Karanlıktan Gelen - 2. bölüm

217 6 4
                                    

"Mary , Mary ! " seslenişleri arasında soluksuz koşuyordum . Etraf geceden siyah , ortam kasvetliydi . Taş duvarlar arasında , bir o yana bir bu yana çarparak kaçmaya çalışıyordum . Kimden kaçtığım ise muammaydı . Hayır olamaz ! Çıkmaz bir yerdeydim . Sırtımı duvara yasladım ve çaresizce ağlamaya başladım . O , bir gölge gibi belirdi . Yanıma sokuldu ve fısıldadı .

"Seni bekliyorum . "

Işık . Gözümü açtığımda gördüğüm ilk şey ışığın uçağın içindeki yansımalarıydı . Angela başımda dikilmişti .

"Yine mi o rüyalardan biri ? "

"Evet , sanırım . "

Bu bol terlemeli rüyaları yaklaşık 1 yıldır görüyordum . Her seferinde ise sahibi belli olmayan bir ses beni beklediğini söyleyip duruyordu . İlk başlarda çok korkmuştum ama bunu Angela'yla paylaşınca sadece birer kötü rüya olduklarını kabul ettik . Sadece ikimizin bildiği sonu olmayan kötü rüyalar ...

Uçak yavaşça iniş yaptı . Biz de valizlerimizle birlikte aşağıya indik . Tanrım ! Bir çadır çingene gibi gözüküyorduk . Bizi gören herkes gülme krizlerine girebilirdi . Çünkü Avrupalı görüntülerimizin üstündeki yöresel ve bol kıyafetler ... Neyse ki her şey hava sıcak olduğu içindi . Emin olun ki dar ve havadar olmayan herhangi bir kıyafet sizi Mısır'da buharlaştırabilirdi .

Ortak bir kararla bugünü otelde dinlenerek geçirmek istedik . Yarın tur rehberimizle buluşup gezimize başlayacaktık . Böylece herkes odalarına yerleşti . Ben , Angela ve Christina bir odada ; Jon , Peter ve Simon ise yanımızdaki odada kalıyordu .

Christina ve Simon dışında herkesin uyum sağlayabileceğinden şüphem yoktu . Ama onlar farklıydı . Böyle bir gezi planı yaptığımızı Christina ' ya anlattığımızda

"Ben de gelirim ! Hem orada yakışıklı esmerler de vardır ." diye havalara uçmuştu .

Simon ise 10 paket sigaraya bizimle anlaştı . " Ya sen gerçek misin ? Koskoca Mısır'a 10 paket sigara için giden insan tanesi . " diye geçirmiştim içimden . Ama onlar olmadan da olmazdı . Bizler ilkokuldan beri arkadaşlardık . Herkes birbirinin gözünden ne istediğini anlayabilir durumdaydı artık . Nasıl olurdu da onları geride bırakırdık . Ben , Jon , Angela ve Peter hukuk okuyorduk . Simon zengin babasının şirketinde oyalanıyordu . Christina da Simon gibi zengin ailesinin gözbebeğiydi , onun oyalandığı yerler ise kuaförler oluyordu . Benim arkeoloji okumak isteğimin suya düştüğü an kendi ayaklarımın üzerinde durabilmek için paraya ihtiyacımın olabileceğini anladığım andı . Arkeolojiyle düzenli bir gelir elde etmeniz imkansızdı . Zor da olsa hukuk okumaya başlayıp arkeolojiyi hobi kategorisine soktum . Ahhh ! Yeter bu kadar istedim ama olmadı hüznü !

Akşam yemeğini yedikten sonra inzivaya çekildik. Angela ve Christina uymuşlardı bile . Bense yatakta dört dönüyordum . Evet heyecanlıydım ama bu endişenin nedenini anlayamıyordum . En iyisi zıbarıp uyumaktı . Gözlerimi kapattım . Bir süre sonra bir ses başladı zihnime sokulmaya .

"Artık daha yakınız . Seni bekliyorum . "

Karanlıktan GelenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin