Elvin Avlu (Azden)

Bölüm 1

Azra'dan..

Bizim tayfayla birlikte kahvaltıdan dönüyorduk. (Azranın tayfası = Hasret, Rüzgar, Dudu, Jale, Ilgaz, Yonca) Kudret yine iki kelimesiyle sinirlerimi bozmaya yetmişti, ama onu indirmeme az kaldı. Fazla kaşınıyor şu sıralar. Koğuşa girdiğimiz gibi kızlarla masaya yayıldık.

"Çay koyuyorum içiyor musunuz?" Ilgazın sorusunu hepimiz onayladıktan sonra Ilgaz çay koymaya gitti. O sırada Hasret sırıtarak yanıma geldi.

"Hayırdır Hasom, ne bu neşen?"

"Bizim bloğa yeniler geliyormuş Azom. Hapishanelerinde yangın çıkmış."

"Gelsinler bakalım."

Ne kadar çok insanı kendi tarafımıza çekersek, Kudreti indirmemiz o kadar kolaylaşırdı. Ilgaza teşekkür ederek koyduğu çaydan bir yudum aldım.

O sırada Öykü koşarak yanıma geldi.

"Azra abla bak, ben seni çizdim."

"Bakayım prensesim. Ya sen ne güzel çizmişsin öyle. Teşekkür ederim." Öykünün yanağından bir öpücük aldıktan sonra Rüzgarla göz göze geldim. Öyküyü yollamamı söyleyen bir bakış attı. Önemli bir şeyler konuşacağımızı anlayıp Öyküyü kucağımdan indirdim.

"Hadi Öykücüm sen annene de göster resmi." Diyerek Öyküyü Yoncanın yanına yolladım.

Rüzgar bana döndü. "Azra, Kudret yine bir şeyler planlıyor. Yoksa bu kadar özgüvenli dolaşmazdı etrafta."

"Farkındayım. Kızlar, kimse tek başına bir yere gitmesin. Dikkatli olalım, yakında çıkar Kudretin karın ağrısı."

Melis Müdürümün koğuşa girmesiyle gülümsemem arttı.

"Oo, Melis müdürüm. Siz de beni görmeden bir dakika bile yapamıyorsunuz."

Melis gülümseyerek "Duymuşsundur Azra, bu gün yeniler gelecek koğuşa. Olay istemiyorum, tamam mı?"

"Tamam da, neden olay çıksın ki?"

"Çünkü gelecek kişiler, yanan hapishanenin başı ve çetesi. Kudretin koğuşa koysaydım, hapishaneyi başımıza yıkarlardı. Çünkü o da senin gibi, diğer hapishanede uyuşturucu işi yapan herkesi indirmiş. Kudreti sağ bırakmaz, o yüzden bu bloğa koyuyorum. Tekrar söylüyorum olay istemiyorum."

"Tamamdır Melis müdürüm, gözünüz arkada kalmasın." Melise göz kırparak onu süzdüm, o ise gülümseyerek bloktan çıktı. Herkes alışmıştı artık Melise yürümelerime. Ne yapayım? Kadın tam bir afet.

"Azom, bu yeniler başımıza iş açmasın? Burada da başkan olmaya kalkarlarsa?" Hasretin sorusuyla gülümsedim.

"Ne demişler Hasret, yılanın kafasını küçükken ezeceksin. Emanetleri toplayın, ama kullanmayacağız. Sadece biraz korkutacağız yenileri."

"Tamamdır başkan." Hasret, Ilgaza kafasıyla gel işareti yaptı ve birlikte emanetleri çıkartmaya gittiler.

"Şu Meliste ne buluyorsun anlamıyorum.." Rüzgarın söylenmesiyle gözlerimi ondan kaçırdım ve çayımı yudumladım.

--------

Denizden

Kızlarla birlikte yangından kalan son bir kaç parça eşyalarımızı toplamak üzere odalarımıza dağılmıştık. (Denizin tayfası= Derya, Heves, Bade, Ayşegül)

O sırada Ayşeyi yanıma çağırdım. Daha sakin düşünebilen bir insan olduğu için bu konuları konuşabildiğim tek kişi oydu.

"Efendim Kaptan?"