Hayalet Tim

Son Emir ( Final )

Mert komutanının son emrini yerine getirmek için gizlendi aylarca plan yaptı.Fakat General çok iyi korunuyor. Mert'in aklına tek bir çözüm yolu geldi. Estetik ameliyat ile görüntüsünü değiştirmek çünkü Mert ülke de kendi silah arkadaşlarını öldüren hain ilan edilmişti.Estetik ameliyat oldu,Mert'in artık yeni bir yüzü yeni bir kimliği vardı. Aylarca yaraların iyileşmesini beklerken planı üzerinde çalıştı. General lojmanda kaldığı için evine gidemez çok riskli olurdu, yol üzerinde saldırırsa araçta ki askerlere zarar verirdi. Mert çözümü birliğe sızmakta buldu. Mert askeri üniforma ayarlayıp birliğe gizlice girdi. General'in kapısının önünde ki askerlere ağlayarak geldi bölük komutanımız yok General ile konuşmama izin verin annem ölüyor dedi . Kapıda ki askerlerden biri kapıyı çalıp içeri girdi komutanım kapıda bir asker var annesinin ölmek üzere olduğunu söyledi izin için sizinle görüşmek istiyor. General içeri al sen dışarıda bekle dedi. Mert içeri girip kapıyı kapattı ve koşarak General 'in ayaklarına sarıldı komutanım yalvarırım izin verin annem ölüyor dedi. General sol elini Mert'in omzuna koydu ağlama oğlum derken Mert hızlıca sağ ayak bileğinde ki silahı çıkartıp Generalin kolunu kıvırıp arkasına geçti. General ne olduğunu anlamadı. Mert: sakın sesini çıkartma yavaşca ayağa kalk dedi. General ayağa kalkarken masada ki silahına uzanmaya kalktı.Mert fark edip sakın deneme tetiği çekerim diye uyardı. General ayağa kalktı Mert: bana doğru yavaşça dön dedi. General döndü ve sordu kimsin sen kime çalışıyorsun aynı örgüt için çalışıyor olabiliriz kim verdi sana bu emri ? Mert: Hayalet Timi komutanı Gölge' den emir aldım. General şok olmuştu. General: demek o kayıp asker sendin ha öyle mi ? Mert: evet benim sana Hayalet Tim'in selamını getirdim dedi ve tetiği çekti. General yere yığıldı. Mert: Emirinizi yerine getirdim komutanım ruhunuz şaad olsun rahat uyuyun Hayalet Tim'i dedi...

Birden ortalık karardı Mert ışık görmeye başladı ışık o kadar parlaktı ki Mert bakmakta zorlanıyordu. Mert birden yere yığıldı ve son nefesini verdi.
Mert aslında hiç İstanbul'a gidemedi, oyunculuk eğitimi alamadı asker olmadı intikam peşinde koşmadı . Aydın'dan İstanbul'a giderken ki trafik kazasında o uykulu şoför son anda kurtaramadı ve tır ile çarpıştı ve otobüs yan yattı. Mert kafasını cama çarpıp bilincini kaybetti otobüs yan yatınca oturduğu koltuktan fırladı sağa sola çarptı bir çok kemiği kırıldı , kafatası çatladı. Yıllarca hastanede yattı bilinci hiç açılmadı. General'i öldürdüğünü gördüğünde kalp atışı durdu yere yığılıp son nefesini verdiğinde aslında gerçek hayatta son nefesini vermişti...
Hayallerinin peşinden koşmak istemese belki şuan yaşıyor olurdu, iyi bir işi vardı evlenmişti , çocukları olmuştu ailesiyle mutluydu. Her zaman içinde keşke hayallerimin peşinden koşsaydım hissi olurdu ama hayatta ve mutlu olurdu belki mutsuz olurdu bilemeyiz...
Hayaller kurmak peşinden koşmak güzeldir ama her zaman hayaliniz gerçekleşmeyebilir. Yola çıkmadan önce bunu aklınıza kazıyın ...