ADIMIN KÂBUSU

55 3 0
                                    

Çıkmaz ayın perşembesi diye çoğu insandan duyduğumuz genellikle soğuk esprilerde geçen bir söz var. Peki siz bunu duydunuz mu hiç? İşte ben o günde doğdum. Nasıl mı?  Sizde 29 Şubat'ta da doğsanız emin olun böyle düşünürdünüz. Benim adım Eylül bahsettiğim gibi artık gün olan 29 Şubat 2000 tarihinde dünyaya geldim. Şu an 2000 yılında doğan bir insanın 19 yaşında olması gerek ama şubat 4 yılda bir 29 çektiği için şu an aslında 4 yaşındayım. Ne kadar saçma bir şey değil mi? arkadaşlarım 4 yılda bir doğum günümü kutluyorlar sonra da alay konusu oluyorum tabii. Herkesin dilinde aynı laf "Madem 29 Şubat'ta doğdun zaten olmayan bir gün niye adına Eylül koyma gereği duymuşlar." Bunu diyen herkese Gıcık oluyorum. Adımın bir ay ismi olmasına ben karar vermemiştim. Bu tamamen ailemin aptallığıydı. Bunu asıl sormaları gereken ben değil ailemdir. Adımı onlar koymuş. Ne bileyim ben böyle konacağını? Ama arkamdan dalga geçenlere de hak vermiyor değilim. Ailem ayın 29'unda doğduğumu artık bir günde doğduğumu bile bile adımı bir ay ismi koymuşlardı. Adım Şubat olsaydı bu kadar umursamazdım. Şubat'ın 29'unda doğan birinin adını Eylül koymak neyin saçmalığıydı. Dalga geçenlere büyük bir haklılık payı veriyordum evet bunu kabul etmem gerekti. Sınıfımdaki erkekler "Sen henüz 4 yaşındasın yürü kum havuzunda oyna çocuğum." derlerdi bana, ama hiç sesimi çıkarmaz takmazdım onları. İntikamımı Eve gidince alırdım çünkü her zaman. Evet evde alırdım. Bu benim gibi hacker olan birisi için çok basit. Okulda kim mi benle dalga geçti, not defterime adını yazıp eve gidince bilgisayar karşısına geçip işimi hallediyorum. Hemen o kişinin bir sosyal medya hesabı çalıp mesaj kısmından konuştuğu kişilere küfür yazıp yolluyorum. Ertesi gün okula gidince erkeklerin konuşmalarına şahit olduğumda oluyordu. Hesaplarının çalındığını konuşuyor olurlardı. Kimse benden şüphe etmezdi ama. Çünkü sınıfın en inek tipli öğrencisiydim. Sosyal medyadan bahsedildiği  zaman hep bilmiyormuş gibi davranırdım. Kimsenin gözünde hacker olacak bir kız profil olarak yoktum. Herkes beni iyi ve saf olarak tanımıştı. Ama bazen saflığım başımı yakıyordu. Arkadaşsız kalıyordum. Mesajlaşacak kız arkadaşım bile olmuyor olamıyordu. Bu beni cidden büyük bir hayal kırıklığına sokup depresyon etkisi yaratıyordu. Biliyordum arkadaş dediğim kimseler sadece selam verdiklerimdi. Can dostum diyeceğim ne kız ne de erkek bir tek arkadaşım yoktu. Galiba ömür boyu tek ve sap olarak gezecektim. Etrafımdaki insanlar beni umursamıyordu. Ortaya bir fikir sunduğumda hep görmezden geliyorlardı. Neydi benim sorunum? Çok mu saf davranıyordum? Çok mu çirkindim? Çok mu zekiydim? bunların hiçbirini anlam veremiyordum. Resmen okulumdaki, sınıfımdaki, çevremdeki yaşıtlarımdan tiksinir olmuştum. 4 yaşında olan yaşıtlarımdan değil tabii ki. 19 yaşında ve aynı seviyelerde olan yaşıtlarımdan. Hepsi tamamen aptaldı işte hepsi aptaldı. Onlardan kurtulmama az kalmıştı, lise son bitecekti ama üniversite sınavı ve kabus yine başlayacaktı. Lanet olsun ki hiçbir şeyden kurtulamıyorum. Belalar hep beni mi buluyordu yoksa asıl belanın ta kendisi ben miydim?

İntikam GirdabıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin