KARANLIK SULAR

KARA ÇETE

Sabah annemin mutfaktan gelen sesiyle uyandım. Apar topar hazırlanıp yola çıktım. Yolda yine Miray'ı gördüm. Beraber okula gitmek için yanına yaklaştım ve yola çıktık. Dün konuştukları şeyi sordum. Biraz ısrar ettikten sonra anlatmaya başladı. Okulda iyi şeyler olmadığını ve her şeyden sorumlu tutulan biri olduğunu söyledi. Bu kişi 12. sınıflardan birisiymiş. Daha doğrusu bir grup varmış. Okuldakiler arasında "Kara Çete" diye anılıyorlarmış. Ben meraklı birisi olduğumdan herşeyi anlatmasını istedim ama anlatmadı. Okula geldiğimizde büyük sınıfların yeni sınıflarla konuştuğunu gördüm. Biraz onları izledikten sonra hepsi tedirgin bir şekilde dağıldı. Birinin peşinden gittim ve ne konuştuklarını sordum. Kısık ve endişeli bir sesle "seni  ilgilendirmez" dedi ve hızlıca yanımdan ayrıldı. Sanki bir şeyden korkuyordu. Çok umursamadan sınıfa gittim. Dersteyken kuşkucu ruhum uyandı ve o kişilerin Kara Çete üyeleri olup olmadığını düşündüm. Genellikle kuşkular doğru bilgiye götürür deyip eski işime başlamaya karar verdim. Bu işim çok dikkate alınmasada çok işe  yarıyordu. Hele de eski okulumda yaptığım şeyler çok önemliydi. Bu işi de çözebilirdim. Ama ortaokulla lise aynı değil tabi. Daha karmaşık olaylar, örgüler vs. . Kriot Megü bana çok yardım ediyor gerçekten. Çözülmeyen şeyleri çözüyor. Gelecekte istediğim mesleği kolaylaştıracağını düşünüyorum. Maç öncesi antrenman gibi olacak benim için. Hem benim hem de toplum refahı için iyi oluyor. İnsanların özel hayatı kimseyi ilgilendirmez. Kânunlar, toplumu ayakta tutar. Bu konuya geliş sebebim böyle çetelerin çok olması. İşin sırrı mantıkta bitiyor. Bu şeyleri (her neyse) yapma amaçları elbette bir çıkar elde etmek olur. Ve okulda olunca ayrı bir boyuta dönüyor. Yozlaşmanın işareti de olabilir. Bir insanın bulunduğu yerde güvende hissetmesi lazım. Bu işi de birileri üstlenecek tabi. -benim gibi adalete hayatını adayan biri mesela. Bu kişiler genellikle hor görülür-. Her neyse derslere odaklamalıyım. Bunları düşünürken dersin nasıl geçtiğini anlamadım ki zil çaldı. Akınla okulun bahçesine çıktık. Bir kız grubu çardağa oturmuş sohbet ediyorlardı. Maksat dediklerini duymak için yanlarından geçer gibi yaptık. "Çömez Yusufu kullanabiliriz" lafını duydum. Yusufla konunun alakası neydi ki şimdi? Bu kızlar Kara Çetedense Yusuf'a ne yapacaklardı veya  Yusuf'u ne için kullanacaklardı? Yusuf'u biraz gözlemlemem lazımdı. Zil çaldığında sınıfa girdik. Yusuf'a baktığımda gayet rahattı. Hatta bazen derste uyuyordu. Teneffüs zili çaldığında Yusuf'un yanına gittim. Ona çevresine ve kendine dikkat etmesini söyledim. Biraz tedirgin olmuştu ama söylemem lazımdı. Evet anlamında başını salladı. Okul çıkışında yine Miray'la eve gittik. Yolda yürürken ara sokaktan sesler geliyordu. "Hayır, ben yapamam bunu! Neden bunları yapmamı istiyorsunuz?" bağırışını duydum. Miray'a beklemesini söyledim ve ara sokağa girdim. Ama ne göreyim ki ilk gün sınıfa gelen çocuklar Yusuf'u dövmüş?!