kabzamdan "Özgün Savaşçı" desenli kılıcımı çıkardım ve iki kılıcım ile üzerine atıldım. Herkes şaşkın gözler ile bana bakıyordu. Ben ise İmparator Kobra ile kapışmaya devam ediyordum. O kadar hızlı vuruş yapıyordum ki anlatamam. En sonunda sıçradım ve kılıçlarımı iki gözüne de soktum. İmparator Kobra acı ile tıssladı ve yok oldu. Onu haklamıştık. Herkes can barlarını doldurdu. Sonra etrafıma doluştular.

Springennard(Max):Dostum! Nasıl çift kılıç yaptın?

Fukajikiz(Yağız):Seviyen 40 yada üstü olduğu zaman çift kılıç yeteneği açılıyor.

Pro Destroyer(Jack):Niqht Wing' in ikili hançerinden anlamamız gerekirdi!

Fukajikiz(Yağız):Her neyse. Hadi çıkalım şuradan.

Dışarı çıktık. Çıkar çıkmaz bağırışma sesleri işittik. Bir çok oyuncu bize doğru bağırarak yaklaşıyor idi. Bir yandan da şunu söylüyorlardı:

Oyuncular:Ejderhalar geliyor! Herkes kaçsın!

Yukarı baktık. Havadan kükreme sesleri geliyordu. Keskin Göz yeteneğim ile iyice seslerin geldiği yöne baktım.

Bunlar...

Ejderhalardı...

Boss olan ejderhalar...

                      Devam Edecek...

Epic Battle OnlineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin