Şu medyada bulunan ost ile yazdım :") Dinlemeniz taraftarı olup sadece bu bölümü nasıl bir psikoloji ile yazdığımı anlamanız amaçlı koymuş bulunmaktayım :") İyi okumalar~
"Baek..." Su Ah bıkkın bir şekilde nefesini dışarı verdi. Köyde bulunan küçük ve halka açık bir yerdelerdi. "Sana daha kaç kere hayır demem lazım?" Baek hızlıca ayağa kalktı. Gözlerinde hala inatlaşacağım bakışı vardı. Tek dizinin üstüne oturdu ve ellerini birleştirerek Su Ah'da yalvarmaya başladı.
"Lütfen! Eğer bende kral konusunda başarısız olursam..." Tek elini boğazına götürdü ve kellem uçar havası katmak için boğazını yavaşça kesmeye başladı. Su Ah yüzünü sinir bozucu bir gülümseme ekledi.
"Bu olmayacak biliyorsun Baek. Senden önceki çalışanlarda böyle bir şey olmadı bunu benden iyi bilmen lazım değil mi?" Baek derin bir nefes aldı.
"Eğer bana yardım edersen..."Üç parmağını hava kaldırdı. Su Ah sesli bir şekilde yutkundu. Baek'in bahşettiği para ciddi bir rakamdı. Lakin bu kadar kolay vazgeçmeyecekti.
"Dört." Baek gözlerini kocaman açıp ayağa kalktı ve kollarını iki yana açtı. Su Ah onu batırmak istiyordu galiba.
"Başka? İstersen tüm maddiyatımı sana vereyim?" Su Ah ayağa kalktı ve bulunduğu yerden uzaklaşmaya başladı.
"İyi o zaman kral ile kendin uğraş." Eteğini hafif yukarı kaldırarak ilerlemeye başladı. Baek'de hemen arkasından koşarak Su Ah'ın yanına geldi.
"Tamam tamam! Üç buçuk da anlaşalım!" Baek elini öne uzattı ve tek gözünü kapatarak Su Ah'a bakmaya başladı. Su Ah istemsizce elini öne atmıştı ki eli yarı yolda durdu.
'Su Ah kral ile uğraşmaktan bahsediyoruz! Dünyaları verseler yapmam!' Tam elini geri çekiyordu ki Baek piçsmile gülüşünü ortaya koyup Su Ah'ın elini tuttu ve hızlı bir şekilde aşağı yukarı sallamaya başladı.
"Umarım iyi bir işbirliği yaparak krala yardımcı oluruz Su Ah!"
"D-dur nasıl?! Bir dakika ben anlaşmayı kabul etmeyecektim!" Baek tek elin ağzına götürüp gözlerini büyülttü.
"Su Ah yoksa sözünden geri mi döneceksin? El sıkışarak daha deminki anlaşmayı kabul etmiş oluyorsun ki sözünden geri dönersen sonucunu biliyorsundur umarım." Su Ah sinirli bir şekilde gülerken Baek içinden sevinç çığlıkları atıyordu. Hızlıca Su Ah'ın koluna girdi ve zıplaya zıplaya bir yanda Su Ah'ın yumruklarını omzuna yiyerek saraya doğru yürümeye başladı.
♣
Kralın odasının önüne gelmişlerdi. İkiside Muhteşem Dehşet Yakışıklı Nefes Alsa Yeter Sanatçı Yifan tarafından yapılan muhteşem kapıya bakakaldılar. Baek gözleri hala kapıda olacak bir şekilde Su Ah'a döndü.
"Hadi artık içeri girelim."
"Paramı ne zaman vereceksin?"
"İşini her düzgün yapışında azar azar vereceğim!" Baek, Su Ah'ı kolundan tutup kapıyı ÇALMADAN içeri girdi.
"SUHOOOĞĞĞĞ BAK KİMİ... g-getirdim." Baek ve Su Ah ağızları açık bir şekilde bakakaldılar.
Kral Joonmyeon ya da namı diğer Suho masasının üzerine çıkmış ve asası ile etrafa emirler yağdırıyordu.
"&!'^%&/@Q&%@Q&Q% HERİF RESMİN YAMUK DURDUĞUNU GÖRMÜYOR MUSUN?! @£{^@$½@" Suho sinirden kıpkırmızı olmuş yüzünü Baekhyun'un olduğu tarafa çevirdi ve bütün siniri bir anda geçti. Kafasında yamuk duran tacı saçından kayarak yerle buluştu. Masasından atlayarak indi ve hızlı adımlarla ikisinin olduğu tarafa geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mad King
FanfictionKral ile tek başedebilecek kişi Kim Su Ah'dı. Mad King. Zgezge♥Yuki♥ Dünyasından Tüm hakları saklıdır ©