0.4

791 62 39
                                    


Anonim: günaydın dünyalar güzeli

Verda: Günaydın pinokyo.

Anonim: pinokyo mu

Verda: Aynen. Dünyalar güzeli? Burnun uzuyor mu?

Anonim: neyse seni bunlara alıştıracağım için bu konuya çok takılmıyorum

Anonim: ama çok merak ediyorsan uzayan tek şey boyum :D

Verda: Harika şimdi uzun boylu ve elinde telefonla dolaşan şüpheli birini arayacağım!

Anonim: bordo sana çok yakışmış

Cevap vermek için kilit ekranımı açarken duvar gibi bir şeye tosladım. Telefonum elimden uçarken kaşlarımı çatıp alnımı ovuşturarak ekranı açık telefonuma uzanıyordum ki büyük bir el telefonumu kaptı. Kafamı kaldırıp ne olduğunu soramadan koşup gitmişti.

"Seninki burada." Arkama dönüp sesin geldiği yöne baktığımda sınıf kapısına yaslanmış uzun boylu, esmer bir çocuk gördüm. Sırıtıyordu. Komik olan neydi?

"O herife toslayıp ölmemeyi nasıl başardın?"

"Kim olduğunu bilmiyorum, göremedim," dedim telefonumu alırken.

İmalı bir şekilde kafasını salladı. "İyi misin?"

"Şey," dedim kendimi inceleyip hasar kontrolü yaparken. "Muhtemelen ölmeyeceğim."

Kahkaha attı. Omuzları sallanırken dişlerinin ne kadar düzgün olduğunu düşünüyordum. Muhtemelen işlem görmüşlerdi.

Üzerinde The Beatles baskılı tişörtü görünce gülümsedim. Müzik zevki iyiydi. Ya da öyleymiş gibi göstermeye çalışıyordu.

"Öyleymiş gibi göstermeye çalışmıyorum. Olmadığım bir şeyi varmış gibi göstermekten nefret ederim."

Sanırım müneccimsin ya da zihin okuyucu. Ne? Biraz fantastik bir hayatım olsa ne olur yani? "Neyse, ben kaçayım. Teşekkür ederim yardımın için. En azından çarptıktan sonra öküz gibi kaçacağına bir özür diler insan."

Son cümleyi kendi kendime mırıldandım ama muhtemelen o duymuştu. Yine dişlerini göstere göstere gülerken neredeyse güzelliğini kıskanacaktım.

"Önemli değil, dikkatli yürü artık. O telefondaki," kafasıyla telefonumu işaret etti ve devam etti. "Senden daha önemli değil."

Kafamı salladım ve çantama sıkıca sarılıp kantine gittim. Canım deli gibi çilekli süt istiyordu. Üstelik Hush Hush serisini bugün bitirmek istiyordum. Sıkıcı bir günü ancak böyle kurtarabilirdim. Ah, bu arada! Patch Cipriano, fani hayatımın tek aşkısın.

Sütü alıp doğrudan sınıfa geçtiğimde telefonumun bildirim sesi ard arda sınıfta yankılandı. Ders çalışan birkaç kişi kızgın bakışlarını ok gibi gözlerime saplayınca usulca sınıfı terk ettim ve bahçenin büyük kısmını kaplayan tribünlere doğru yürürken telefonumu alarak WhatsApp'a girdim.

Anonim: şey, üzgünüm

Anonim: seninle sana çarparak tanışamazdım
:( (11:45)

Anonim: ne giyerse giderdi hoşuma

Anonim: öyle tatlı bela ki başıma (12:03)

Verda: Siktir, o sen miydin?

dinle beni bi' | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin