Dün geceyarısına kadar düşünmüştüm, O hala benim için ulaşılmaz ve çok güzeldi. O'nu her şeyden çok istiyordum ama... işte bu 'ama'nın devamını getirmeye gücüm yetmezdi.
Şimdiyse 'boktan' diye nitelendirdiğim ve O'nun gelmesiyle daha bi çekilebilen okula gidiyordum. İlk ders bedendi ve ben hiçte beden dersi çekecek halde değildim.
...
Beden dersini sınıfta atlatmış, kantinde Ülkü ve Burçak'la oturuyorduk. Benim önüm kantin kapısına dönüktü ve gelen geçeni izliyordum.
Birden kapıda gördüğüm O mükemmel bedenle afalladım, O kadar güzeldi ki... Ama sonradan elinin arasındaki eller çekti dikkatimi, arkasından gelen ve elini sımsıkı kenetlediği kızı gördüm sonra. O an ölmek istedim, her gece hayalini kurduğum elleri başka bir kız tutuyordu ve nefes alamıyordum.
Göz göze geldik ardından ve gözlerinde olan duyguyu anlayamadım. Yanımdan geçtiler hızlıca ve gerçekten öldüğümü hissettim.
"Hadi kalkın burada daha fazla duramam!"
dedim nefes nefese telefona gömülmüş kızlara. İkisi de bana çevirdi bakışlarını ve anlamaz bir şekilde baktılar bir süre. Ardından hiç beklemeyerek kendimi kantin kapısından dışarı attım. Boğazım düğümlenmişti ve nefes alamıyordum. Bağırmak çağırmak istedim ama yapamadım. Sanki rüyada gibiydim.
"Ada!"
dedi arkamdan gelen Burçak. Olduğum yerde kalakaldım ve gözümden yaşlar firar etti.
"Noluyor lan?"
dedi, Ülkü.
"Bera yüzünden mi?"
dedi Burçak ve yüzümü onlara döndürdüm. Burçak yüzümü gördüğü an sarıldı bana ve kendimi çok çaresiz hissettim.
"Sakin ol, ben gördüm olayı. Sinir krizi geçirme ve sakin kal ne olur."
dedi ardından Burçak.
Hıçkırıklarım bütün okulu ayağa kaldırmıştı ve durduramıyordum. Gelen geçen herkes bize bakıyordu ama azıcık bile sikimde değillerdi. Burçak'tan ayrıldığımda, endişeyle gözlerime bakarak yanımdan yavaş yavaş geçen, o taptığım bedeni gördüm. O an yemin ederim ki ölmek istedim. Bu bu kadar acıtmamalıydı, O'na bu kadar çabuk bağlanmamalıydım. Bera yanımda durdu ve koluma dokundu, dokunduğu her yer alev alev yanıyordu.
"Özür dilerim."
Cümlesi çıktı ağzından ve kolumu elinden çekip arkamı dönüp yürümeye devam ettim. Kendime yediremedim ve tekrardan O'na döndüm. Gözleri dolmuş bana bakıyordu.
"Ellerini tutan ben olmalıydım."
dedim, bu şarkı sözüydü ve benden başka kimse anlamadı. Kırgın çıkan sesime rağmen burukça gülümsedim O'na doğru. Şuan bir kere olsun mantıksız hareket etmek istemiştim ve etrafımdakiler sikimde değillerdi.
Sınıfa çıktığımda ders matematikti ve problem çözerek aklımı meşgul ettim.
Sevgilisiyle ayrılmışlar (: :)
Yb sizi seviyorum.♡
16.03.19
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Magical (girlxgirl)
Short Story"Neden duvarlar ve sayamayacağım kadar çok eşya siyah?" diye sordu. "Ruhum böyle." diyerek cevap verdim. Ruhunu renklendirmek istiyorum." deyince kalp atışlarım yine düzensizleşmişti. "Bu çok zor." dedim, ama o bilmiyordu ki her hareketinde benim ru...
