Sabah olmuştu uyanmıştım ama hala uyku sersemi gibi birşeydim kahvaltı için aşağı inicektim o arada elifleri de uyandırıyım dedim ve odalarınına baktım ama elifle batu yoktu. Nerdeler bunlar ? korkuyodum beni bırakıp gitmiş olamazlardı heralde ama arabanın anahtarı da yoktu sabahın 7 sinde nereye gidiceklerdi ki tanrıım delirmiş olmam lazım neyse aşağı inip kahvaltı için sebastiana seslendim '' sebastiian nerdesin '' dediğim anda karısı elizabeth ordan '' sebastian yok tatlım ne istiyorsun söyle '' dedi nazik bi ses tonuyla. Bende '' hmm kahvaltı istiyecektim karnım çok aç '' dedim. Elizabeth oturmamı birazdan kahvaltı getireceğini söyledi bende odama elifleri aramak için tekrardan çıktım. Telefonu da açmıyordu başına bişey gelmesinden endişeliniyordum batuhanın telefonunu da arıyordum ona da ulaşılamıyordu. Kesin başlarına birşey gelmişti yoksa Elif asla böyle şeyler yapmaz. O arada elizabeth geldi '' duygu neyin var endişeli gözüküyosun anlatmak istermisin '' dedi bende '' Ya sabah uyandığımda elifler odasında yoktu telefonla arıyorum ama ulaşamıyorum başlarına bişey gelmiştir diye korkuyorum ya '' dedim. '' Endişelenme tatlım sebastian gelince aramaya çıkarız şimdi kahvaltını yap olur mu ? '' dedi '' olur tamam teşekkür ederim elizabeth '' dedim ve kahvaltımı bitirdim. Aşağı indim belki sebastian gelmiştir diye bi yoklayayım dedim ama yok hala gelmemişti '' elizabeth sebastian nereye gitti '' dedim '' bi iş için arkadaşıyla görüşücek tatlım önemli bişey değil gelir birazdan '' dedi. Ben ne derse deşin endişeliniyordum tamı tamına 9 saattir eliflerden bi haber alamadım ve iyice korkmaya başladım. Yukarı çıktım televizyon izlemek için ama yok düşünmekten birşey yapamıyordum. Neyse ki sebastian gelmişti. '' sebastian elifle batuhandan haber alamadım bugün sabah odalarında da yoktu erkenden çıkmışlar sen gördün mü '' dedim. Sebastian '' hayır duygu bende görmedim nerde olabilirler aradın mı ? '' dedi .'' evet hemde kaç defa ama açmıyorlarr ulaşamıyorum ve çok endişeliyim sebastian korkuyorum anlıyosun değil mi ? '' dedim ağlamaklı bi ses tonuyla. Sebastian elini başımı koymuş diğer elini de omzuma koyarak '' ağlamayı bırak da aramaya başlayalım hadi üstüne bişeyler al. Biz çıkıyoruz elizabeth geliyormusun ? '' dedi. Elizabeth '' Hayır tatlım siz gidin benim biraz işlerim var hem burayı tek bırakamam '' dedi Bende üstüme bişeyler alıp hemen sebastianla çıktık arabaya bindik ve elifle batuhanı aramaya başladık. Yolda giderken sebastian bana bu kasabanın lanetli olduğundan bahsetti ilk başta uydurmadır diye aldırış etmedim ama anlattıklarından sonra açık olmak gerekirse kafama taktım sanırım. Sebastian '' Burası lanetli bi kasaba biliyormusun? '' dedi bende '' Nasıl yani lanetli derken anlayamadım '' dedim '' Bildiğin lanet işte burada eskiden bir kadın ve kocası yaşarmış hiç çocukları olmuyomuş bunlar büyü yaptırmışlar ilk başlarda bişey olmamış sonra etkili bi büyü denemişler sonradan sonra küçük bi kızı olmuş söylentilere göre 3 harflilerden olmuş kadınla kocasını rahat bırakmamış ve lanetlenmiş burası o doğan kıza nolduğunu bilmiyolar ama kadınla kocasını 2 gün sonra evde kendilerini asmış halde bulmuşlar '' dedi. Ben bunları duyunca kendimden geçtim acayip şok oldum ve hala etkisindeyim ya elifle batuhanın başına bişey gelseydi ben napardım ?? Aklıma bile getirmek istemiyorum tanrım lanet olsun neden geldik buraya diye kendi kendime söylenmeye başladım. Her neyse az ilerde eski püskü harabe haline gelmiş bi ev vardı Sebastianla el fenerini alıp indik evin içine bakmak için girdik ama heryer de örümcek ağları vardı bayadır güneş girmemiş buraya heralde heryer tozlu pislik içindeydi ayrıca çok karanlıktı her neyse az ilerde bi ip gibi bişy buldum bir de kilitli bi sandık vardı açmaya zorrladım ama açılmadı bende sebastiana göstermek için yanına gittim fakat o da açamadı neyse biraz daha bakındık sandıktan başka bişey yoktu. Ordan ayrıldık 3 saat elifle batuhanı aramıştık nerdeyse ama bulamadık bizde otele geri döndük. Belki biz yokken o arada gelmişlerdir diye düşündük yola çıktık otele geri dönmek için otele geldik ama ne eliften ne de batuhandan haber vardı '' elizabeth haber yokmu bizimkilerden '' dedim. '' hayır tatlım malesef '' dedi artık emindim başlarına bişey gelmişti bu lanet olası yerde. Sandığı alıp odama çıktım.....
