Arıkan Koleji

50 3 0
                                    

Görevim için verilen ev güzel bir apartmandaydı. Dairem oldukça geniş ve genç bir kıza uygun döşenmişti. Daireme adım attığımda ilk işim zaten az olan kıyafetlerimi yerleştirmek ve sıcak bir duş almak oldu. Ertesi gün okul başlayacaktı.

Görevimiz okuldan kızları seçen kişiyi bulmak, adamın dikkatini çekmek ve çeteye ulaşmak. Bilin bakalım adamın dikkatini çekme görevi kime verildi? Bana!

En azından Yağmur'un seçilmemesi daha iyi oldu. Eren sinirlenip sorun çıkarabilirdi. Bana karışan 'gizlide olsa' bir sevgilim olmadığına göre plan daha rahat işler. duştan sonra yatağımda rahat bir uyku çektim.

Sabah uyandığımda okula bir saat vardı. Duşa girdikten sonra bir şeyler atıştırdım. Siyah pantolonumun üstüne beyaz askılı bir tişört giyip üstüme deri ceketimi geçirdim.

Bize görev için verilen aracı bulmak için garaja indim. Anahtarın düğmesine bastıktan sonra garajın arka tarafından sinyal veren ışıklar göründü. Yanına gidip baktım. Aman tanrım! İşte bu çok güzel oldu. Önümde dehşet güzel kırmızı bir motor duruyordu. Motorlara bayılırım. Çoğu kız korkuyor. Hadi amaa motorları kim sevmez ki? Ben zaten hız tutkunu delinin tekiyim. Bugüne kadar bir motorum olabileceğine inanamazken, şimdi karşımda en güzeli duruyordu. Bu görevi başlamadan sevdim. Acaba diğerlerinede mi motor verdiler?

Kaskımı takıp ceketimin fermurarını çektim. Yola çıktığımda çoktan 150'yi görmüştüm bile. bu yüzden okula gelmem uzun sürmedi. Motordan inip kaskımı çıkardım ve ceketin önünü açtım. Önümde gerçekten devasa bir okul duruyordu. Okulun iki ayrı büyük binası ve içinde bir koruluğuda barındıran kocaman bir bahçesi vardı. Bahçede olan öğrencilerde okula motoruyla gelen yeni öğrenciye ilgiyle bakıyorlardı. ne var yani daha önce hiç mi yeni öğrenci görmediniz? Çıkardığım kaskı motorun oturma yerinin altındaki bagaj kısmına koyduktan sonra yavaş adımlarla etrafı izleyerek okula doğru yürümeye başladım.

Ben daha yolu yarılamışken spor bir araba gürültüyle okulun kapısından girdi. Araba park edildikten sonra motor sustu ve arabanın kapısı açıldı. Demir arabanın içinden yavaş hareketlerle çıkarken ona bir kez daha hayran kaldığımı hissettim. Bahçeye şöyle bir baktığımda böyle düşünenin tek ben olmadığımı anlamak çok zamanımı almadı zaten. Tüm kızlar yeni çocuğu ağızların akan salyalarla ve beş karış açılmış gözleriyle izliyorlardı. O an içimden görevi bırakıp tek tek hepsinin boynunu kırmak geçti ama yapamadım sonuç olarak.

Demir gözlüklerini çıkarıp tişörtünün yakasına astığında üstündekileri inceleme fırsatı buldum. baştan aşağı siyah giymişti. Siyah bir kot, siyah bir tişört, siyah bir deri ceket ve siyah botlar. Akademide de benim gibiydi zaten. İkimizde siyahtan vazgeçmemiştik. Onu inceledikten sonra bakışlarım tekrar yüzüne kaydığında kısa bir an göz göze geldik. Sonra ne mi oldu? Sonra ben şu lanet akademi kuralları yüzünden önüme dönüp yürümeye devam ettim.

Okulun içine girdiğimde içininde dışı kadar gösterişli olduğunu fark ettim. Bir okul için olması gerekenden fazla lükstü. Öğrencilerin aileleri gerçekten buraya çok para döküyor olmalıydılar. Çok aramadan müdürün odasını buldum.

"Hoşgeldin kızım. Ders 10 dakika sonra başlayacak. Dört öğrenci daha nakil oldu bu dönem onlarda gelsinler hepinizi aynı anda yönlendireyim."

Onaylayıp diğerlerinin gelmesini beklemeye başladım. Okul müdürü orta yaşlı bir kadındı ve oldukça da güler yüzlüydü. Ne yazıkki okulunda dönen işlerden haberi yoktu. Bu onun yeterince saf ve iyi niyetli olduğunu gösterirdi. Kapı tıklatıldı, müdürün gel komutuyla birlikte içeri Demir girdi. Müdür ona da aynı şeyleri söyledikten sonra çaprazımdaki tekli koltuğa oturup beklemeye başladı. Grup çok geçmeden tamamlanınca müdür ders programlarımızı dağıttı ve sınıfları öğrenmek için ayaklandık.

GölgelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin