O gece olanlara inanamamıştım. Bunlar her yerdelerdi her zaman yanımdalar sanki beni rahat bırakmıyolardı. artık çok korkuyordum Odadan çıkmamla çığlık atmam bir oldu garip sesler duyuyordum çok ürperticiydi sürekli kulaklarımda o ses kafayı yiyicektim çok korkuyordum sessiz adımlarla koridorda ilerlemeye başladım heryer karanlıktı yanımda her zaman el feneri taşırım bu çok iyi olmuştu. El fenerini açıp devam ettim tuhafıma giden bir şey vardı bu koridor neden bu kadar uzun? sonu yok gibiydi sanki neler oluyor burda peki odalar nerde ? Orda bayılmışım sanırım gözlerimi açtığımda elif yanımdaydı kısık ve ağlamaklı bir ses tonuyla '' neler oluyor burda elif '' dedim. Hiç bişey demedi bişeyler oluyordu oda bunun farkındaydı ama söylemiyordu belkide birileri söylemesini istemiyordu. Batuhan nerde diye sorduğumda '' yiyecek bişeyler almaya gitti gelir birazdan '' dedi. Biraz uyumuşum sanırım içim geçmişti. Rüyamda bu oteli görmüştüm ve bi oda vardı karanlık bi yerde sanki kimse tarafından girilmemişti sesler geliyordu odadan kapı sürekli açılıp kapanıyodu o arada metinin sesini duydum sanki tam odaya giricekken uyandım. Burda tuhaf şeyler oluyordu artık adım gibi emindim. Rüyalarım ve yaşadıklarım zaten bunun belirtisiydi. Burdan bir an önce gitmek istiyordum Batuhanı çağırdım. '' Batuhan burdan hemen gidelim, nolur durmak istemiyorum bu lanet yerde '' dedim. Batuhan normal bi şekilde '' Noluyo sana duygu? Buraya gelmek isteyen sendin ne olduda gitmek istiyorsun.'' dedi. bende '' bu tatil bana yaramadı geri dönmek istiyorum ya gelirsiniz benimle yada arabanın anahtarlarını verirsin ben giderim! '' dedim. Elif hemen '' Duygu geç oldu karanlıkta biyere gidemeyiz, Bu geceyi burda geçirelim yarın bakıcaz çaresine gideriz endişelenme buraya senin için geldik zaten '' dedi. Her neyse uyuyamıyordum ve karnım da epeyce açıktmıştı. Elif batuya '' bişeyler atıştırcam sizde istermisiniz ? '' dedim. Ama ben uyurken onlar yemiş sanırım. Elif '' sen uyurken biz batuyla bişeyler yedik sen ye gel '' dedi. Resepsiona indim ama ortalıkta kimse yoktu. Sebestian diye bağırdım ama bakan olmadı Sebesitanın birde karısı Elizabeth vardı karısı yabancı uyruklu hafif kilolu saçları siyah ve yüzünde çokca benli birisiydi. Açıkcası kocası gibi oda beni ürpertiyodu. Elizabeth diye bağırdım ama ne sebastian ne de o beni duymuyodu anladım başımın çaresine bakmam lazımdı. Yemekhaneye gittim ama kapalıydı sanırım servis saatini kaçırmış olmalıyım. Yemek aramak için dışarı çıktım belki şu az ilerde restorant cafe veya açık bi büfe bulabilirim diye düşündüm. ama bu saatte oraya yürüyerek gidemezdim heralde daha yerini bile bilmiyorum araba anahtarlarını almak için yukarı çıktım eliflere görünmeden almam daha iyi olurdu bu satte beni dışarı bırakmazlardı çünkü benimde yalnız kalmaya ihtiyacım var ve karnım kurt gibi açtı. Sessizce odaya girdim elifle batuhan çoktan uyuya kalmış zaten çaktırmadan anahtarları aldım sessiz adımlarla odadan çıktım aşşağı indim elizabeth ordaydı bende onları aradığımı söyledim '' bende sizi arıyordum karnım çok aç ama servis saatiini kaçırdım yemekhanede kapalı dışardan alıcağım sanırım '' dedim. Elizabeth '' Yemek servisini kaçırdın küçük bayan başının çaresine bugünlük baksan iyi olcak '' dedi. Bana küçük bayan diyemez neyse sinirlenmiştim küçük bi gülümseme atarak dışarı çıkıp arabaya bindim. Yarım saat kadar felan gittmişim heralde az ilerde bi cafe görünüyodu çok şanslıyım gecenin 2'sinde açık bi cafe bulmak çok zordur. Çok sevinmiştim karnım çok açtı çünkü, gidip karnımı doyurmak için cafeye girdim cam kenarında ki masaya oturdum ve sipariş verdim. Çok geçmeden hamburgerim gelmişti bayılırım zaten afiyetle yedim o sırada birden dolu yağmaya başladı bu yaz ayında açıkcası şaşırmıştım. Bir yandan da şimşek çakıyordu arabam cafeden uzak biyerdeydi bu yağmurda gidersem kesin kaza yapardım. Ehliyetimide yeni almışken böyle birşeyin olması hoş olmazdı. Her neyse yağmur geçene kadar cafede beklerim dedim zaten cafe sabah 6'ya kadar açıkmış. Bir sorun olmazdı. Sabah 5 olmuş orda uyuya kalmışım bir bayan gelip '' Afedersiniz küçük bayan yağmur durdu saat sabhın 5'i burada uyuya kaldınız rahatsız etmek istemedik '' dedi. Bende uykulu bir sesle '' Aaa çok teşekkür ederim içim geçmiş size iyi işler ben gitsem iyi olcak galiba '' dedim ve parayı vererek ordan ayrıldım. Otele geri döndüğümde baktım ki elifler hala uyuyor. Ohh çok rahatlamıştım. Telefonumun şarjıda bitmiş lanet olsun. Neyse şarj bulmak için tekrar resepsiona indim ve sebastianı çağırdım. O arada bayan elizabeth geldi ve ne istediğimi sordu '' Ne istiyorsunuz küçük bayan saat 6 servislerimiz daha başlamadı '' dedi. Bende '' telefonumun şarjı bitmiş belki sebastian bana şarj bulabilir diye gelmiştim ama sanırım yok '' dedim. Sebastian geldi şarj aleti bulmuştu nihayet çok sevinmiştim '' Teşekkürler sebastian '' dedim ve odama geri döndüm telefonumu şarja taktım ve uyumak için yatağıma yattım.
