Bir çığlık sesiyle yataktan sıçradım, meğer kız kardeşim Maya beni uyandırmaya gelmiş, kalktığımda onu dövmemek için zor tuttum kendimi . Aşağı indim ve kahvaltımı yaptım . Bizim aile kahvaltıda sohbeti çok sever ama ben kahvaltı yaparken direk yemeğe odaklanırım tam yemeğe hazırlanmışken . Annem hızlı hızlı konuşmaya başladı :
-Kızım taşınıyoruz .
-Ne ? Anne lütfen şaka olduğunu söyle ben taşınmak istemem. Burda arkadaşlarım kuzenlerim var . En önemlisi hayatım burda .
-Kızım babanın tahini çıkmış gitmek zorundayız .
-B-a-n-a-n-e ! Gitmek istemiyorum şurdan şuraya adım atmam .
- Kızım İstanbul'u görmek için deliriyodun bana gidelim gidelim diye işte fırsat.
-Anne ben tatil için gidelim diyodum ben taşınmak için şurdan şuraya gitmem ! dedim.
Koşa koşa yukarı çıktım ve hazırlanıp okula gittim . Sınıfa girdim ve cam kenarında Ayça'nın yanına oturdum . Hemen anlatmaya başladım .
-İstanbul'a taşınıyomuşuz. Ne yapıcam ben ?
-Ne şaka mı yapıyosun sen ?
-Hayır , şaka filan yapmıyorum dedim.
Tam o sırada öğretmen geldi . Kitabımı defterimi çıkardım . Bi yandan Ayça'yı dinliyorum bi yandan öğretmenin tahtaya yazdıklarını deftere geçiriyorum . Ayça'nın klasik muhabbetleri bu bizim okuldaki popüler gerizekalı kızın ona ne yaptığı bende dinlermiş gibi yapıp deftere tahtadakileri geçiriyorum . İşte bütün dersler böyle geçiyo Ayça benim okulda tek sevdiğim kişi .