Sabah tuhaf bir şekilde alarm çalmadan önce kalktım. Bu fırsatı kaçırmazdım sinsice Simay" ın odasına gırdım mışıl mışıl uyuyordu yavaşça ilerledim bi anda üstüne hoplayıp gıdıklamaya başladım.
Simay: ahahaha ay dur İz hahahahaahahah İ İZ DUUR hahahahaahahah
Simay ı rahat bırakarak yanından çekildim bana çok kötü bakıyordu bi an tırsmadım değil.
- Hadi kızılım kalk hazırlan kaykay ınıda al bugün kaykay sürerek gideriz birazda dolaşırız onun için acele et
Simay: Tamam koalam üstümü giyip geliyorum
Bende odama geçip üstümü giyindim ders programında beden de vardı yaşasın hem beden dersinde de kaykay sürebiliriz dolabımda minik bir çanta çıkarıp içine sporcu aletimi ve taktığı koydum çantamı da hazırladığım da saçlarımı hafif dalgalandırıp aşağıya indim abimler daha uyanmamış ah benim uykucu ikizlerim ama okulları var uyandırmak gerekiyor önce Can abimin odasına girdim yanağına sulu mu sulu bir öpücük bırakarak uyandığına emin olarak tan odadan çıktım Cem abimin odasına sinsice girdim beni korkutmak neymiş görür o bi anda yatağına zıplayıp tipiyle oynama başladım o hem kahkaha atıyor hem beni durdurmaya çalışıyordu ama nafile her şeyin bir bedeli vardır hızlıca yataktan kalkıp eşyalarımı alarak dışarı uçtum kaykay ı dışarıdaki dolaptan alıp Simay ı bekle,eye başladım o da gelince kaykay ları son hız sür,eye başladık birlikte yarış yapıyorduk. Okula da son hız girince şöyle ucundan, birazcık dikkat çekmiş olabiliriz . Bahçenin sonuna kadar devam ettik ve kıl payı ben kazandım
- İtiraf et Simay bu konuda senden daha iyiyim
Simay: Tamam tamam kabul sen daha iyisin
İkımizde nefes nefese kalmıştık olduğum yerde yere çöktüm aslında baya baya uzandım beyaz saçlarım gri zeminleri uyuyordu bunu neden düşündüm bende bilmiyorum sonra bi el gördüm baktığımda Bora ydı
Bora: Baya iyiydin çatlak
- Sağol odun
Bora nın elini tutarak kalktım üçümüz birlikte sınıfa ilerlemeye başladık sınıfa girdiğimde dün çarpıştığım slağı ve arkadaşı olduğunu düşündüğüm kişileri beklemiyordum ona dil uzatıp sırama Bora nın yanına oturdum bir kaç dakika sonra ingilizce hocası girdi bu sarı kafalı kadını hiç sevmiyorum adı neydi bu kadının ya hah hatırladım Didem di
Didem h: eşyaları kaldırın Quiz yapıyorum. Dediğinde çok üzüldüm hoca kağıtları dağıtırken lavanta koktuğunu farkettim aklıma gelen sinsi fikirle gülümsedi ve bi anda hapşırık krizine girmiş rolü yapmaya başladım sürekli hapşurdum
Didem h: İ İZ iyimisin tatlım
- (hapşırık) hocam beni (hapşırık) lavanta ya alerjim var
Didem h : O zamn hemen dışarı çık kızım hadi . Dedi telaşlı bir şekilde. Sınıftakilere baya telaş yapmışlardı
- (Hapşırik ) olamz kalkamam (hapşırık) sizin çıkmanız gerekiyor hapşırık lütfen kapıyı da kapatın hapşırık kimse içeri girmesin hapşırık.
Didem h : Tamam kızım dedi telaşlıca
Hoca nın gittiğinden emin olunca kahkaha atmaya başladım tüm sınıf bana delirmiş im gibi yapıyordu
- Quizden yırtmak için yaptım lavanta falan alerjim yok hatta en sevdiğim çiçektir. İyi oldu hepimiz yırtık. Bora kafama yavaşça vurdu
Bora : önümüzü kopardın be kızım nasıl korktuk haberin varmı!!
Bora ya gülümseyip sağıma döndüm bizim slak bana bakıyordu ona tekrar dil çıkarıp önüme döndü, zil çaldığında beden için soyunma odasına girdik
Ela: Alah senden razı olsun İz ya sen olmasan halimiz ne olurdu
Ekim: Aynen ya yalnız çok inandırıcıydın kızım
- Sağolun kızlar
Üstümü giyip Simay la birlik te bahçeye ćıktık ismin toprak olduğunu öğrendiğim salak ta oradaydı geberir inş.
Bora: Selam taş kankam
- Taş olduğumu bende biliyorum Bora
Bora bana yüzünü buruşturup önüne döndü hoca geldiğinde sıraya geçtik bi kaç spor yaptırdı sonrada saldı ben ve Simya kaykay ları mızı alıp arka bahçeye gittik Bora da bizimle geliyordu
- Bora sen hangimizin önce geldiğini görmek için bahçenin ucuna git
Bora: Toprağın yanı iyi mi o da üç ta
- Olur sorun yok sen bağır başla de biz uçalım
Bora: Okey. Bora ilerledi bahçenin sonuna toprak ve arkadaşlarının yanına gittti ve başla diye bağırdığın da Simay' la uçtuk. Neredeyse eşittik ama ben bi kaç santim öndeydi ve son sürat buraya ilerliyordum tam yaklaştığım da kaykay ı mın tekerleğin taş takıldı ve havada takla atarak sırtım ın üstüne yere düştüm öyle yerden yukarı bakarak hayatı sorgulamaya başladım Bora, Toprak,Simay , ismini bile bilmediğim Toprağın arkadaşı tepemde bana bakıyorlar dı
Simay: İyimisin koalam hastaneye gidelim mi
Bora: Kızım cevap versene korkutma bizi
Toprak: İyi misin minyatür cadı . İşte bu lafı duyduktan sonra tüm acımı bir kenara bırakıp Toprağın üstüne uçtum bana şaşkına baktıklarını tahmin edebiliyorum. Onu yere düşürüp saçlarını çekmeye başladım. Şu an yakın olmanız umrumda, değildi
Toprak: Tamam tamam ı in üstümden
- Özür dile!!!
Toprak: hayır ahh
- Özür dile
Toprak: Bunu intikamını alıcam
-Duyamadım
Topark: Özür dilerim
- Önemli değil 😇😇😇
Toprağın üstünden kalkıp lavoboya gittim. Elini yüzümü yıkayıp aşağıya indim. Müdür sınıfın yanına gelip duyuru yaptı yarın bizim sınıf okulun duvarlarını boyuyacakmışız ah çok saçma.
Zil çaldığında üstümüzü değiştirip sınıfa girdik lanet olsun ders matematik, hoca derse girdiğinde Tahtaya soru çözmeye başladı elimi kaldırıp söz hakkı istedim
Berkay h: Noldu İz cim
- Hocam bu sorular benim hayatımda ne işe yarayacak ben belki bakkal olcak böylemi diycem ekmek üçgenin dört te beşine üçken karenin iki katına kare dairenin 7 eksiğini eşittir ben bunu yazamam. Bunu dedikten sonra sınıfta bi kahkaha tufanı koptu
Berkay h : İz ne istiyorsun kızım
- Hocam sadece bir şey söylemek istiyorum matematiğe
Berkay h : Çok ,merak ediyorum ne saçmalayacaksın İZ
- Matematik büyü ve kendi problem erini kendin çöz. Lütfen amaa
Berkay h: İz lütfen dışarı
- ama hocam
Berkay h : İz hadi kızım birazda orda saçmala dedikten sonra sessizce sınıftan çıkıp eve gittim eve gittiğimi de Simay a mesaj attım eve gittiğimde dair
ŞİMDİ OKUDUĞUN
M.R.S ÇATLAK
Random- Yeter artık İz daha okulun ikinci haftası dan burnumuzdan getirdin -Ama hocam ben bişey yapmadım ki sadece sınıf duvarlarını FISTIK YEŞİLİNE boyadım şey bide okul duvarlarına grafiti çizdim ve müdürden kaçarken duvara tırmanıp müdürün üstüne düşer...
