ANONİMİN MAVİSİ

1-ANONİM

"Almira" diye arkamdan gelen sese doğru döndüğümde elinde telefonumla bana doğru ilerleyen Simay'ı gördüm. Önümde durduğunda elindeki telefonumu işaret ederek "sınıfta unutmuşsun." Deyip telefonumu gülümseyerek bana uzattı "ah evet... teşekkürler." Dedim ve önüme dönüp yanımda duran Nil'e "ee sen ne diyordun?" Diye sordum.
"Şey... yarın ki partiye gidiyo-" Nil cümlesini bitirmeden ne diyeceğini anladığım için "gitmiyoruz. Yani Ben gitmiyorum." Diye araya girdiğimde bana göz devirip "peki. Benim işim var." Diyerek benim tersim yönünde duran Hakan'a doğru ilerledi.

Hakan ve Nil tam üç yıldır çıkıyorlardı.
Birbirlerine çok yakıştırıyordum.
Nil kumral saça ve koyu yeşil gözlere sahip uzun boylu benim biricik dostumdu.
Hakan ise kahverengi saçlı, kahverengi gözlü ,esmer ve uzun boylu biriydi.

Derin düşüncelere dalmışken Emre' nin "Almira Nil nerede?" Diye sormasıyla irkildim. "Nil ve Hakan gitti az önce." Dediğimde suratı asılan Emre'ye "yarın görüşürüz." Diyerek otoparka doğru ilerledim, biraz ilerledikten sonra sağ tarafta olan siyah arabamın önüne geldim. Arabamın kapısını açtım ve tam binecekken ön cama sabitlenmiş mavi ,küçük kağıdı fark edip kağıdı elime aldım.

Kağıtta;
Umarım yarın ki partiye gelirsin 'MAVİM'.
Yazıyordu.

Kağıdı şokla okuduğumda hemen gözlerimi otoparkın içinde gezdirdim, ama burada benden başka hiç kimse yoktu. Kağıdı biraz daha inceledikten sonra bunun önemsiz olduğunu yada başkasına yazılmış olduğunu düşünüp , kağıdı ileride duran çöp kovasina attım.

Eve geldiğimde hızla odama geçtim ve siyah pijamamı giyinip lavaboya girdim . Kişisel bakımımı yaptıktan sonra aynanın karşısına geçtim gözlerimi yavaşça yüzümde gezdirdim.

Güzel olduğumu pek düşünmezdim ama Nil bana sürekli güzel olduğumu söyleyip dururdu eh dostuyum sonuçta.
Büyük mavi gözlerim yağmurdan ıslanmış omzuma uzanan açık kahverengi saçlarımda dolaşırken kapı zilinin çalmasıyla ellerimi hızla kurulayıp lavabodan çıktım.

Kapıyı hızla açtığımda karşımda elinde alışveriş poşetleriyle dikilen Nil'i gördüm. "Bir insan evinin anahtarını yanında taşımaz mı? Sonra yorulan ben oluyorum ha." Deyip oturma odasına geçtim. Evet Nil benim dostum olmakla birlikte ev arkadışımdı da onunla İzmir'de yaşıyorduk , liseyide İzmir'de okumuştuk ve ikimizin de hayali olan İstanbul'da ki başarı seviyesi yüksek olan üniversiteyi kazanmıştık. Birbirimizden ayrılmama kararı alarak öğrenci evinde yaşıyorduk.

Nil ardımdan hızla oturma odasına gelip elindeki poşetlerle karşımda dikilirken " bak bunu sana aldım, bence sende beğeneceksin." Diyerek sağ elinde tuttuğu büyük laciver poşeti bana uzattı. Nil'e ve bana uzattığı poşete bakarak " bu ne?" Diye sorduğumda Nil de bunu sormamı bekliyormuşçasına hemen konuşmaya başladı "eee yarın parti var yoksa unuttu mu mavis?" Diye sorduğunda gözlerinin içi mutlulukla parıldıyordu.

"Anlastığımızı düşünüyordum." Dedim ve Nil'e göz devirip odama doğru ilerlediğimde Nil hızla arkamdan gelip "bak Almira çok az kalacağız. Beni üzüyorsun şuan. Hem bu yıl ki son partimiz haftaya okullar tatil olacak biliyorsun." Dediğinde Nil'in gözlerinin dolduğunu fark ettim ve evet birisinin göz yaşına dayanamazdim bunu Nil çok iyi bilirdi.

(Parti Gecesi)

Aynada üstümdeki derin sırt dekolteli ve vücudumu saran siyah elbiseme bakıp içimden gerçektende Nil'in zevkli olduğunu düşünürken Nil' in odama girmesiyle Nil'e baktım üstünde benim kıyafetimden daha güzel ama benim tarzım olmayan bordo renginde mini ve oldukça gösterişli bir elbise vardı.

"Nasıl olmuşum maviş?" Diye sorduğunda yüzümdeki gülümsemeyi büyülterek "mükemmel." Dedim.
"Sende mükemmel eh övünmek gibi olmasın ama ay yada olsun ama kıyafetini ben seçtim. Ve şimdi o güzel suratını daha da güzelleştirip makyaj yapacağım geç otur." Diyerek makyaj masamı işaret ettiğinde itiraz etmeden aynanın karsınına geçip oturdum.

Eline aldığı bordo ruju küçük ve dolgun dudaklarıma sürüp. Eline aldığı rimel i dikkatli bir şekilde kirpiklerime sürdüğünde ayağa kalkıp " bu kadarı yeter." Dedim.

Partinin olacağı binaya geldiğimizde binanın görkemli olması hoşuma gitmişti. Dans edenlerin yanından geçip sol tarafta oturan Hakan ve Emrenin yanına vardığımızda Hakan Nil'in alnına küçük bir buse kondurup bana selam vermişti Emre'de ben ve Nil'e selam verip tekrar az önceki pozisyonunu koruyarak oturduğunda bende Emre'nin karşısına oturdum.
Aslında Emre çok yakışıklı bir çocuktu ve Hakan'ın en yakın arkadaşıydı bu yüzden sürekli yanımızda olurdu.

Derin düşüncelere dalmışken telefonumun titremesiyle elimde duran telefonumu açıp ekranına baktım whatsApp tan mesaj gelmişti mesajı okumak için mesaja tıkladığımda mesajın bilmediğim bir numaradan geldiğini gördüm.

Bilinmeyen numara: Yine çok güzelsin MAVİM.

Almira: Yanlış numaraya attınız galiba.

Bilinmeyen numara: Hayır Almira doğru kişiye attım.

Almira: Can sıkıntısı hepimizin başına gelebilecek bir şey ama bunu başkalarını rahatsız ederek gidermek yanlış!

Bilinmeyen numara: Yok hayır sen beni yanlış anladın can sıkıntısı değil bu KALP sıkıntısı.

Umarım kitabı beğenmişsinizdir^^
İlk bölümünü durgun ve hoş bulmadıysanız söylemem gerekenler var bu kitabıma çok güveniyorum çünkü sadece texting olmayacak macera ve aşkta bol bol yaşayacağız bazen gülerken bazen ağlayacağız.

Sizi çok seviyorummm❣❤❣❤

Kitabı takipte kalmanız dileğiylee...