Siwon, elektriği kapatmalarını istedi.Eline kırbacı aldı. Kırbaç, ateşte olduğu için kıpkırmızıydı.Tuttuğu yer bile çok sıcaktı.Dışardan sesler geliyordu.Duraksadı.Elindekini yere bıraktı ve kapıyı açtı.Kapının önünde Donghae vardı.Onuda içeri soktu, ve kırbacı eline verdi.
- Ona vurmanı istiyorum.
-B-ben bunu yapamam...
-O sana yapmıştı intikam almalısın.
-Bunu yaparsam.Hiçbir şey değişmeyecek.O ölsede değişmeyecek.
- Sadece eğleniyoruz buna odaklanamaz mısın ?
-Ama.
-Neyse.Sus ve izle.
Eunhyuk, ona vurulacağını anladı.Gözlerini sımsıkı kapattı.Bütün damarları çıkmıştı.Kan dondurucu bir andı.Ortalığa 2 3 saniyeliğine bir sessizlik hakim olmuştu.Ardından Siwon'un elindeki kırbacı ona doğru sallamasıyla birlikte çığlıklar tekrar yükseldi, ardı arkası kesilmeyen kırbaç darbeleri geliyordu.Eunhyuk'un azından ve burnundan kan geldi.Heryeri morarmıştı.Donghae yüzünü başka bir yöne çevirdi.Siwon, hırsını hala alamamıştı.Kalın çengelli 2 tane halat aldı.Eunhyuk'un göğüs uçlarına batırdı.Daha derine batmışta olabilirdi. Umursamadı.Leeteuk ve Heechul 2 halatı çekecekti. Bu, çok acı vericiydi.Çengeller geçirilirken Donghae;
-Yapma.
-Kapa çeneni.Gerizekalı !.
-Yapmayın.
-Çıkarın şunu dışarı.
Heechul, Donghae'yi alelacele dışarı çıkardı.Elleri titriyordu.O da korkmuştu.Halatın başına geçti.Leeteuk, da diğer ucundaydı.Çekmeleri söylendiğinde bütün güçleriyle çektiler.Eunhyuk artık çığlık atamıyordu bile, sesi kısılmıştı.Vucüdundaki morlukların üstüne ağzından gelen kan akıyordu.Gözyaşları da kana karışmıştı.Halatla çekilirken Siwon'da kırbaçla ona vurmaya devam ediyordu.Sadece kırbaç sesleri ve onun kısık çığlığı duyuluyordu.Halat çekilirken Eunhyuk'un kaburga kemikleri görünmeye başlamıştı.Daha fazla dayanamayıp bayıldı.Siwon, Leeteuk'a doğru döndü.
-Burda bırakalım.Sıkıcı olmaya başladı.
-Bu biraz fazla olmadı mı ?
-Ne dediğinin farkında mısın. Senide mi oraya bağlamalıyım ?
-Tamam. Susuyorum.
-Gidelim burdan. Kötü kokuyor.
Bodrumdan çıktılar.Salona geldiklerinde Leeteuk ve Heechul uyumak için odalarına çıktı.Siwon ise Donghae'nin odasına doğru gitti.Kapıyı açtı, ve içeri girdi.Donghae, gözlerini tavana dikmiş bir vaziyette yatıyordu.Yanına gitti.
-Nasılsın ?
-Bilmiyorum.İçimde tuhaf bir his var.
-Ona karşı duyguların mı var ?.
-Hayır. Nedense o olmayınca yanımda bir şey boş kalıyor.Ailemden biri gibi geliyor.Bana ne kadar işkence etmiş olsa da onunla geçirdiğim bazı anlar var onlar çok farklı.
-Nasıl yani ?
-Bazen bana banyo yaptırır, yemeğimi yedirir ve bana gülümserdi.İkimizinde ailesi ölmüştü.O benim annem, babam, kardeşim, ve sevgilim gibiydi.Bazen ölücek gibi oluyordum.Herşey çok tuhaf ve değişkendi.Söylediğim gibi bazı anları farklıydı.
-Peki ya ben ?
-Seni fazla tanımıyorum.Eunhyuk'un yanında bir kaç kez görmüştüm.Telefonunu onun cebinden buldum.Seni daha önce görmüş gibiydim.Ama ona sorduğumda, seninle hiç bir ilgisi yok demişti.
-Hayır. Sana yalan söylemiş.Aslında ben. Senin üvey abinim.
-N-ne !!?
-Bunu sadece sen biliyorsun diğerlerine söyleme.
-Beni bu yüzden mi korudun ?
-Evet.
-Diğerlerine neden söylememi istemiyorsun ?
-Senin gibi birinin üvey kardeşim olduğunu öğrenirlerse, bana artık itaat etmezler.Neyse düşünme bunları uyumana bak.İyi geceler.
Siwon onun başını okşar ve gülümser.Gülümsemesine rağmen yüzünde her zamanki gibi donuk bir ifade vardır.Ayağa kalkar ve kapıyı açıp dışarı çıkar.Kendi odasına girer, dolaptan pijamalarını alıp üstünü değiştirecekken, beline soğuk bir el dokunur.Gelen kişinin Heechul olduğunu anlar ve gülümser.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Cehennem kapıları
RomanceEunHae ve SiChul Couple'ları bulunmaktadır.İşkence ve Smut kısımlar daha ağır basmaktadır.Rahatsız olanlar okumasın.