1. Bölüm

466 19 12
                                    

Herkese merhaba 👋 Ben yeni hatta yepyeni bir yazarım! Evet yepyeni kelimesi saçma oldu 😂 yanlış bir yazımım veya yanlış telefuzum olursa affedin...Benim ile alakalı sorularınızıda sorabilirsiniz..❤Bu arada ben genellikle Berrak'ın iç düşünceleri/günlük yazımı gibi anlatacağım....birde yanlış yazdığım yer olursa lütfen söyleyin 🙏İyi okumalar ❤
______________________________________
Berrak'tan
Sabah kalktığımda,alarmın 1 dakika geç çalınmasına şaşırıyordum hastane için hep geç kalan ben bu sefer 1 dakika önceden kalkmıştım.Annemim o gür sesiyle beraber alarm çalınca içimden "neden küçük bir çocuk değilim?" diye sormadım değil.Neyse iniyim aşağıyada annemden azar işitmiyeyim.
Serpil; Günaydın! Kızım
Berrak; Günaydın anne
Yeliz; Gün sana pek aymamış gibi?
Berrak: evet, abla aymadı zaten
Yeliz; nedenki? Gece geçmi yatdın?
Berrak: yok ,hayır alarmdan bir dakika önce kalktım o yüzden gün pek ayamadı (ayamadı kelimesi tam ne demek bilmiyorum ama inşallah yanlış kullanmıyordurum)
Yeliz; iyi, otur bakalım sofraya babamın sana söyleyeceği var değilmi?Baba
Fikret; evet,öyle
Berrak(hemen salataya dalarak); ne söyleyeceksin baba?
Fikret; seni evlendiriceğim
Berrak:ne!?(öksürük tutar)
Berrak'tan
Babamın söylediği ile tıkanmıştım,su içeceğini içerken bile hala aklımda babamın dediği vardı
Berrak; baba sen -sen nasıl yani?
Fikret: Kaleli'ler....Saniye hanım'ın en küçük oğullarından olan Fatih'e vereceğim seni
Berrak: beni bulabilirsen verirsin,  baba
Fikret; O ne demek?! Evleneceksin dediysem evleneceksin!
Berrak: evlenmeyeceğim!
Fikret: he sen evlenmede gör
Yeliz: ablacım....eğer evlenmezsen şirket batarmış....yani so-sokakta kalırız
Berrak: he sokakta kalmayalım diye Berrak'ı harcayalım oh ne âlâ!
Serpil; kızım,yapma
Berrak: anne sus! Ben gidiyorum
Berrak'tan
Arkamdaki bağırış seslerini takmadan hemen kapıyı hızla çarparak çıktım....Çantamda neyse ki taksiye yetecek kadar param vardı.Hemen taksiye bindim,sahilde bir banka oturdum ağlıyordum tam o sırada yanıma birisi geldi
Fatih;Al,gözlerini sil ağlayınca çok çirkinsin
Berrak: sağ ol,Yani hem mendil,  hemde iltifat için (gözlerindeki gözyaşlarını siler)
Fatih;Seni ağlatan şey ne?
Berrak:seni alâkadar etmeyecek bir konu...
Fatih; sende amma alınganmışsın,çirkin dedik diye derdini anlatmayacakmısın?
Berrak: çirkin demen sorun değil,hatta o benim için bir iltifat ama....
Fatih; ama? Aslında sende haklısın,sana mendil uzatan birine derdini anlatman doğal değil ama, ben derdini anlatan dermanını bulur diye söyledim
Berrak: teşekkürler....Sen neden buradasın yani mendilin var olduğuna göre
Fatih: he ben ileride mendil satan bir oğlan çocuğu gördümde ondan satın aldım mendili....Senide ağlayarak gelince konuşayım dedim
Berrak: sağ ol tekrardan sağ ol...
Fatih: amma teşekkürcü çıktın neyse ben kaçar sana iyi ağlamalar,mendil lazım olursa diye sende kalsın
Berrak: tekrardan teşekkürler
Berrak'tan
O gittikten sonra düşündümde acaba evleneceğim- evlendiricekleri adam nasıldı? Böyle kibarsa rahatım ama ya kötüyse ya...ah Berrak! Aklına saçma şeyler getirme...ah be hayat sen nelere kadirsin birilerinin hayatını mahvetmeden duramıyorsun?!
_____________________________________
Merhaba! İnşallah yanlış bir yazımım olmamıştır,daha acemiyim Türkçe'yi de Türk'ler kadar bilemiyorum maalesef.....Yanlış yazımım olduysa herkesin anlaması için/düzeltmem için söyleyebilirsiniz....
Benim ile alakalı soruları da yorumlara beklerim! ❤
Okuduğun için teşekkürler!

BerFat ~ Zoraki Evlilik Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin