11.Bölüm

111 22 14
                                    

Medya da Barış ve Sevda var.

Arkadaşlar bu arada Barış ile Sevda arasında yaş farkı vardır. Zaten ilerki bölümlerde görüceksiniz, Barış üniversite okuyup staj görürken, Sevda lise okumaktadır.

Bu arada bu bölümü okurken Grup Nara ne olur gitme şarkısını dinlerseniz çok güzel olur.

İyi okumalar...

°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•

"Gamze kızım dolaptaki kıyafetleri aldın mı?" Gamze oflayarak

"Aldım anne." Diyerek cevapladı.

Bugün çok heyecanlıydım, artık evime gidiyordum. Hastane değil, hastane yatağı, hastane yemekleri yoktu artık.

Bu zorlu 4 ayımda beni yalnız bırakmayan ve her anımda yanımda olan Gamzeli Kalp Doktorum Barışla o kadar yakın olamayacaktık ne yazık ki.
Üzüldüğüm tek şey buydu. Barışı artık eskisi kadar sık göremeyecektim. Bir tarafımda kelebekler uçuşuyorken bir tarafımda kelebekler ölüyordu.

Derin bir nefes aldım. Her şey daha güzel olacak diye geçirdim içimden. Barış hep öyle derdi 'sana söz veriyorum her şey daha güzel olacak. Ama sen varken,ben varken,biz varken' Demişti. Bu sözü her aklıma getirdiğimde kendimi daha mutlu hissediyordum.

Yengem ve Gamze dolaptaki eşyalarımı topluyorlardı. Ben ise öylece oturup düşünüyordum. Ben Barışa çok alışmıştım. Şimdi onsuz nasıl yapacaktım? Sabah yanımda o vardı, gece uyuyamadığım zamanlar o uyuturdu beni sabaha kadar başımda kalırdı, ağladığım zamanlar onun omzunda ağlar, ona sarılınca kokusunu içime çekince her şeyi unuturdum, o avuturdu beni, yaşama sebebimi söylerdi, tek bir tebessümüyle tüm dertlerimi tasamı alıp götürürdü.

Bunları düşünürken gözümden bir yaş döküldü burnuma doğru ordan dudaklarıma ordan çeneme ordan aşağıya düştü. Yengemle göz göze geldim. Ağladığımı görünce yanıma geldi.

"Kuzum niye ağlıyorsun? Herşey daha güzel olacak." Diyerek önüme gelen saçlarımı kulağımın arkasına iliştirdi.

"Ben biliyorum onun derdini." Dedi Gamze diğer yanımda da o oturdu.

"Barıştan ayrılıyorsun diye de mi?" Diye sorduğunda dolu gözlerimle başımı sallayarak onu onayladım. Nasıl gidicektim?

"Kuzum niye böyle yapıyorsun? Dışarda görüşürsünüz yine."
Burnumu çekerek

"Yenge ben size bile kızgınken o vardı yanımda, uyuyamadığım zamanlar o uyuturdu beni, hep beni güldürmeye çalışırdı ve yapardı da, onun sayesinde hastalığımı bile unuttum ben, Barışa alıştım, her derdimi ona anlattım, o hep dinledi beni, bende onu. Beraber ağladık, beraber güldük. Yani kısacası ben Barışı seviyorum ve onu unutamam ayrıca bir tarafım hala gitmek istemiyor." Konuşurken sesim titremişti. Ve duyduğumuz öksürük sesiyle bakışlar odanın kapısına gitti.

Kapıda Barış vardı ve gözleri şiş duruyordu. Gamzeleri yoktu, o sıcak tebessümü yoktu, saçları dağınıktı ve dikkatli bakınca gözlerinin altı kırmızıydı. Söylediğim şeyleri duyduğunu biliyordum. Onun verdiği utançla gözlerimi kaçırdım.

Sonra Amcam ve Doktor geldi. Buradan halâ gitmek istemiyorum. Amcam yanıma geldi ve duymak istemediğim o cümleyi kurdu.

"Sevda hadi kızım toparlandıysanız gidelim. Ben çıkış işlemlerini hallettim." Demesiyle gözümden bir yaş daha döküldü. Derin bir nefes alıp gözlerimi kalp Doktoruma yönelttim. Oda benden farksızdı. Doktor bir kaç şey zırvalıyordu ama şuan tek derdim Barışla olan bakışmamızdı.

Kalp Hasta'mHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin