"Annecim bende seninle gelebilir miyim?"
Diye sorduğumda annem evden çıkmak üzereyken arkasını dönüp bana gülümseyerek baktı ve "hemen geleceğim Almira sen geç içeri teyzen seni bekliyor." Diyerek yanağıma küçük bir buse kondurdu.Ama ben ikna olmamıştım annemin sürekli bir sürü oyuncak alıp nereye götürdüğünü merak ediyorsun.
"Anne lütfen bende seninle geleyim." Gitmek istediğimi tekrar dile getirdiğimde annem ikna olmuştu.
"Tamam ama yanımdan ayrılmak yok." Dediğinde "tamam." Diyerek gülümsedim.
Annem arabayı büyük bir binanın önüne park etti ve arabadan indi.Bagajda duran hediye paketli oyuncakları çıkarıp kapıyı kapattıktan sonra bana döndüğünde "in bakalım kızım." Diyerek kapımı açan anneme gülümseyerek arabadan indim ve annemin boş olan elini tuttum.
Büyük binanın içine girdiğimizde etrafıma bakındım bu binada benim gibi 6-7 yaşlarında bir sürü çocuk vardı ama aralarından biri çok dikkatimi çekmişti , herkes birbiriyle konuşup oyun oynarken o çocuk küçük pencerenin önündeki küçük mavi sandalyede oturmuş dışarıyı izliyordu.
Yüzünü tam görmesemde üzgün olduğunu fark etmiştim. Onunla konuşup yalnız kalmaması için arkadaş olmak istiyordum.
Ben düşüncelere dalmışken annem eğilip kulağıma doğru fısıldayarak "kızım biz bu arkadaşlara hediyeler vermek için geldik ama önce bu yurdun müdürünün yanına gitmemiz gerekiyor. Tamam mı?" Diye sorduğunda kafami tamam dercesine aşağı yukarı sallayıp annemle birlikte yürümeye başladım.
Birkaç dakika sonra beyaz bir kapının önünde durduk ve annem kapıyı tıklatıp kapıyı açtı. Kapıdan içeri girdiğimizde önünde kocaman bir maşa bulunan sandalyede oturmuş kızıl saçlı bir kadını gördüm. Kadın anneme gülümseyerek "Hoşgeldiniz Simay hanım." Dediğinde annemde hafifçe gülümseyip "hoşbuldum Esin hanım." Dedikten sonra Esin hanımın anneme eliyle işaret ettiği koltuğa oturduk.
Esin hanım bana gülümseyerek "sende hoşgeldin şeker kız." Dediğinde gülümseyerek ona baktım.
Annem Esin hanıma elindeki paketleri işaret ederek "çocuklar için biraz oyuncak getirdim." Dediğinde Esin hanım anneme "sizin gibi iyi niyetli insanlar sayesinde burdaki annesiz ve babasız çocuklar birazda olsa mutlu oluyorlar." Dedi ve ayağa kalkıp kapıyı işaret ederek "buyrun çocuklara hediyelerini vermeye gidelim."
Büyük bir odanın içine girdiğimizde benim yaşımdaki çocuklar küçük sandalyelere oturmuş oyun oynuyorlardı. Esin hanım çocukların dikkatini çekmek için sevimli bir ses tonuyla "çocuklar bakın Simay ablanız geldi hemde sizlere bir sürü oyuncak getirmiş." Dediğinde herkes annemin etrafında çember oluşturdu ama buraya geldiğimizde yalnız oturan çocuk gelmedi. Neden hediyesini almak için gelmediğini merak etmiştim ve yanına gitmek istiyordum.
Çocuğun yanına gittiğimde ağladığını fark ettim. Neden ağladığını sormak için yanında bulunan sandalyeye oturdum ve konuşmaya başladım.
"Neden ağlıyorsun?" Diye sorduğumda yavaşça bana dönüp "ağlamıyorum." Dedi. Ama buna inanmamıştım siyah gözleri kızarmıştı ve yanağında süzülen gözyaşı vardı. "Ağlıyorsun." Diyerek yanağındaki yaşı sildiğimde yüzünü çekip arkasına döndü. "Peki neden dışarıyı izliyorsun? Kimi bekliyorsun?" Diye tekrar soru sorduğumda bana cevap vermedi. Benimle konuşmak istemediğini anlayarak annemin yanına gitmek için ayağa kalktığımda arkamda duran ve hala ismini bilmediğim çocuk "annemi bekliyorum mavi." Dedi.
Çocuğun cevabıyla tekrar ona döndüm ve yanına oturup "benim adım mavi değil , benim adım Almira." Dedim gülümseyerek ve devam ettim "annen neredeki senin?" Diye sorduğumda tekrar cama dönüp " bilmiyorum ama geleceğine ve beni tekrar yanına alacağına inanıyorum." Dediğinde onun adına üzülmüştüm. Umarım annesi gelip onu buradan alırdı. " Umudunu kaybetme anneler çocuklarını asla yalnız bırakmazlar." Deyip hafifçe gülümsediğimde o da bana gülümseyerek karşılık verdi.
"Senin adın ne?"
"Ege."
"Bence senin adın Umut olmalı , umudunu kaybetmemek için anneni bulman için." Dediğimde bir şey demeden arkasını döndü.Annemin yanına doğru ilerledigimde Ege arkamdan "yine gel mavi." Diye seslendi. Ona dönüp "Tamam Umut." Dedim ve annemin yanına gittim.
"Almira uyan canım."
Nil'in sesiyle korkuyla uyandığımda gördüklerimin rüya olduğunu fark ettim.
"Almira iyi misin çok korktum. Ter içinde kalmışsın."
" İyiyim Nil."
" Yine Umut'u gördün değil mi?" Nil'in sorusuyla gözlerimin dolmasına engel olamadım.
"Evet. Onu çok özlüyorum Nil o benim tek arkadaşımdı her şeyimdi."
Nil başımı omzuna koydu ve konuşmaya başladı " Bak seni anlıyorum Almira ama bir gün Umut'u bulacağız bana güven. Ve unutma eğer sen umudunu kaybedersen Umut' ünü kaybedersin. Şimdi toparlan ve uyu tamam mı ?"
Başımı Nil'in omzundan kaldırıp gözlerine baktım " Tamam. İyi ki varsın."Umut yetimhanede kalırken sürekli onun yanına gidip oyun oynardım onunla birbirimize çok alışmıştık ama bir gün tekrar yetimhaneye gittiğimde Umut' u bir ailenin evlatlık aldığını öğrenmiştim ve çok üzülmüştüm o gittiğinden beri onu sürekli rüyamda görüyordum. O günden beri kendime bir söz verdim Umut' hiç unutmayacaktım ve onu bulacaktım.
Selammm. Öncelikle bölümü çok geç attım ve bunun farkındayım o yüzden özür diliyorum.
Ve umarım gecikmesine değmiştir bu bölüm umarım beğenirsiniz. Lütfen okuduktan sonra oylamayı unutmayın.
Bir dahaki bölümde görüşmek üzere;)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANONİMİN MAVİSİ
Teen FictionANONİM: Yine çok güzelsin MAVİM. ALMİRA: Yanlış numaraya attınız galiba. ANONİM: Hayır Almira doğru kişiye attım.